Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2017/990 E. 2018/258 K. 28.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2017/990
KARAR NO : 2018/258
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARI VEREN
MAHKEME : İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 15/06/2017
DOSYA NUMARASI : 2017/35 Esas 2017/699 Karar
DAVA : Alacak
KARAR TARİHİ : 28/03/2018
İlk derece Mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda verilen karara karşı, istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin davalıdan 23/03/2006 tarihli …seri nolu 5000,00 TL bedelli çek ve 15/04/2006 tarihli A0015807 seri nolu 5000,00 TL bedelli çeklerden kaynaklanan alacağını tahsil etmek için İstanbul Anadolu .. İcra Dairesi’ nin…. Esas sayılı dosyası ile kambiyo takibi başlattığını, davalının ise 04/11/2016 tarihli dilekçesi ile kambiyo takibinin zamanaşımına uğradığı gerekçesi ile İstanbul Anadolu 16. İcra Hukuk Mahkemesi’ nin 2016/1206 Esas sayılı dosyası ile dava açtığını, mahkeme tarafından TTK 726 gereğince zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verildiğini, müvekkilinin keşideci davalıya karşı müracaat hakkını bu ilamla kaybettiğini, davalının çeki keşide eden sıfatıyla çek bedeli kadar müvekkili aleyhine sebepsiz zenginleştiğini ileri sürerek, 23/03/2006 tarihli …seri nolu 5.000,00.TL bedelli çek ve 15/04/2006 tarihli …seri nolu 5.000,00.TL bedelli çekler bakımından müvekkili aleyhine sebepsiz zenginleşen davalıdan çek bedeli toplamı olan 10.000,00.TL’nin çeklerin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile, öncelikle yetki ilk itirazında bulunduklarını, müvekkilinin yerleşim yerinin Sultangazi/İstanbul olduğunu, davaya bakmaya yetkili ve görevli mahkemenin İstanbul Ticaret Mahkemeleri olduğunu, dolayısıyla yetkisizlik kararı verilerek dosyanın görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesini talep ettiklerini, ilk itiraz olarak zamanaşımı itirazında da bulunduklarını, TTK 732. Md ye göre kambiyo senetlerinden kaynaklanan sebepsiz zenginleşme davalarında 1 yıllık zamanaşımı süresi öngörüldüğünü, zamanaşımı süresinin çeklerin zamanaşımına uğradığı tarihi takip eden tarihten itibaren 1 yıl olduğunu, davacının 1 yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra davayı ikame ettiğini bu nedenlerle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:
İlk derece mahkemesi 15/06/2017 tarihli kararı ile; ” Olay tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 133. maddesine göre icra takibi sırasında alacaklının alacağına kavuşmak amacıyla yaptığı her takip işleminin zamanaşımını keseceği, İcra mahkemesinin 22/11/2016 tarih, 2016/1206 E. 2016/844 K. sayılı kararında da belirtildiği üzere, dava konusu çeklerin takibe konulduğu İstanbul Anadolu … İcra Dairesi’nin …Esas sayılı takip dosyasında 15/01/2015 tarihinde alacaklı vekilinin işlem talebi ile zamanaşımının kesildiği, bu tarihten 20/08/2015 tarihine kadar 7 ay 5 günlük sürede zamanaşımını kesen hiçbir takip işlemi yapılmadığını, bu durumda davaya konu çeklerin 15/01/2015 tarihinde zamanaşımına uğradığı, sebepsiz zenginleşme davasının 6102 sayılı TTK’nın 732.(6762 sayılı TTK m.644) maddesi uyarınca 1 yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra açıldığı, davalının zamanaşımı defiinde bulunduğu .. ” gerekçesi ile; davanın reddine karar verilmiş, verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesi ile,
Zaman aşımı süresi dolmadığı halde davanın zamanaşımı itirazı nedeniyle reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu,
İstanbul Anadolu 16. İcra Hukuk Mahkemesi 2016/1206 E ve 2016/844 K sayılı ilamının taraflarına 22.12.2016 tarihinde tebliğ edildiğini, TBK’ ya göre zamanaşımı süreleri iki tarafın yargılamaya ilişkin her işlemi ve hâkimin vereceği her türlü karar ile yeniden kesilmiş olacağını, bu durumda bahsi geçen ilam zamanaşımı süresinin 22.12.2016 tarihinde kesildiğini, davanın 09.01.2017 tarihinde ve 1 yıllık zamanaşımı süresinin içinde açıldığını,
Mahkeme kararında gerekçe yapılan Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’ nin 2015/14915 E-2016/752 K sayılı ilamının hadiseye uygun olmadığını,
