Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2018/1439 E. 2018/1283 K. 19.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1439
KARAR NO : 2018/1283
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARI VEREN
MAHKEME : İSTANBUL ANADOLU 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/06/2018 ( İhtiyati Hacze İtirazın Reddine İlişkin Ek Karar )
DOSYA NUMARASI : 2018/3498 D. İş – 2018/3498 Karar
DAVA : İhtiyati Haciz
TALEP : İhtiyati Haciz Kararına İtirazın Reddi Kararının Kaldırılması
KARAR TARİHİ : 19/12/2018
İlk derece Mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda ihtiyati haciz kararına itirazın reddine ilişkin gerekçeli ek karara karşı, ihtiyati hacze itiraz eden vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla; dava dosyası dairemize gönderilmiş olup incelendi;
TARAFIN İDDİASININ ÖZETİ:
İhtiyati haciz talep eden alacaklı vekili talep dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın … Tic. Ltd. Şti. arasında akdedilen kredi sözleşmesine istinaden krediler kullandırıldığını, diğer borçluların işbu genel kredi sözleşmelerini müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı ile imzaladıklarını, kredi şartlarına uyulmaması ve borcun zamanında ödenmemesi sebebiyle, borçlulara 14/03/2018 tarihi itibari ile 477.568,10 TL nakit, 120,00 TL gayrinakit olmak üzere toplam 477.688,10 TL Beyoğlu … Noterliği’ nin … yevmiye nolu ihtarnamesi keşide edildiğini, ancak ihtarnameye konu alacağın ödenmemiş olup, bankaca yaptırılan araştırma sonucunda, borçluların mal varlıklarını kaçırmakta oldukları ve piyasaya yüklü miktarda borçlu bulunduklarının belirlendiğini, bu nedenle bankanın alacağının riskli hale geldiğini, alacaklarının tahsili amacıyla İİK 257 ve devam eden maddeleri uyarınca borçluların menkul, gayrimenkul malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczi ile muhafaza altına alınmasını talep etme zorunluluğu doğduğunu bildirmek suretiyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak ve tahsilde tekerrür etmemek kaydıyla, ihtarnameye konu 14/03/2018 tarihi itibariyle 477.568,10 TL nakit, 120,00 TL gayri nakit olmak üzere toplam 477.688,10 TL olan müvekkili banka alacağının tahsilini teminen borçluların menkul, gayrimenkul malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının borca yeter miktarının ihtiyaten haczine, müvekkil bankanın 06/02/2017 tarihi itibari ile …A.Ş.’ ye devredilmesi nedeniyle 6741 sayılı kanunun 8. maddesi çerçevesinde dava ve icra işlemlerinde teminat yatırmaktan muaf tutulduğu dikkate alınarak teminatsız ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
İhtiyati haciz talebi üzerine Mahkemenin 22/05/2018 tarihli kararı ile;
” 1-120,00 TL. lik gayrinakit kısım yönünden talebin REDDİNE,
2-İhtiyati haciz talebinin kısman kabulü ile; İbraz olunup incelenen talep dilekçesi ve eki belgeler münderecatına göre yukarıda adı yazılı bulunan alacaklının, talep dayanağı belgede yer verilen ve tutarı kararımızda gösterilen alacak bakımından vaki isteği , İcra ve İflas Kanunun 257. Maddesinin l.fıkrasına uygun görüldüğünden, aleyhine ihtiyati haciz istenilen ile üçüncü kişilerin muhtemel zarar ve ziyanlarını karşılamak üzere alacağın , % 15 oranında nakit veya kesin ve süresiz banka teminat mektubu ibraz olunduğunda, yukarıda isim ve adresi belirtilen borçlu-borçluların menkul, gayrimenkul ve üçüncü şahıslarda olan hak ve alacaklarının, yukarıda belirtilen borç tutarı ile sınırlı olmak kaydıyla ve İcra ve İflas Kanununda muayyen tahditler dairesinde İHTİYATEN HACZİNE,
3-İstekçinin kamu bankası olması nedeni ile teminat alınmasına gerek olmadığına, …” karar verildiği görülmüştür.
