Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2017/833 E. 2018/47 K. 17.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2017/833
KARAR NO : 2018/47
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARI VEREN
MAHKEME : İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 30/05/2017
DOSYA NUMARASI : 2016/865 Esas – 2017/548 Karar
DAVA : Tazminat
KARAR TARİHİ : 17/01/2018
GEREKÇELİ KARARIN
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile dava dışı 3. Şahıs … arasında Tüketici Kredi ve Rehin Sözleşmesi imzalandığını ve…. plakalı …. marka, 508 tipi, 2013 model aracın kaydına müvekkili kurum lehine rehin şerhi işlendiğini, kredi borçlusunun söz konusu aracı davalı … şirketine sigorta ettirdiğini, ancak kredi borçlusunun sözleşmenin gereklerini yerine getirmemesi üzerine müvekkili tarafından yasal takip başlatıldığını, İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile Menkul rehninin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız takip dosyasından ödeme emri gönderildiğini, bu işlemlerin devamı esnasında aracın 24/12/2012 tarihinde hasara uğradığının tespit edildiğini ve sigorta şirketi tarafından da konuyla ilgili olarak kredi borçlusu ile aralarında meydana getirilen … numaralı sigorta poliçesi kapsamında … numaralı hasar dosyasının açıldığını, açılan iş bu hasar dosyasına binaen yapılacak ödemenin rehin alacaklısı olarak müvekkilinin dain ve mürtehin sıfatını haiz olması sebebiyle taraflarına yapılması gerektiğini savunarak fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla mahkemece tespit edilecek kasko sigorta teminat bedelinin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama gideri ve vekalet ücertinin davalı uhtesinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 6100 sayılı HMK’nun 107. maddesinde davanın açıldığı tarihte alacağın miktarını yakut değerin tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin kendisinden beklenemeyeceği veya bunun imkansız olduğu hallerde alacaklı hukuki ilişkiyi ve asgari bir miktar ya da değeri belirtmek suretiyle belirsiz alacak davası açılabileceği hükmünün bulunduğunu, oysa ki somut olayda sigorta bedeli sigorta poliçesinde belirli olup, aracın rayiç değeri olarak belirlendiğini, Otomotiv Finansman işi ile iştigal eden davalı şirketin 2013 model … 508 marka aracın rayiç değerini bilmemesinin mümkün olmadığını, nitekim bizzat davacı şirket tarafından dosyaya sunulan araç satış sözleşmesinde araç değerinin 61.000,00 TL olduğunun belirlendiğini, davalı tarafından araç malikine karşı İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile 53.661,97 TL üzerinden icra takibi başlatıldığını, yine davalı tarafından müvekkili şirkete gönderilen ihtarnamede de 30.000,00 TL’nin ödenmesinin talep edildiğini, davacı şirketin elinde netice-i talebini açıkça belirleyebilecek tüm vasıtalar mevcut iken netice-i talebin belirsiz alacak davası şeklinde kaleme alınması gerekçesi ile davanın 6100 sayılı HMK’nun 114. Maddesinin h bendi gereğince reddini, red edilmez ise bu defa davacının netice-i talebinin açıklattırılmasına ve eksik harcın tamamlattırılmasına karar verilmesini, geçerli bir menkul rehni bulunmadığı için davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:
İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 30/05/2017 tarih ve 2016/865 Esas 2017/548 Karar sayılı gerekçeli kararı ile; ” … 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Kanunun 73. Maddesinde de tüketici mahkemeleri düzenlenmiş ve ”Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir” denilmiştir. Bu kapsamda davacının aktif dava ehliyetine dayanak yaptığı kredi sözleşmesi tüketici kredisi olması ayrıca davanın dayanağı olarak ileri sürülen kasko sigorta sözleşmesi de 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 2 ve 3. Maddeleri kapsamında kaldığından işbu davaya bakmaya Tüketici Mahkemeleri görevlidir (Aynı yönde Yarg. 17. H.D. 18/04/2016 T. 2015/15929 E. 2016/4930 K.).
Mahkemelerin görevleri kanunla düzenlenip kamu düzenindendir , ayrıca dava şartları arasında yer verilmiştir. Mahkemenin görevli olup olmaması hususu mahkemece davanın her aşamasında re’sen gözetilir. Görev kurallarının niteliği itibari ile taraflar yararına usulü kazanılmış hak oluşturmaz.
Açıklanan nedenler ve yasal düzenlenemeler karşısında mahkememizin görevsizliği nedeni ile davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği, … ” gerekçeleri ile; ” 1-Davacı tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın mahkememizin görevsizliği nedeniyle; HMK 115-2 md uyarınca dava şartı noksanlığından usulden reddine,
2-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli İstanbul Anadolu Tüketici Mahkemesine gönderilmek üzere Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna gönderilmesine, … ” karar verilmiş ve verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle;
6102 sayılı TTK’ nun 4. Maddesi gereğince; Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ” nın ticari dava olarak kabul edildiğini, dain- i mürtehin kaydının kararlaştırıldığı tüketici kredi ve rehin sözleşmesinin davacı tarafın, dain-i mürtehin kaydının dercedildiği kasko sigorta sözleşmesinin ise müvekkilinin ticari işletmesi ile ilgili olup neticeten davanın ticari iş niteliğinde olduğunu, tarafların ticari işleri sebebi ile ikame edilen huzurdaki davada görevin asliye ticaret mahkemesine ait olduğunu,
İleri sürerek; yerel mahkemenin 30/05/2017 tarih ve 2016/865 Esas – 2017/548 Karar sayılı ilamının ortadan kaldırılarak görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olarak belirlenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE DEĞERLENDİRME:
Dava, davalı … şirketi tarafından kasko sigorta poliçesi ile sigortalanan araçta trafik kazası sonucu oluşan hasar bedelinin dain-i mürtehin hakkına sahip olan davacıya ödenmesi istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince ticaret mahkemesinin görevsiz olduğu gerekçesiyle dosyanın tüketici mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, verilen karara karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Davacı ile dava dışı sigortalı gerçek kişi arasında 04/11/2015 tarihinde yapılan tüketici kredi sözleşmesi uyarınca dava dışı sigortalıya tüketici kredisi kullandırılarak davaya konu … plakalı 2013 model özel araç kaydına davacı lehine rehin şerhi işlenmiştir.
Davacı ile dava dışı gerçek kişi arasında imzalanan sözleşme kapsamında kullanılan kredinin tüketici kredisi olması, aracın hususi araç olması, ayrıca kasko sigortasının sigortalısı olan kişinin tüketici olması, nedeniyle davaya konu ihtilafta birer tüketici işlemi olan tüketici kredi sözleşmesinin ve kasko sigorta poliçesinin hükümlerinin uygulanacak olması karşısında ihtilafın tüketici mahkemesinde çözülmesi gerektiğinden ilk derece mahkemesindeki gerekçelere göre yerinde görülmeyen davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nun 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan 85,70 TL istinaf başvuru harcının hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 35,90 TL karar harcından peşin olarak yatırılan 31,40 TL nin mahsubu ile bakiye 4,50 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden davalı üzerinde bırakılmasına,
5-Artan gider avansı varsa yatıran tarafa iadesine,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara tebliğe gönderilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 17/01/2018 tarihinde HMK’ nun 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.