Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2017/904 E. 2018/35 K. 17.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2017/904 Esas
KARAR NO : 2018/35 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI : 2016/685 Esas 2017/244 Karar
TARİH : 05/04/2017
DAVA : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 17/01/2018
İlk derece Mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile, taraflar arasındaki ticari ilişki çerçevesinde davalının davacıdan sigorta poliçesinden kaynaklı alacağının davalı borçlu tarafından ödenmemesi üzerine , davalı aleyhine İstanbul 8 İcra Müdürlüğünün 2016/8433 E. sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibine girişildiğini, davalının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek, davalının itirazının iptali ile takibin deveamına ve müvekkili şirket lehine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkilinin adresinin Ankara olduğunu, taraflar arasında herhangi bir sözleşme bulunmadığını, yetki itirazında bulunduklarını, müvekkilinin davacıya hiçbir borcunun bulunmadığını, sözkonusu araçların müvekkili ile bir ilgisinin bulunmadığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:
İlk Derece Mahkemesi 05/04/2017 tarih 2016/685 Esas 2017/244 sayılı kararında;
“Dava; davacı ile davalı arasında yapılan sigorta sözleşmesinden kaynaklanan alacağın ödenmemesi nedeniyle yapılan takibe itiraz edilmesi üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
Öncelikle davalı vekilince ileri sürülen yetki itirazının değerlendirilmesi ve sonuca bağlanması gerekmektedir. Davalı akdi ilişkiyi kabul etmemiş ve davacıya borcu olmadığını ileri sürmüş, ve müvekkilinin adresine nazaran yetki itirazında bulunmuştur. Dava dilekçesinin incelenmesinde davalı şirketin adresinin “… ANKARA” olarak bildirildiği ve dava dilekçesinin bu adrese tebliğ edildiği, taraflar arasında yazılı bir yetki sözleşmesi olmadığı anlaşılmakla, genel yetki kuralına davanın davalının adresinin bulunduğu yer Asliye Ticaret Mahkemesinde açılması gerektiğinden…”gerekçesi ile,
Davanın Yetki yönünden Reddi ile dosyanın Yetkili ve Nöbetçi Ankara Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesi ile,
İlk derece mahkemesi kararının yasaya ve Yargıtay içtihatlarına aykırı olduğunu,
Davalının ileri sürdüğü yetki itirazının kanunu aradığı şartları taşımadığını,
Yetki itirazının nasıl ileri sürüleceğinin HMK 19.maddesinde düzenlendiğini,
Madde hükmünden de görülebileceği üzere yetki itirazında bulunan taraf yetkili mahkemeyi bildirmekle yükümlü olduğunu, yetkili mahkeme bildirilmez ise yetki itirazı dikkate alınmayacağını,
Davalının, cevap dilekçesinde sadece davalı şirket yasal ikamet adresinin Ankara olduğundan söz ettiğini, ancak davalının, yasa hükmüne uygun bir şekilde yetkili mahkemeyi göstermediğini, bu nedenle geçerli bir yetki itirazı bulunmadığını,
Bu hususun yüksek mahkeme tarafından birçok kararda hüküm altına alındığını,
Bu hususta Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E. 2013/19-1520 K. 2014/524 T. 16.4.2014, Yargıtay 12. Hukuk Dairesi E. 2015/22408 K. 2016/3193 T. 9.2.2016, Yargıtay 19. Hukuk Dairesi E. 2014/8292, K. 2014/10779 T. 10.6.2014, Yargıtay 4. Hukuk Dairesi E. 2012/2108 K. 2012/14155 T. 3.10.2012 kararlarının bulunduğunu,
Kanun maddesi ve Yargı içtihatlarının açık olduğunu,
Ayrıca doktrinde de yetki itirazının geçerliliği için, yetkili mahkemenin tereddüde yol açamayacak şekilde açık ve belirgin olarak gösterilmesi gerektiğini belirten çok sayıda görüş bulunduğunu, (Örneğin; YILMAZ Ejder, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Şerhi, Ankara 2012, sayfa 208)
Borçlu vekili cevap dilekçesinde yetkili mahkemeyi belirtmemiş olduğundan geçerli bir yetki itirazının varlığından bahsedilemeyeceğini,
İleri sürerek, istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının istinaf incelemesi sonucu kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/685 Esas 2017/244 Karar sayılı dosyası kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Davacı vekilince davalı yanın yetki itirazında açıkça yetkili yerin belirtilmediği gerekçesiyle yetki itirazının HMK 19 maddesi kapsamında usule uygun ileri sürülmediği, buna rağmen mahkemece dikkate alınıp yetkisizlik kararı verilmesinin yasaya uygun olmadığı ileri sürülerek kararın bu yönüyle istinaf edildiği anlaşılmaktadır.
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/12087 E. 2017/5868 K. 14.09.2017 Tarihli emsal kararı da gözetildiğinde; davalının cevap dilekçesinde “öncelikle müvekkil şirketin yasal ikamet adresi Ankara olmakla taraflar arasında herhangi bir sözleşme bulunmadığından yetki itirazında bulunuyoruz.” şeklinde ileri sürdüğü yetki itirazı HMK 19. maddesi kapsamında yasa ve usule uygun şekilde ileri sürülmüş yetki itirazı olmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b1 maddesi uyarınca esastan reddi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nun 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince davacı tarafından yatırılan 85,70.TL istinaf başvuru harcının hazineye gelir kaydına,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 31,40.TL istinaf karar harcı istinaf eden tarafından peşin olarak yatırıldığından, yeniden alınmasına yer olmadığına,
4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına,
5-Artan gider avansı varsa yatıran tarafa iadesine,
6-Kararın ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğe gönderilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 17/01/2018 tarihinde HMK’nun 20., 353/1-a maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.

.