Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2017/910 E. 2018/256 K. 28.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2017/910
KARAR NO : 2018/256
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİH : 08/06/2017
NUMARASI : 2014/1472 Esas 2017/667 Karar
DAVA :Alacak ( Şirket Yöneticiliğinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 28/03/2018
İlk derece Mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının ortağı olduğu davacı şirketin, Bursa 1. ATM 18/10/2006 tarih ve 2005/278 esas 2006/372 karar sayılı ilamı ile fesih ve tasfiyesine karar verildiğini, tasfiye memuru olarak Bursa 2.ATM 21/06/2012 tarih ve 2012/126 esas 2012/300 karar sayılı ilamı ile…’nin atandığını, tasfiye memuru olan…’nin görevine başladıktan sonra devraldığı evrak ve kayıtlarda yaptığı incelemeler sonucunda üç ayrı olay tespit ettiği, birincisi davacı şirketin diğer ortağı davalının şirkete ait 21.007 TL’ yi zimmetine geçirdiği iddiasıyla Cumhuriyet Başsavcılığı’ na suç duyurusunda bulunduğu, Bursa 11. ACM 2005/1273 Esas sayılı dosyasıyla yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporunda davalının zimmetinde 21.007 TL kaldığının sabit görülerek mahkumiyet kararı verildiği, ikincisi davacı şirketin maliki olduğu Bursa ili … ilçesi …Mah. Yeşil Caddesi’ nde bulunan … ada …parselde kayıtlı..kat… nolu taşınmazın davalı tarafından davacı şirkete hiç bir bedel ödenmeksizin mesken olarak kullanıldığını, davacı şirketin zararına sebebiyet olunduğunu, taşınmazın aylık kirasının 500,00 TL olduğunu, bu nedenle davalının taşınmazın satıldığı 2014 yılı Haziran ayından geriye doğru 5 yıllık toplam 30.000,00 TL tutarındaki kullanım bedelini şirkete ödemesi gerektiğini, üçüncü olarak davalının …adresindeki işyerini kullanırken taşınmaza ait genel giderleri ödemediğini, bu nedenle davacı şirket aleyhine icra takibi yapıldığını ve şirketin maliki olduğu ve davalı tarafından kullanılan … plakalı araca haciz konularak satışa çıkartıldığını,ihalede aracın davalı tarafından satın alındığını, bu suretle davalının ödemesi gereken borcuna karşılık davacı şirketin aracının satılmasına sebep olmakla satış bedeli olan 8.100,00 TL’yi davacı şirkete iade etmek zorunda olduğunu, bu olaylar nedeniyle davacı şirketin davalı ortaktan toplam 59.107,00 TL alacaklı olduğunun tasfiye memuru tarafından tespit edilmesi sonucu toplantılar yapılarak uzlaşmaya çalışıldığını ancak uzlaşma sağlanamadığını ileri sürerek, 59.107,00 TL davacı şirket alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Bursa 11 ACM 2005/1273 Esas sayılı dosyasında alınan 12/01/2009 tarihli bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, şirkete ait YKB Setbaşı Şubesi … nolu hesaptan 2003 döneminde çekilen 26.584,57 TL’nin 15.821,74 TL’sinin, 2004 döneminde çekilen 26.245,33 TL’nin 15.999,37 TL’sinin defterlere işlendiğini bu suretle 21.008,79 TL’nin defterlere işlenmeyerek şirket kasasına intikal ettirilmediğinin görüldüğünü, yine bu dosyada alınan 12/06/2009 tarihli ve 15/06/2009 tarihli raporlarda gelir, gider ve çekilen para kayıtlarının deftere uygun olduğunun belirlendiğini, mahkemenin hatalı olan ilk rapora göre karar verdiğini ve dosyanın Yargıtay denetiminden geçmeden zamanaşımı nedeniyle son bulduğunu, davacının şirkete ait gayrimenkulü kullanmasından dolayı talep ettiği ecrimisil bedelinin fahiş olduğunu, kullanım süresinin belirtildiği gibi olmadığını, ayrıca diğer ortak …’ nun da şirkete ait her birinin değeri bu evin iki katı olan İhsaniyedeki iki ayrı gayrimenkulun kira getirisini tek başına aldığını bunun mahsubunu talep ettiğini, yine diğer ortak … ile davacı arasındaki boşanma süreci başlar başlamaz şirket