İhtiyati Haciz Kararına karşı itiraz eden borçlu … vekili itiraz dilekçesi ile; müvekkili aleyhine 2018/3498 D.İş sayılı dosyası ile kredi sözleşmesine müteslesil kefaleti nedeniyle ihtiyati haciz kararı verildiğini, aleyhine ihtiyati haciz kararı verilen borçlulardan … İç ve Dış Ticaret Şirketi ile alacaklı banka arasında başka bir kredi sözleşmesi daha bulunduğunu, müvekkilinin 27/11/2014 tarihli … yevmiye sayılı Beyoğlu … Noterliği’ nin pay devri sözleşmesi ile şirketteki bütün hisselerini şirket ortağı …’a devrettiğini, şirket müdürlüğü görevinin son bulduğunu, kredi borçlusu şirketle müvekkilinin eski ortağı şirket hisselerini devrettiği tarihten önceki döneme ilişkin kullanılan kredilerle ilgili hiçbir borcu bulunmadığını, hesap kat ihtarnamesinde yer alan hesap özeti incelendiğinde 27/04/2017 tarihinde kullanılan ve müvekkili ile hiçbir ilgisi olmayan başka bir krediden kaynaklanan alacağa dayandığını, bu kredi ilişkisinde herhangi bir kefaleti bulunmadığını, bu nedenle müvekkili hakkında ihtiyati haciz kararı verilemeyeceğini beyanla ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:
İlk derece mahkemesi 27/06/2018 tarihli ek kararı ile;
” … Dosyaya sunulan kefalet sözleşmesi incelendiğinde;itiraz eden borçlu …’un 12/07/2012 tarihli kefalet sözleşmesinde … Mühendislik şirketinin asaleten yada kefaleten kullandığı veya kullanacağı tüm kredilere 900.000,00 TL. tutarına kadar müteselsil kefil olduğu, kefilim şirket ortaklığından çıkmasının kefalet ilişkisini kendiliğinden sona erdirmeyeceği, bu hususun yapılacak bir yargılama ile belirlenebileceği kanaatine varılmıştır.
Mahkememizin 2018/3498 D. İş sayılı 22/05/2018 tarihli ihtiyati haciz karar ve ekleri incelenmiştir. İİK’ nun 265. maddesi uyarınca borçlusu, kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı ihtiyati haciz kararına itiraz edebilecektir. Bu kapsamda İİK’ nun 265.maddesinde yazılı nedenlerle ihtiyati hacze itiraz edilebilir. İİK’ nun 265.maddesi hükmüne göre ihtiyati hacze itirazın dayandığı sebeplerin değerlendirilmesinde; emsal Yargıtay kararları ışığında, itiraz edenin ileri sürdüğü iddialar yargılamayı gerektirdiğinden itirazın İİK’nun 265.maddesi kapsamında dikkate alınamayacağı, İİK’ nun 265. maddesinde düzenlenen ihtiyati hacze itiraz nedenlerini içermediğinden itiraz yerinde görülmeyerek ihtiyati hacze itirazın reddine dair … ” karar verilmesi gerektiği gerekçeleri ile;
” 1-İİK’nun 265.maddesi kapsamında kalmayan ihtiyati hacze itirazın REDDİNE, … ” karar verilmiş ve verilen karara karşı ihtiyati hacze itiraz eden borçlu vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
İhtiyati Haciz Kararına karşı itiraz eden borçlu … vekili istinaf dilekçesinde özetle;
Hesap kat ihtarnamesine konu edilen alacak talebinin 12/07/2012 tarihli kredi sözleşmesine konu kredi tutarı olmadığını,
Hesap kat ihtarnamesinin 3. sayfasında bulunan hesap özeti incelendiğinde ihtiyati hacze konu alacak bedelinin 27/04/2017 tarihinde kullanılan ve müvekkil … ile hiçbir ilgisi olmayan bir başka krediden kaynaklandığının anlaşılacağını,
Müvekkilin, 27/11/2014 tarihinde şirketteki paylarını devrettiğini ve aynı tarihte müvekkilin şirket müdürlüğü görevinin de sona erdiğini,
Hesap kat ihtarnamesine konu borca ilişkin olarak müvekkilin herhangi bir ilgisi olmamasıyla birlikte, müvekkile gönderilen hesap kat ihtarnamesinin müvekkil açısından kesinleşmediğini ve bu sebeple müvekkil aleyhine ihtiyati haciz kararı verilmesinin hatalı olduğunu,
İhtiyati hacze konu edilen alacak tutarının müvekkilin müteselsil kefil sıfatı ile taraf olduğu 900.000,00 TL tutarlı 12/07/2012 tarihli kredi sözleşmesinden kaynaklanmadığını,
