Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2017/751 E. 2018/82 K. 31.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2017/751 Esas
KARAR NO : 2018/82 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEME : İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 31/05/2017
DOSYA NUMARASI : 2015/22 Esas – 2017/439 Karar
DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
KARAR TARİHİ : 31/01/2018

İlk derece Mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 05/11/2014 tarihli Olağanüstü Genel Kurulun davalı şirketin merkezinde yapıldığını, 9 madde halinde alınan kararların genel kurul toplantı tutanağına geçirildiğini, şirket yöneticilerinin müvekkilinin yönetim kurulu üyeliğinden doğan denetim ve inceleme hakkını elinden almak için kararları aldığını, bu konuda İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/1409 E. sayılı dosyası ile itiraz ve iptal davası açıldığını, derdest olduğunu, olağanüstü genel kurul toplantı düzenleme yetkisinin 22/01/2014 tarihli Hissedarlar Sözleşmesine göre şirket yönetim kurulunun oybirliği ile alacağı kararlardan olup, şirket yönetim kurulu üyelerinin tek başına böyle bir karar almalarının mümkün olmadığını, 05/11/2014 tarihli Olağanüstü Genel Kurul toplantısında, ara bilançonun onaylanması ve yönetim kurulu üyelerinin tek tek ibra edilmesine ilişkin maddelerin 29/12/2014 tarihinde yapılacak olan Olağanüstü Genel Kurul toplantısında görüşülmesine karar verildiğini, 29/12/2014 tarihli Olağanüstü Genel Kurula davet yazısının 08/12/2014 tarihinde müvekkiline teslim edildiğini, davet yazısında genel kurul saatinin 17:00 olduğu ve gündemin, şirketin temsili ve yönetim kurulu üyelerinin görev dağılımını düzenleyen 8.maddenin tadili olarak belirtildiğini, bunun yanında 08/12/2014 tarihinde müvekkiline teslim edilen diğer bir zarfın içersinde herhangi bir belge çıkmadığını, davette yazılı …T. adresinde saat 17.00’de yapılan genel kurula katıldıklarını, alınan kararlara itiraz ettiklerini, ancak saat 15.00’de yapılan Olağanüstü Genel Kurul için kendilerine geçerli bir davet yapılmadığından katılamadıklarını, bu nedenle ellerinde genel kurul tutanağının bulunmadığını, alınan kararların tümüne itiraz ettiklerini, 29/12/2014 tarihli Olağanüstü Genel Kurulda alınan kararların tümünün yok hükmünde olduğunu, TTK’nun 19. maddesi hükmünden anlaşılacağı üzere sermaye şirketlerinde %20‘den fazla pay sahibi olanların şirketteki payları ile ilgili bildirimlerde bulunacaklarını, yazılı bildirimlerin ilgili Ticaret Sicili Müdürlüğünde tescil ve ilan olunacağını, bu yükümlülüğünü yerine getirmeyen paydaşların oy hakkı dahil diğer haklarının donacağını, bu nedenle şirketin %55 hissesine sahip olan ….A.Ş. temsilcisinin oy hakkı donduğundan Olağanüstü Genel Kurulda oy kullanmasının 198.madde hükmüne aykırılık teşkil ettiğini, 05/11/2014 tarihli Olağanüstü Genel Kurul toplantısında ara bilançonun ve şirket hesaplarının taraflarına tevdi edilmemesi ve incelenmemesi nedeniyle TTK mad,420 gereği Olağanüstü Genel Kurul toplantısının ertelendiğini, bunun üzerine Kadıköy … …in 20/11/2014 tarihli, …. yevmiye sayılı ihtarnamesi ile bir kez daha ara bilançonun gönderilmesi ve şirket hesaplarının incelenmesi için kendilerine uygun koşulların sağlanmasının talep edilmesine rağmen bu taleplerinin karşılanmadığını, bu nedenle yönetim kurulu üyelerinin tek tek ibra edilmesi ve şirket ara bilançosuna