müdürlüğünden istifa ettiğini ve 2005 yılında kullandığı şirkete ait kiralık işyerini terk ederek aynı adreste bir alt katta yeni bir işyeri edindiğini, diğer ortakla bir araya gelemediğini ve tek başına da şirketi temsil yetkisi kalmayan davacının resmi olarak tahliye ve teslimi gerçekleştiremediğini, genel giderlerinin ödenememesi nedeniyle icra yoluyla şirkete ait … plakalı aracın satışı yoluyla alacağın tahsili yoluna gidildiğini ve aracın o tarihten beri diğer şirket ortağı tarafından kullanılmakta olduğunu, davalının bu giderden de sorumlu olmaması gerektiğini, sorumlu tutulması halinde de araç kullanım bedelininde mahsubunu talep ettiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:
İlk Derece Mahkemesi 08/06/2017 tarih 2014/1472 Esas 2017/667 sayılı kararı ile, “Toplanan delillere dosya kapsamına alınan bilirkişi raporlarına göre; Tasfiye halindeki davacı şirketin ortağı olan davalının şirket ortaklarının 26/10/2004 tarihli aldıkları karar ile şirket ortaklığından fiilen ayrıldığı, davalının şirketin ortağı iken şirkete ait Bursa ili ..Mah. … ada … nolu taşınmaz üzerinde bulunan … nolu daireyi 15/06/2014 satış tarihine kadar kullandığı, davacının satış tarihinden geriye dönük 5 yıllık döneme ilişkin kullanım bedeli istediği, 5 yıllık kullanım bedelinin bilirkişi raporunda 23.220,00 TL olarak hesaplandığı, davacının ayrıca davalı ortağın davacı şirketin hesaplarından çektiği paradan dolayı uhdesinde kalan ve Bursa 11. ACM 2005/1273 Esas sayılı dosyasındaki gerekçeli karara esas teşkil eden 21.007 TL’yi talep ettiği, her ne kadar ceza dosyasındaki gerekçeli kararı ile bu miktar kabul edilmiş ise de dosyanın zamanaşımına uğradığı, kesinleşen bir ceza dosyası bulunmadığı gibi bu dosya içerisinde de farklı raporlar bulunduğu, mahkememizce yapılan bilirkişi incelemesinde SMMM bilirkişi gerek banka kayıtları gerekse davacı şirket kayıtlarında yaptığı inceleme sonucunda … bankası Setbaşı Şubesi…. nolu hesaptan 2004 yılında toplam 27.162,05 TL para çekildiği, 08/12/2004 tarih 1.416,72 TL tutarlı ” … alınan” açıklamalı işlemin sadece davacı şirket kayıtlarında yer almadığı, şirket kayıtlarına intikal ettirilmediği diğer tüm işlemlerin davacı şirket kayıtlarında yer aldığı, dolayısıyla davalının uhdesinde kalan paranın 1.416,72 TL olduğu, ceza dosyasında alınan rapordaki hesaplamanın neye göre yapıldığının bilirkişilerce tespit edilemediği, ayrıca davacının kendi uzmanlık alanı için kullandığı kiralananın tahliyesinin gerçekleştirilmediği süreye ilişkin genel giderleri ödememesinden dolayı mal sahibi tarafından Bursa … İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosyasıyla yapılan icra takibi ve bu takip sonucunda şirkete ait … plakalı aracın ihale ile satışı ve taşıtın kendisi tarafından alınması sebebiyle şirketin zarara uğratıldığı, araç ihale bedeli olan 8.100,00 TL’nin davalıdan tahsili gerektiği ,davalının mahsup taleplerinin bu dava konusu içerisinde değerlendirilmesinin ve talep edilmesinin mümkün olmadığı, takas talebinin ise şirketin alacakları tahsil edilip, borçları ödendikten sonra tasfiye işlemleri tamamlandığında şirketin malvarlığında bir artı değer kalırsa şirket ortaklarına payları oranında paylaştırılacağı, davalı ortağın tasfiye işlemleri devam ederken davada ileri sürdüğü takas talebinin karşılanmasının bu aşamada mümkün olmadığı ..” gerekçesi ile,
Davanın kısmen kabulü ile, 32.736,72.TL’nin 30/10/2014 dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, karara karşı taraf vekilleri tarafından istinaf talebinde bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesi ile,
