Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2018/1746 E. 2018/1367 K. 27.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1746 Esas
KARAR NO : 2018/1367 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI : 2018/975 Esas
TARİH : 28/08/2018 (Ara Karar)
TALEP : İhtiyati Tedbir
KARAR TARİHİ: 27/12/2018
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFIN İDDİASININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile, dava konusu … Bankası Sanayi /Denizli Şubesi muhataplı; keşidecisi … Pompa olan 21/08/2018 keşide tarihli, 118.560,00TL bedelli çekle ilgili müvekkil aleyhine icra takibinin başlatılması durumunda söz konusu takibin öncelikli olarak teminatsız aksi halde mahkemece belirlenecek teminat karşılığında tedbiren durulması için ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:
İlk Derece Mahkemesi 28/08/2018 tarih 2018/975 Esas sayılı ara kararında;
“Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir(HMK m. 389/1).
Talep edenin haklarının derhâl korunmasında zorunluluk bulunan hâllerde, hâkim karşı tarafı dinlemeden de tedbire karar verebilir(HMK m. 390/1).
Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır(HMK m. 390/2).
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, talep konusu hakkında, yapılan inceleme sonunda(Ay. m.141); sunulan deliller, takip dosyası, kambiyo senedi sureti, iddia ve beyanlar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı/senet borçlusu/Keşideci tarafından keşide edilen kambiyo senedinin davalı/senet alacaklısı/Hamil tarafından iktisap edildiği, menfi tespit davasının henüz icra takibine geçilmeden önce açıldığı, genel kuralın aksine senede dayalı borç ilişkilerinde ispat yükünün senet borçlusunda olduğu, davacının iddialarına ilişkin olarak yaklaşık ispat unsurunun mevcut olmadığı, bu nedenle İİK’nın 72/2. Maddesi gereğince tedbir şartlarının oluşmadığı…”gerekçesi ile,
İhtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesi ile,
İlk derece mahkemesinin eksik inceleme neticesinde vermiş olduğu usule ve hukuka açıkça aykırılık teşkil eden “İhtiyati Tedbir Talebimizin Reddine” yönelik kararının kabul edilmesinin mümkün olmadığını,
Dava dilekçesinde de belirtildiği üzere dava konusu olaya ilişkin çekin davacı ve davalı arasında gerçekleşen tarım ürünü satımı neticesinde davalı şirket lehine vadesi ileri tarihli olacak şekilde düzenlenerek davalı şirkete teslim edildiğini, ancak davalı şirketin sigortalı çalışanı olan bizzat … tarafından müşterilerden/çiftçilerden alınarak müvekkiline verilen senetlerin, davalı şirket Genel Müdürü …’un sahte olarak düzenlendiklerini belirtmesi üzerine iş bu senetler sebebiyle müvekkili şirketin çiftçilere/müşterilere davalı şirketten almış olduğu tarım ürünlerini …aracılığıyla teslim etmiş olmasına rağmen bu teslimatlar karşılığında herhangi bir tahsilat yapamadığı, yani davalı şirket yöneticilerinin kusuru ve davalı şirketin sigortalı çalışanı olan saha elemanı ATS … tarafından ciddi mağduriyetlere uğratıldığını,
Müşterilerden/çiftçilerden alınan söz konusu 124.800.TL’ lik, 195.000 TL’ lik ve 62.400 TL’ lik senetlerin sahtelikleriyle ilgili Denizli Cumhuriyet Başsavcılığı’ na Resmi Belgede Sahtecilik ve Nitelikli Dolandırıcılık suçlarının işlenmiş olması sebebiyle şikayet başvurusunda bulunulması sebebiyle ilgili senet asılları Başsavcılıkça yürütülen … Sor. No.’ lu dosyada muhafaza altına alındığını, ayrıca müşteriler/çiftçiler tarafından da söz konusu senetlerin kendileri tarafından düzenlenilmediği iddiasıyla müvekkili aleyhine Denizli Asliye Ticaret Mahkemesi’nde 2018/540 E. sayılı dosya ile menfi tespit davası açıldığı ve böylece müvekkilinin daha fazla mağduriyete uğratıldığını,
Müvekkili şirketin tarım ürünü satımında Denizli’nin saygın ticari yüzlerinden olmasına rağmen dava dilekçesinde ve yukarıda anlatılan hususlar sebebiyle ticaret yapamaz hale geldiğini,
