Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2017/992 E. 2018/448 K. 16.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2017/992 Esas
KARAR NO : 2018/448 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI : 2016/1297 Esas 2016/870 Karar
TARİH : 12/12/2016
DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
KARAR TARİHİ : 16/05/2018
İlk derece Mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFIN İDDİASININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkiline ait iş yerinde meydana gelen yoğun yağışlar nedeniyle su baskını yaşandığını, müvekkiline ait muhtelif CNC ve muhtelif makineler, mamuller ve büro bölümünde bulunan dosya ve evrakların ıslanarak zarar gördüğünü, bu nedenle İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanlığı İtfaiye Daire Başkanlığı, Anadolu Yakası İtfaüiye Müdürlüğünce 01/11/2016 tarihinde olay yerinde inceleme yapıldığını, bu incelemeye dayanılarak 16/11/2016 tarihli yazının düzenlendiğini ileri sürerek, müvekkiline ait 2010, 2011, 2012, 2013, 2014, 2015 yıllarına ait ticari defter ve belgelerinin zayi olduğuna dair karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:
İlk Derece Mahkemesi 12/12/2016 tarih 2016/1297 Esas 2016/870 sayılı kararında;
“Dava, hukuki niteliği itibari ile; 6102 sayılı Yasanın 82/7 maddesi uyarınca açılmış, zayi belgesi verilmesi istemine ilişkindir. Madde de bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defter ve belgelerin yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde ziyaa uğraması halinde tacirin ziyaaı öğrendiği tarihten itibaren 15 gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesine müracaat ederek kendisine belge verilmesini talep edebileceği düzenlenmiştir.
Aynı madde de davanın hasımsız olarak açılacağı de belirtilmiştir. Yasa da belirtilen 15 günlük süre hak düşürücü süre olup, ziyaaın öğrenildiği tarihten itibaren işlemeye başlayacaktır. Dava dilekçesi ekinde sunulan belgeler ve dava dilekçesi içeriğinden davacının işyerinde meydana gelen su baskınını İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanlığı Anadolu Yakası İtfaiye Müdürlüğüne 01/11/2016 tarihli dilekçeyle bildirdiği ve bu tarih itibariyle zararın yapılan inceleme neticesinde saptanmış olduğu anlaşılmıştır.
Davacı, mahkememizdeki davasını Yasada öngörülen 15 günlük hak düşürücü süre geçtikten sonra 06/12/2016 tarihinde açtığından…”gerekçesi ile,
Davanın hak düşürücü süre yönünden reddine karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesi ile,
İlk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu,
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı İtfaiye Daire Başkanlığı Anadolu Yakası İtfaiye Müdürlüğünce 01/11/2016 tarihine olay yerinde inceleme yapıldığı ve bu incelemeye dayanarak tanzim edilen 16/11/2016 tarihli yazıları ile müvekkiline ait makine, mamul, dosya ve evrakların zarar gördüğünün tespit edildiğini, bu raporun müvekkiline 22/11/2016 tarihinde tebliğ edildiğini, dava açma süresinin de bu tarihten itibaren başladığını, mahkemenin hak düşürücü süre yönünden davanın reddine karar vermesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu,
Yine aynı adreste faaliyette bulunan …. Ltd. Şti. İsimli başka bir müvekkili bakımından bu dava ile bahsedilen sel felaketi nedeniyle saklamakla yükümlü olunan belgelerin zayi olduğunun tespiti ile İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/1350 Esas sayılı dosyası ile dava açıldığı ve 03/05/2017 tarih ve 2017/396 Karar numarası ile davanın kabulüne karar verildiği ve kararın kesinleştiğini,
İki dava arasındaki tek farkın davacı tüzel kişiliklerin unvanları olduğunu,
Mahkemenin ziyai öğrenme tarihinin 01/11/2016 tarihi olarak kabulü ile hak düşürücü sürenin geçtiği yönündeki değerlendirmesinin hatalı olduğunu,
İleri sürerek, istinaf başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının istinaf incelemesi sonucu bozulmasına veya düzeltilmesine, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1297 Esas 2016/870 Karar sayılı dosyası kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Davacı tarafından hasımsız açılan davada TTK 82/7 maddesi uyarınca zayi belgesi verilmesi talep edildiği, ilk derece mahkemesince davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verildiği, kararın davacı vekilince istinaf edildiği anlaşılmaktadır.
Dava dosyasında delil olarak sunulan itfaiye müdürlüğünün 01/11/2016 tarihli ek rapor içeriğine göre, ilk derece mahkemesi karar ve gerekçesinde davacı vekilinin istinaf nedeninin karşılanıp açıklandığı da gözetildiğinde, hükümde yasa ve usule aykırılık bulunmadığı gibi kamu düzenine aykırılık da görülmediğinden, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurunun 6100 sayılı HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden davacı tarafından yatırılan 85,70.TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 35,90.TL istinaf karar harcından istinaf eden davacı tarafından yatırılan 31,40.TL’nin mahsubu ile bakiye 4,50 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Artan gider avansı varsa talep halinde davacı tarafa iadesine,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından davacı tarafa tebliğe gönderilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 16/05/2018 tarihinde HMK’ nun 362/1-ç maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.