Davada alınan bilirkişi raporunda davalının uhdesinde kalan paranın 1.416,72.TL olduğu, ceza mahkemesine verilen raporda 21.007,00.TL’nin nasıl tespit edildiğinin anlaşılamadığının belirtildiğini, bilirkişi raporunda bu kanaate varılırken sadece şirketin bankalar hesabı ile kasa hesabının karşılaştırıldığını, bankadan çekilerek kasaya giren paranın akibetinin araştırılmadığını,
Davalının 2003 ve 2004 yıllarında davacı şirketin müdürü olduğu nazara alındığında, kasaya giren paranın izlenmesi gerektiğini,
Davacı şirkete ait taşınmazı bedel ödemeksizin kullanılması ile ilgili beyan ve itirazlarının mahkemece dikkate alınmadığını,
İleri sürerek, istinaf başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesinin kısmen redde ilişkin kararın istinaf incelemesi sonucu kaldırılmasına, davanın esası hakkında yeniden yargılama yapılarak, davanın kabulüne, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili istinaf dilekçesi ile,
İlk derece mahkemesince alınan raporda 2003 ve 2004 yılında YKB’den çekilen paranın resmi deftere işlendiği tarih ve miktarlar belirlenerek tek tek açıklandığı, deftere işlenmeyen tek miktarın 08/12/2014 tarihli 1.416,72.TL olduğunun saptandığını,
Ceza dosyasına sunulan …A.Ş.tarafından düzenlenen 12/06/2009 tarihli rapor ve 15/06/2009 tarihli SMMM …tarafından düzenlenen Sınırlı Uygunluk Denetim Raporunda da belirtilen yevmiye tarih numaraları ve yasal defterlere kayıtların yapıldığı, finansal tablolarda belirtilen gelir, gider, çekilen para rakamlarının defter kayıtlarına uygun olduğunun belirtildiğini,
Her ne kadar yeni alınan bilirkişi raporu ile sunulan bu eski iki rapor arasında az bir miktar fark olsa da, bu farkın bazı kalemlerin muhasebe tekniği açısından kaydının gerekip gerekmediği yolundaki görüş farkından kaynaklandığını, ancak netice itibariyle mahkemece alınan raporda da belirtildiği üzere bankadan çekilen paraların doğru olarak muhasebe kayıtları ve defterlere işlendiğini, yani davalının uhdesinde kalan ve geri istenebilecek bir meblağ bulunmadığını,
Raporda aylık 500.TL’ nin taşınmazın boş halde yeni kiraya verilmesi karşılığı belirlenen değer olduğunu, davalının eski kullanıcı bir kişi olduğundan kira tespit davalarında uygulandığı üzere bu rakamdan hak ve nesafet ölçüsünde indirim yapılması gerektiğini, tasfiyeden sonra kalan miktarın ortaklara dağıtılacak olmasının hak ve nesabet indirimine engel olmadığını,
Salt şirket ortakları arasında bu yerin giderlerinin müvekkili tarafından karşılanacağına ilişkin kararın davalı müvekkiline TTK bağlamında temsil, tahliye ve teslim yetkisi vermediğini,
Şirkete ait … plakalı diğer aracın o tarihten beri ve halen diğer şirket ortağı tarafından kullanıldığını, müvekkilinin bu giderden sorumlu tutulması halinde araç kullanım bedelinin de diğer ortaktan istenmesi gerekirken diğer ortağa karşı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/1249 Esas sayılı dosyada bu talepte bulunulmadığını,
Ortaklar arasında ihtilaftan doğan bir alacağa ticari temerrüt faizi uygulanmasının da olanaklı olmadığını,
İleri sürerek, istinaf başvurusunun kabulü ile, davanın kısmen kabulüne ilişkin kararın istinaf incelemesi sonucu kaldırılmasına, davanın esası hakkında yapılacak yargılama sonunda davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE DEĞERLENDİRME:
Davacı tarafından açılan dava;
Davalının, davacı şirket yetkilisi olarak banka hesaplarından çekip davacı şirketin defterlerine intikal ettirilmediği iddia edilen 21.007,00.TL,
Davacı şirkete ait olup davalı tarafından kullanılan taşınmazın satış tarihi olan Haziran 2014 tarihinden geriye doğru 5 yıllık kullanım bedeli olarak 30.000.TL,
Davacı şirkete ait 16 DR 477 plakalı aracın satışına sebep olunduğu için satış bedeli olan 8.100,00.TL olmak üzere toplam 59.107,00 TL ‘nin,
