Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2018/1458 E. 2018/1304 K. 19.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1371
KARAR NO : 2018/1351
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARI VEREN
MAHKEME : İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/05/2018
DOSYA NUMARASI : 2018/377 D. İş – 2018/818 Karar
TALEP : İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ : 27/12/2018
İlk derece Mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin olarak verilen karara karşı, ihtiyati haciz talep eden vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla; dava dosyası incelendi:
TARAFIN İDDİASININ ÖZETİ:
İhtiyati haciz talep eden alacaklı vekili talep dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin borçlu şirketten PP BUPLEN 6531 cinsinde mamulün 251.583,75USD karşılığında varılan anlaşmayla satın alındığını, müvekkili şirketin bu alıma karşılık ödemesi gereken bedeli sipariş formunda yazılı … Bankası Suadiye Şubesindeki hesaba ödediğini, karşı tarafın bu bedelin karşılığında bir kısım malı teslim ettiğini, ancak teslim etmesi gerekli olan 125.791,83USD’nin karşılığındaki malı ise teslim etmediğini, sipariş formunda ödemenin 07.02.2018 tarihinde peşin olarak yapılacağı, malın ise hemen teslim edileceğinin kararlaştırıldığını, müvekkili şirketin 07.02.2018 tarihinde ödemeyi yapmış olmasına rağmen malların müvekkiline teslim edilemediğini, dosyada mübrez mutabakat formunda da karşı tarafça borcun kabul edildiğini, karşı tarafın müvekkilini oyaladığını, alacaklının mal kaçırma girişiminde olduğunu, ihtiyati haczin şartlarının gerçekleştiğini beyanla; karşı tarafa tebligat yapılmaksızın ve duruşma görülmeksizin belli edilecek teminat karşılığında 125.791,83 USD’ nin 11.04.2018 tarihli döviz satış kuru karşılığı olan 522.388,30TL karşılığında borçlunun taşınır ve tanışmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasına, mahkeme masrafları ve avukatlık ücretinin de borçlu taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:
İlk derece mahkemesi 07/05/2018 tarihli değişik iş ek kararı ile;
” … taraflar arasındaki ihtilafın maddi hukuka ilişkin olduğu, taraflar arasındaki sözleşmenin feshedilip edilmediği, talep sahibinin alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının tespiti ve alacağın muacceliyet kesbedip kesbetmediği gibi hususların maddi hukuk anlamında yargılamayı gerektirdiği ve İİK 257. mad. yasal şartları somut olayda bulunmadığı gerekçesiyle yerinde görülmeyen ihtiyati haciz talebinin reddine… ” karar verilmiş ve verilen karara karşı, ihtiyati haciz talep eden vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
İhtiyati haciz talep eden alacaklı vekili istinaf dilekçesinde özetle;
Müvekkil şirketin, borçlu şirketten PP BUPLEN 6531 cinsinde mamulü 251,583,75.USD karşılığında varılan anlaşmayla satın aldığını, sipariş formunu ibraz ettiklerini,
Borçlu tarafın ihtiyati haciz talebinin değerlendirildiği duruşma sırasındaki beyanlarının dahi tek başına ihtiyati haciz taleplerinin kabulü için yeterli olduğunu,
Karşı taraf vekilinin duruşmada bu sipariş formuna itiraz etmeyerek malın teslime hazır olduklarını beyan ettiğini, ancak halen teslim edilmediğini, bu beyanının sırf mahkemeyi etki altında bırakmak için söylenmiş olup Mahkemenin de ihtiyati haciz taleplerinin reddine karar verdiğini, bu beyanla karşı tarafın; hem bu formu kabul ettiğini, hem de malı teslim etmediklerini kabul ettiğini,
Yine müvekkil şirketin 251,583,75.USD’ yi sipariş formunda yazılı … Bankası Suadiye Şubesindeki hesaba ödediğini,
Sipariş formunda ödemenin 07.02.2018 tarihinde peşin olarak yapılacağı malın ise hemen teslim edileceğinin kararlaştırıldığını,
Karşı tarafın duruşmada bu sunulan belgelerin hiçbirisine karşı çıkmayarak malın teslime hazır olduğunu beyan ettiğini, malın ödeme yapılır yapılmaz hemen teslim edileceği belirtilmiş olmasına ve 07.05.2018 tarihli duruşma tarihine kadar 5 aylık sürede henüz mal tesliminin gerçekleşmediğinin kesinleştiğini,
Yerel mahkemenin, alacağın yargılamayı gerektirdiği gerekçesi ile ihtiyati haciz talebinin reddi için yeterli bir gerekçe olmadığının birçok Yargıtay kararında açık açık belirtildiğini,
İİK’ nın 158. hükmü uyarınca hakim, alacağın varlığına kanaat getirirse ihtiyati haciz kararı verecek, aksi halde istemini reddedeceğini, bu nedenle, alacağın varlığının ve miktarının yargılamayı gerektirdiği ya da alacağın likit olmadığı şeklideki gerekçelerle ihtiyati haciz taleplerinin reddedilmesinin kanuna uygun olmadığını, ( Yargıtay 19. HD. 08.11.2016 T. E:7995 K:14416 , Yargıtay 19. HD. 31.10.2016 T. E:12325 K:14118 , Yargıtay 19. HD. 06.05.2014 T. E:7063, K:8742 , Yargıtay 19.Hukuk Dairesinin 29.01.2009 tarih ve 2008/11835 E.2009/516 K. )
Ticari davalarda uzman olan Mahkemenin alacağın yargılamayı gerektirdiğinden bahisle ihtiyati haciz talebinin reddine karar vermesinin, hukuki hiçbir yönü bulunmadığını,
Mahkemenin gerekçesinin somut olayla ilgisi olmayan bir gerekçe olup müvekkilin alacağına kavuşması için yasanın tanıdığı ve şartları da oluşan ihtiyati haciz talebinin reddinin usul ve yasaya aykırı olduğunu beyanla;
İstinaf taleplerinin kabulü ile;
İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 07.05.2018 tarih ve 2018/377 E.D.İş,2018/818 K.D.İş sayılı İhtiyati Haciz talebinin reddine dair kararının kaldırılmasına ve ihtiyati haciz taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
HMK 355. maddesine göre istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır.