İstinaf incelemesi sonrasında tedbiren durdurma kararı verilmemesi durumunda bu husus müvekkili şirket hakkında telafisi imkansız zararlara ve müvekkilinin ticari hayatın son bulmasına sebebiyet vereceğini, bu noktada, dava dilekçesinde belirtildiği üzere, dava konusu olaya ilişkin davalı şirket aleyhine yalnızca müvekkili şirket tarafından değil bir çok şirket tarafından Denizli Cumhuriyet Başsavcılığı’na senet sahteliği sebebiyle suç duyurusunda bulunulduğu ve ilgili başvurularda yukarıda belirtilen 2018/16514 Sor. No.’ lu soruşturma dosyasıyla birleştirildiğini, ayrıca yine bir çok şirket tarafından dava konusu olayla alakalı olarak davalı şirket aleyhine menfi tespit davaları açıldığını, İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/633E. sayılı dosya söz konusu menfi tespit davalarından olduğunu,
Davalı şirket çiftçilere satışın yapılması amacıyla müvekkili şirkete tarım ürünü/gübre sağlamakta ve bunun karşılığında müvekkili tarafından çek keşide edilerek davalıya verilmekte olduğunu, davalıdan alınan tarım ürünlerinin çiftçilere teslimi davalının çalışanı ATS …tarafından gerçekleştirilmekte ve çiftçilere satılan ürünlere karşılık çiftçiler tarafından keşide edilen senetler de çalışan… tarafından müvekkiline verildiğini, ancak bu senetlerin çalışan… tarafından sahte olarak düzenlenmesi sebebiyle, müvekkilinin keşide etmiş olduğu çekler için müvekkilinden para çıkışı gerçekleştiği ve fakat müşterilere teslim edilen mallar karşılığında alınacak bedel/semen davalı çalışanı ATS … tarafından müvekkiline verilen senetlerin sahte olması sebebiyle alınamadığı, karşılıksız kaldığını, müvekkilinin ticaret yaptığı davalı şirket ve şirket çalışanı yüzünden karşılığını alamadığı çekleri keşide ederek davalı şirkete verdiğini, dolayısıyla davalı şirketle gerçekleştirilen ticari alış-verişte borcun doğumunun söz konusu olmaması, davalı şirket yöneticilerinin kusuru ve davalı şirket çalışanı olan …’ın sebebiyet vermiş olduğu dava dilekçesinde ve yukarıda anlatılan hususlar sebebiyle ilk derece mahkemesince ihtiyati tedbirimizin reddine yönelik kararın kaldırılması gerektiğini,
İleri sürerek istinaf başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesinin tedbir talebinin reddine yönelik ara kararının istinaf incelemesi sonucu kaldırılmasına, dava konusu çekle ilgili başlatılacak icra takibi hakkında tedbir talebi doğrultusunda belirlenecek teminat karşılığında ivedilikle tedbiren durdurma kararının verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/975 Esas sayılı dosyası kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
İstinaf incelemesi, HMK.nun 355.maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni resen gözetilerek yapılmıştır.
Davacı tarafından davalı ile aralarındaki ticari ilişki kapsamında ileri tarihli keşide edilen dava konusu çekten dolayı davalıya borçlu olunmadığının tespiti ile ihtiyati tedbir kararı verilmesi talepli dava açıldığı, söz konusu çekin ödenmemesi yönünde tedbir kararı verilerek, muhatap banka… Bankasına müzekkere yazılmasını talep ettiği, ilk derece mahkemesince davacı vekilinin tedbir talebinin reddine karar verildiği, kararın davacı vekilince istinaf edildiği anlaşılmaktadır.
Davacı vekili dava dilekçesinde dava konusu çek’ in dava dışı … Pompa firması lehine keşide edildiği, söz konusu firmanın davalı şirkete çek’i ciro ettiğini beyan etmiştir. Böylece eldeki davada, dava konusu çek üçüncü kişiye devir edildiği halde, üçüncü kişice kullanılmasının engellenmesi sonucunu doğuracak şekilde ihtiyati tedbir kararı verilmesinin istendiği anlaşılmaktadır. Kambiyo senedi niteliğinde olan çek sebepten mücerret ödeme aracı olup, davanın tarafları dışında kalan üçüncü kişileri etkileyecek surette tedbir kararı verilemez. Bu nedenle ilk derece mahkemesince tedbir talebinin reddi yönündeki kararın yasa ve usule aykırılık bulunmadığı gibi kamu düzenine aykırılık da görülmediğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nun 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf talep eden tarafından yatırılan 98,10.TL istinaf başvuru harcının hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 35,90 TL istinaf karar harcı istinaf eden tarafından peşin olarak yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına,
5-Artan gider avansı varsa talep halinde yatıran tarafa iadesine,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 27/12/2018 tarihinde HMK’ nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.