Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2018/1060 E. 2018/1028 K. 31.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1060 Esas
KARAR NO : 2018/1028 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI : 2018/3470 D.iş 2018/3470 Karar
TARİH : 17/05/2018
TALEP : İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ: 31/10/2018
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ:
İhtiyati haciz talep eden vekili dava dilekçesi ile, dilekçesinde ayrıntıları yazılı talep konusu çeklere istinaden toplamda 679.000,00 TL alacaklı olduğunu, vadesinde borçlunun borçlarını ödemediğini, borçlunun borcuna ve masraflarına yeterli miktarda taşınır, taşınmaz malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:
İlk Derece Mahkemesi 17/05/2018 tarih 2018/3470 D.iş 2018/3470 Karar sayılı kararında;
“İncelenen tüm dosya kapsamına göre; alacaklı vekilinin vade tarihi gelmeyen yukarıda ayrıntıları yazılı … seri numaralı talep konusu (3) adet çek hakkındaki talebinin; İİK 257 maddesi uyarınca rehinle temin edilmemiş alacağa ilişkin ana koşulun ancak muaccel alacaklar için ihtiyati haciz istenebileceği; kural olarak; çekte herkes, keşideci dâhil müracaat borçlusu olduğu; alacaklının, alacağın vadesi gelmeden borçluları takibe hakkı olmadığı; İİK 257/2 maddesinde vadesi gelmemiş borçtan dolayı ihtiyati haciz; borçlunun taahhütlerinden kurtulmak maksadı ile mallarını gizlemeğe, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatta alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa diğer koşullarda gerçekleştiğinde (alacağın rehinle temin edilmemesi- talebe ekli çeklerin verilmesine esas olan temel borç ilişkisinden kaynaklı talepte bulunanın alacaklı olduğu ispat edildiği takdirde) ihtiyati haczin şekli koşullarının talep dilekçesinde soyut olarak tekrarlandığı; somut olarak maddi vakaların gösterilmediği gibi; yukarıda açıklandığı üzere henüz muaccel olmayan ibraz edilmemiş çeklere dayalı alacağın kaynağı olan temel borç ilişkiyle bağlantısının da ortaya konulmadığı; bu nedenle İİK 257. maddesindeki yasal koşulları oluşmadığından vade tarihi gelmeyen çekler yönünden alacaklı vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine; karar vermek gerekmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamına ve talebe dayanak … seri numaralı tasdikli çekler içeriğine göre; yukarıda yazılı alacak miktarının varlığı ve alacağın vadesinin geldiği anlaşılmakla; bu alacak için borçlu tarafından verilmiş bir rehinde bulunmadığından ihtiyati haciz isteyenin karşı taraf/borçlu hakkındaki talebinin İİK’nun 257. maddesindeki yasal koşulları gerçekleştiği görülmekle…”gerekçesi ile,
İhtiyati haciz isteyenin borçlu hakkındaki talebinin kısmen kabulü ile;
a)-İhtiyati haciz isteyen vekilinin vade tarihi gelmemiş … seri numaralı (3) adet çek hakkındaki talebinin yasal koşulları oluşmadığından reddine,
b)- İhtiyati haciz isteyen vekilinin; … seri numaralı çekler hakkındaki talebinin %15 teminatla kabulü ile; İ.İ.K’nın 257. Maddesi gereğince yukarıda yazılı alacak miktarı kadar borçlunun gerek elindeki gerek üçüncü kişilerdeki menkul ve gayrimenkul malları ile hak ve alacaklarının borca yetecek miktarının ihtiyati haczine karar verilmiş ve karara karşı ihtiyati haciz talep eden vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
İhtiyati haciz talep eden vekili istinaf dilekçesi ile,
Müvekkilinin borçludan ihtiyati hacze konu edilen 6 adet çeki taraflar arasındaki ticari ilişki neticesinde aldığını, söz konusu çeklerden vadesi gelenlerin bankaya ibraz edildiğinde karşılığı çıkmadığını, karşılıksız çıkan çeklerle ilgili yerel mahkeme tarafından ihtiyati haciz kararı verildiğini,
Yapılan harici araştırmada borçlu şirketin ekonomik durumunun kötüye gittiği ve bir kısım alacaklıların icra takibi başlattığı ve bu yüzden de … Ecza Deposunun mal kaçırma gayreti içerisinde olduğunun öğrenildiğini, taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle 4.,5.. ve 6. çeklerin henüz ödeme günü gelmemiş ise de rehinle temin edilmedikleri için karşılıksız çıkanlar dahil alacağın tamamı için borçlunun taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasını talep etmek zorunluluğu doğduğunu, ancak yerel mahkemece vadesi gelmeyen çekler yönünden talebin reddedildiğini,
Vadesi gelmemiş bir borçtan dolayı ihtiyati haciz talep edilebilmesi ise; İİK.’nun 257 maddesinin ikinci fıkrasında düzenlendiğini, söz konusu fıkraya göre, borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa, borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa, bu hallerde ihtiyati haciz talep edilebileceğini, dilekçe ekinde sunulan Kayra Ecza deposuna yapılan 3.150.000’lik yani yüklü miktarda takip Kayra’nın düşmüş olduğu ekonomik cendereyi göstermekte olan somut bir kanıt olduğunu, mal kaçırmaya hazırlandıklarını, yerel mahkemenin kararı kaldırılmaz ve vadesi gelmemiş çekler için ihtiyati haciz kararı verilmez ise müvekkilinin açıkça zarara uğramış olacağını, ileri sürerek, istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin … nolu çekler yönünden ihtiyati haczin reddi kararının istinaf incelemesi sonucunda ortadan kaldırılarak bu çek bedeli alacak tutarı yönünden ihtiyati haciz talebinin kabulüne, bu mümkün değil ise kararın ortadan kaldırılarak ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/3470 D.iş 2018/3470 Karar sayılı dosyası kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Talep çeke dayalı olarak ihtiyati hacze ilişkindir. Mahkemece talebin kısmen kabulüne karar verilmiş, reddedilen kısım için talepte bulunan istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
İİK’nın 257. maddesinde “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.
Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir:
1– Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa;
2– Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadiyle mallarını gizlemeğe, kaçırmağa veya kendisi kaçmağa hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlâl eden hileli işlemlerde bulunursa;
Bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında muacceliyet kesbeder.” hükmü,
5941 sayılı Çek kanununun 7061 sayılı kanun 100 maddesi ile değişik geçici 3/5. maddesinde ise “31/12/2020 tarihine kadar, üzerinde yazılı düzenleme tarihinden önce çekin ödenmek için muhatap bankaya ibrazı geçersizdir.” hükmü düzenlenmiştir.
Somut olayda ihtiyati haciz talep eden 6 adet çeke dayalı olarak ihtiyati haciz talep etmiştir. Talep tarihi itibarıyla ilgili çeklerden … çek nolu çeklerin ayrı ayrı 125.000 TL bedelli olduğu, süresinde bankaya ibraz edildikleri ve karşılığı bulunmadığı için arkasına muhatap bankaca karşılıksızdır işlemi yapıldığı, …. nolu çeke ilişkin olarak muhatab bankaca ödemekle yükümlü olduğu bedelin ödenmediği, diğer iki çeke ilişkin muhatap bankanın ödemekle yükümlü olduğu tutarın ödendiği, bu iki çek yönünden karşılıksız kalan miktarın ayrı ayrı 123.400 TL olduğu, mahkemece bu çekler yönünden üzerlerinde yazılı keşide miktarı kadar ihtiyati haciz taleplerinin kabul edildiği, oysa iki adet çekte banka yükümlülük miktarı olan 1.600 TL’nin ödendiği, bu çeklerden dolayı hamilin alacak miktarının 123.400 TL olduğu mahkemece bu çekler yönünden banka ödemesi düşüldükten sonra kalan miktar için ihtiyati haciz talebinin kabulü gerektiği anlaşılmakta ise de, istinafa başvuran tarafın sıfatı dikkate alındığında bu husus istinaf konusu yapılmamıştır.
Talep konusu … nolu 100.000 TL bedelli çekte keşide tarihi 16.05.2018 olup keşide tarihi çizilmiş yeni tarih yazılmamıştır. 2001160 nolu 134.000 TL bedelli çek 25/05/2018 ve … nolu 70.000 TL bedelli çek 27/06/2018 keşide tarihli olup talep tarihi itibarıyla keşide tarihleri gelmediği için bankaya ibraz edilmemiş ve karşılıksız işlemi yapılmamıştır.
Bu çekler yönünden mahkemece ihtiyati haciz talebi reddedilmiştir. 5941 sayılı çek kanunu geçici 3/5 maddesine göre düzenleme tarihinden önce çekin bankaya ibrazı geçersiz olduğundan ve vadesi gelmemiş borçtan dolayı ihtiyati haciz talep edilebilmesi için İİK 257. maddesinde öngörülen şartların gerçekleştiğine dair talep edence her hangi bir belge sunulmadığından bu çeklere yönelik mahkeme kararı usul ve yasaya uygundur.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, vadesi gelmemiş çekler yönünden İİK 257. maddede öngörülen şartların gerçekleştiğine dair talep edence bir delil dosyaya sunulmamış olmasına göre mahkeme kararı usul ve yasaya uygun olduğundan ihtiyati haciz talep eden vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati haciz talep eden vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nun 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan 98,10.TL istinaf başvuru harcının hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 35,90.TL istinaf karar harcı istinaf eden tarafından peşin olarak yatırıldığından, yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına,
5-Artan gider avansı varsa yatıran tarafa iadesine,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara tebliğe gönderilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 31/10/2018 tarihinde HMK’ nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.