Müvekkil aleyhine haksız olarak ihtiyati haciz kararı verildiğini ve bu karara istinaden cebr-i icra işlemlerinin başlatıldığını beyanla;
Yerel Mahkemenin müvekkil aleyhine vermiş olduğu ihtiyati haciz kararının hatalı ve hakkaniyete aykırı olduğunu tekrarla;
Yerel Mahkeme kararının istinafen incelenerek bozulmasına ve ihtiyati haciz kararının … yönünden kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE DEĞERLENDİRME:
HMK’ nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere göre, ihtiyati haciz talep eden banka ile dava dışı … Mümessillik İç ve Dış Ltd. Şti arasında 900.000,00 TL tutar üzerinden 12/07/2012 tarihli Kredi Çerçeve Sözleşmesi imzalandığı, borçlu…’ ın müteselsil kefil olduğu, sonradan limitin arttırılmadığı, banka ile söz konusu şirket arasında 20.00.000,00 TL tutar üzerinden 18/05/2015 tarihli yeni Kredi Çerçeve Sözleşmesi imzalandığı, önceki kefil …’ ın bu sözleşmeye kefil olmadığı, asıl borçlu şirket ile kefil borçluya her iki sözleşmeden kaynaklı 477.568,10 TL nakit, 120,00 TL gayrinakit tutar üzerinden hesap ka’t ihtarı keşide edilmek suretiyle gönderildiği, keşide borçlunun ihtara itiraz ettiği görülmüştür.
İhtiyati haciz talep eden banka ile dava dışı şirket arasında bağıtlanan kredi sözleşmesini karşı taraf borçlu müteselsil kefil olarak imzalamıştır. İhtiyati haciz talep eden tarafından tarafından kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcun ödenmediği gerekçesiyle hesabın kat edildiği ve kat ihtarının asıl borçlu ile müteselsil kefile çıkartıldığı, asıl borçluya çıkartılan ihtarın tebliğ edildiğine ilişkin de barkod numarası ile PTT tebligat çıktısının bulunduğu, böylece alacaklı banka tarafından hesap kat edilerek borçlu ve kefillere ihtarname gönderildiği, alacağın muaccel hale gelebilmesi için kredi hesabının kat edilmesi yeterli olduğu, ayrıca hesabın katına ilişkin ihtarnamenin borçlu veya kefile tebliği zorunlu olmadığı gibi, kat hesabına davacı kefil tarafından itiraz edilmesinin de ihtiyati haciz talep edilmesine engel oluşturmayacağı, davacı kefilin ihtiyati hacze konu edilen alacak tutarının kefil olduğu 900.000,00 TL tutarlı kredi sözleşmeden kaynaklanmadığı iddiasının ihtiyati haciz kararına itirazda ileri sürülemeyeceği, bu yönlü esasa ilişkin itirazların alacaklı banka vekilinin açtığını bildirmiş olduğu davada ileri sürebileceği, asıl borçluya kat hesabı gönderilmesine rağmen borcun ödenmemesi nedeniyle kefil borçlu yönünden TBK’ nun 586. maddesindeki koşulların oluştuğu anlaşıldığından, mahkemenin ihtiyati haciz kararına yönelik itirazın reddi kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, itiraz eden vekilinin istinaf istinaf başvurusunun HMK 353/1-b1 maddesi gereğince reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati hacze itiraz eden borçlu … vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’ nun 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden borçlu tarafından yatırılan 98,10 TL istinaf başvuru harcının hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 35,90 TL istinaf karar harcı istinaf eden borçlu tarafından istinaf aşamasında peşin olarak yatırıldığından; yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden borçlu üzerinde bırakılmasına,
5-Artan gider avansı varsa yatıran tarafa iadesine,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara tebliğe gönderilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 19/12/2018 tarihinde HMK’ nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.