Davalıdan tahsili istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, verilen karara karşı taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Davacı şirketin 26/10/2004 tarihli ortaklar kurulu kararının 3.maddesinde göre; Şirket Ortağı ve müdürü …’nin uzmanlık alanında bulunan taş kırma merkezi konularında sağlık hizmeti vermek amacı ile ….Bursa adresinde bulunan merkez işyerinin tüm gelir ve giderinin … tarafından karşılanmasına karar verildiği, kararda davalı ortağın da imzasının olduğu ancak davalının bu işyerinin kira ve ortak giderlerini ödememesi nedeniyle şirket hakkında icra takibi yapıldığı ve şirkete ait … plakalı aracın 8.100 TL ye satıldığı, aracın satılmasına davalının sebep olması nedeniyle bu bedelden sorumlu olduğundan bu yöndeki istinaf sebebi yerinde değildir.
Davalının, davacı şirkete ait Bursa ili …. taşınmaz üzerinde bulunan …nolu daireyi 15/06/2014 satış tarihine kadar kullandığı anlaşıldığından bilirkişi tarafından kullanım bedeli olarak tespit edilen 23.220,00 TL ‘den de davalının sorumlu olduğu, alınan bilirkişi raporunun dosya kapsamına uygun olması nedeniyle bedele ilişkin taraf vekillerinin istinaf sebepleri de yerinde değildir.
İlk derece mahkemesince yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu alınan rapora göre; davalının 2004 yılında davacı şirketin banka hesabından çektiği 1.416,72 TL’yi şirket kayıtlarına intikal ettirmediği, bu miktarın davalının zimmetinde kaldığı, davacının bu talebine dayanak yaptığı Bursa 11.Asliye Ceza Mahkemesinin dosyasında talimat yoluyla alınan 12/01/2009 tarihli raporun banka kayıtlarıyla hesap hareketlerini tablo halinde karşılaştırmadığı, keza ceza dosyasında verilen kararın zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırıldığı bu nedenle hukuk hakimini bağlayıcı nitelikte olmadığı ve ilk derece mahkemesince alınan bilirkişi raporuna göre de davalının zimmetinde kalan toplam paranın 1.416,72 TL olduğu anlaşıldığından ilk derece mahkemesinin gerekçesine göre taraf vekillerinin bu yöndeki istinaf sebepleri de yerinde değildir.
Davacının ticari şirket ve yaptığı işin ticari nitelikte olması nediniyle alacağa avans faizi uygulanmasında da bir isabetsizlik bulunmadığından davalı vekilinin bu yöndeki istinaf sebebi de yerinde değildir.
Yukarıda belirtilen nedenlerle ilk derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olup kamu düzenine de aykırı olmadığından taraf vekillerinin tüm istinaf taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekili ile davalı vekilinin istinaf başvurularının 6100 sayılı HMK’ nun 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden taraflarca yatırılan 85,70′ er TL istinaf başvuru harçlarının hazineye gelir kaydına,
3- Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince davacı taraftan alınması gereken 35,90 TL harçtan, davacı tarafından yatırılan 31,40 TL istinaf karar harcının mahsubu ile bakiye 4,50 TL’ nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4- Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince davalı taraftan alınması gereken 2.236,25 TL istinaf karar harcından, istinaf eden davalı tarafından peşin olarak yatırılan 560,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.676,25 TL’ nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5- İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep edenler üzerinde bırakılmasına,
6-Artan gider avansı varsa yatıran tarafa iadesine,
7-Kararın ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğe gönderilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 28/03/2018 tarihinde HMK’ nun 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.