Bir an için çeklerin 15.07.2015 tarihinde zamanaşımına uğrayıp 6102 sayılı yasanın 732 maddesindeki 1 yıllık sürenin işlemeye başladığı kabul edilse bile icra dosyasında yapılan her bir icrai işlem ile zaman aşımının kesildiğini,
Ayrıca davalının açtığı İstanbul Anadolu 16. İcra Hukuk Mahkemesi’ nin 2016/1206 E. sayılı dosyası ile de zaman aşımı süresinin kesildiğini,
TTK 750. maddesinde zamanaşımını kesen sebeplerin sıralandığını, bunlardan birisinin de icra işlemler ve dava açılması olduğunu, icra dosyası üzerinde sonraki tarihlerde yapılan haciz talepleri ile zamanaşımının kesildiğini, İcra Hukuk Mahkemesi’ nin kararının kesinleşmesinden itibaren 1 yıllık sürede açılan davanın süresinde olduğunu,
Zamanaşımı süresinin başlangıcının icra mahkemesi kararının kesinleşmesi olarak kabul edilmemesinin adaletsizliklere ve haksızlıklara yol açtığını,
İleri sürerek, istinaf başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının istinaf incelemesi sonucu ortadan kaldırılmasına, davanın kabulüne, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE DEĞERLENDİRME:
Dava, 6102 sayılı TTK’ nun 732. maddesine ( 6762 sayılı TTK’ nun 644. Maddesine ) dayanan sebepsiz zenginleşme nedeni ile alacak istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince davanın zaman aşımı nedeni ile reddine karar verilmiş ve verilen karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Olay tarihinde yürürlükte bulunan BK 133. maddesine göre icra takibi sırasında alacaklının alacağına kavuşmak amacı ile yaptığı her takip işlemi zamanaşımını kesmektedir.
Dava konusu 23/03/2006 ve 15/04/2006 keşide tarihli çeklerle ilgili olarak İstanbul Anadolu .. İcra Müdürlüğü’ nün…Esas sayılı dosyasında davalı hakkında takip yapıldığı, davacı vekilince icra dosyasında 15/01/2015 tarihinden 20/08/2015 tarihine kadar ( 7 ay 5 gün süreyle ) zamanaşımını kesen herhangi bir işlem yapılmadığı, dosya kapsamına göre sabittir.
6762 Sayılı TTK’ nun 726. maddesinde çek için düzenlenen zamanaşımı süresi 6 ay iken 03.02.2012 tarih ve 28193 (mükerrer) sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6273 sayılı Kanun’un 7. maddesiyle bu süre üç yıla çıkarılmıştır. Yine 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 Sayılı TTK’ nun 6273 Sayılı Kanun’ un 8. maddesi ile değişik 814. maddesine göre de çeklerde zamanaşımı süresi üç yıldır.
Çeklerde zamanaşımının süresinin belirlenmesinde ibraz müddeti dikkate alınacağından, takibe konu çekler altı aylık zamanaşımı süresine tabidir.( Yargıtay 12.Hukuk Dairesinin 2014/3061 esas 2015/6204 Karar sayılı ilamı)
İcra takibine konu çeklerin keşide tarihlerinin 23/03/2006 ve 15/04/2006 olduğu görülmüştür. Bu durumda takibe konu çekler yönünden zamanaşımı süresi altı aydır. Takip dosyasında alacaklı tarafından 15/01/2015 tarihinde yapılan işlemle zamanaşımının kesildiği, bu tarihten itibaren 20/08/2015 tarihine kadar ( 7 ay 5 gün süreyle ) herhangi bir işlem yapılmadığı görülmüştür. Buna göre dava konusu çekler 15/07/2015 tarihinde zamanaşımına uğramış olup sebepsiz zenginleşme davasının ise 6102 Sayılı TTK’nın 732.maddesinde öngörülen bir yıllık süreden sonra 09/01/2017 tarihinde açıldığı, davalının süresi içerisinde zaman aşımı itirazında bulunduğu anlaşılmakla; ilk derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olup kamu düzenine de aykırı olmadığından, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’ nun 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince davacı tarafından yatırılan 85,70 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 35,90 TL harçtan, davacı tarafından yatırılan 31,40 TL istinaf karar harcının mahsubu ile bakiye 4,50 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Artan gider avansı varsa karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
6- Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara tebliğe gönderilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 28/03/2018 tarihinde HMK’ nun 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.