İstinaf açısından uyuşmazlık konusu, dosya kapsamına göre ihtiyati haciz kararı verme koşullarının oluşup oluşmadığı noktasındadır.
İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için ihtiyati haciz talep eden tarafın sunduğu ve alacağın varlığına dayanak yapılan delillerden mahkemenin İİK 257. maddesindeki koşulların oluştuğuna İİK 258 ve 6100 sayılı HMK’nın 390/3.maddesi uyarınca yaklaşık ispat kuralları çerçevesinde kanaat edinmesi gerekmektedir.
İhtiyati haciz talep eden vekili, İİK 257. maddesi koşullarını sağladığını öne sürdüğü alacağına esas olmak üzere, 07/02/2018 tarihli …t Ltd. Şti. başlıklı, alt tarafı alıcı firma olarak tanımlanan… A.Ş kaşeli ve imzalı sipariş formu, karşı taraf hesabına (PP Publen 6531/156,750 Kg Ödemesi açıklamalı) 251.583,75 USD yatırıldığına dair aynı tarihli … Bankası havale dekontu, Karşı tarafın, ihtiyati haciz talep eden firma adına düzenlediği, 09/02/2018 tarihli, polipropilen ürünün satışına ilişkin 26.125 kg üzerinden 158.724,21 TL bedelli, MRK2018000000001-2-3 no.lu 3 adet irsaliye nitelikli e fatura ve ihtiyati haciz talep eden firma başlıklı belgede … Tic.A.Ş nin 28 Şubat 2018 tarihi itibariyle 125.791,83 USD borçlu olduğuna dair altında …. Ltd. Şti. kaşesi ve imza bulunan bir belge örneğini sunmuştur.
İhtiyati haciz talebinin değerlendirildiği duruşmada, borçlu firma olarak gösterilen karşı taraf …. Ltd. Şti. vekili, duruşma öncesinde alacaklı firmaya faturaları gönderilen kalan malların teslime hazır bekletildiğini, taraflar arasında iletişim sorunu olduğunu ifade etmiştir.
İhtiyati haciz talebinin değerlendirildiği duruşma öncesinde sunulan 05/05/2018 tarihli ve 26.125 Kg Polipropilenin 178.733,50 TL bedelli 5-6 ve 7 no.lu 3 adet e faturanın daha düzenlendiği ve dosyaya sunulduğu anlaşılmaktadır.
Mahkeme alacağın yargılamayı gerektirdiği temel gerekçesiyle talebi reddetmiştir.
Mevcut durumda vadesi gelmiş bir para alacağı değil, vadesi gelmiş ve parası ödenmiş mal alacağı bulunmaktadır. Malın teslim süresi gecikmiştir. Bu yüzden alacaklı firmanın peşin ödediği mal bedelinden yola çıkılarak para alacağının olup olmadığı, varsa miktarı ve koşullarının oluşup oluşmadığı iki taraflı sözleşmede ifada temerrüt koşulları çerçevesinde yargılamayı gerektirmekte olup, ilk derece mahkemesi kararının gerekçesi dosya içeriğine, usul ve yasaya uygun olduğundan ihtiyati haciz talep eden vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati haciz talep eden vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nun 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan 98,10 TL istinaf başvuru harcının hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 35,90 TL istinaf karar harcı istinaf eden tarafından peşin olarak yatırıldığından, yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına,
5-Artan gider avansı varsa yatıran tarafa iadesine,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara tebliğe gönderilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 27/12/2018 tarihinde HMK’ nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.