ilişkin 29/12/2014 tarihinde saat 17.00’de yapılan Olağanüstü Genel Kurulun iptal edilmesinin TTK 420 ve 392. maddesi gereğince zorunlu olduğunu, 29/12/2014 tarihlî Olağanüstü Genel Kurul tutanaklarında, ilanların 06.12.2014 tarihli … Gazetesinde yayınlandığı ve taahhütlü mektubun 01.12.2014 tarihinde Gayrettepe PTT’den gönderildiğinin belirtildiğini, oysa davetiyenin müvekkiline 08/12/2014 tarihinde teslim edildiğini, teslim edilen ve saat 17.00’de yapılacak Olağanüstü Genel Kurul Toplantısına ilişkin davetiyenin geçersiz olduğunu, çünkü faaliyet raporu ile bilanço ve kar/zarar hesaplarının ortaklann incelemesine hangi adreste hazır bulundurulduğunun davetiyede yer almadığını iddia ederek, 29/12/2014 tarihinde saat 17.00’de yapılan Olağanüstü Genel Kurulun 6102 sayılı TTK ve yönetmeliklerine aykırı olması nedeniyle tüm gündem maddelerinin iptaline, 29/12/2014 tarihinde saat 15.00 de yapılan Olağanüstü Genel Kurulun tüm gündem maddelerinin iptaline, karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin hisselerinin %40’ının davacıya, %55’inin dava dışı …. A.Ş.’ye, %5 inin ise Kayı International Investment B V şirketine ait olduğunu, davacı ve dava dışı eşi …’nın müvekkili şirketin %100 oranında hissesine sahip iken 2014 yılının başında bu hisselerinin %60’ını diğer iki hissedara devrettiğini, hisse devrinden sonra davacının yönetim kurulu üyeliği ve genel müdürlüğü sırasında şirkete ve pay sahiplerine zarar verdiği tespit edilerek çok sayıda davalar açıldığını, davacının müvekkili şirketin faaliyetlerini sekteye uğratmak için bu davayı açtığını, 05/11/2014 tarihli Olağanüstü Genel Kurul toplantısının, davacının bilançoya yaptığı itiraz üzerine ara bilançonun incelenmesi ve yönetim kurulu üyelerinin ibrası maddelerinin ertelendiğini, 29/12/2014 tarihinde saat 15.00’de yapılan Olağanüstü Genel Kurul toplantı çağrısının usulüne uygun yapıldığını, toplantıya çağrının TTK mad.414’de düzenlenen usule uygun olarak .. Gazetesinin 02.12.2014 tarihli nüshasında ilan edildiğini, pay sahiplerine iadeli taahhütlü mektupla gönderildiğini, davacıya 05/12/2014 tarihinde teslim edildiğini, aynı zamanda şirket esas sözleşmesinin 13. madeslne de uyularak … Gazetesinin 29.11.2014 tarihli nüshasında ilan olunduğunu, davacının itirazlarını bertaraf etmek amacıyla ayrıca Beyoğlu …. Noterliğin in 28.11. 2014 tarihli, ihtarnamesi ile bildirildiğini, hissedarlar sözleşmelerinin, hissedarların kendi aralarındaki hukuki ilişkiyi düzenlemek için baş vurdukları ve etkilerini Borçlar Hukuku alanında doğuran sözleşmeler olduğunu, davacı vekilinin Hissedarlar Sözleşmesine göre şirket yönetim kurulunun oybirliği ile alacağı kararlardan olup, şirket yönetim kurulu üyelerinin tek başına böyle bir karar almalarının mümkün olmadığı yönündeki beyanının dayanaktan yoksun olduğunu, davacının 29/12/2014 tarihinde saat 15.00′ e ertelenen maddelerin görüşüleceğini bilmesine ve çağrıya itirazlarını Üsküdar ..Noterliği’nin 03.12.2014 tarihli ihtarnamesi ile bildirmesine rağmen toplantıya asaleten veya vekaleten katılmadığını, aynı tarihte saat 17.00’de gerçekleştirilen ikinci genel kurulun da süresinde ve çağrı usulleri yerine getirilerek toplandığını, 6102 sayılı Ticaret Kanununun 367.maddesi ile 371/7 maddesi hükümleri ile uyum ve şirket faaliyetlerinin selahiyeti için esas sözleşmenin 8.maddesinin tadil edilmesi zorunluluğu olduğundan yönetim kurulunun 26/11/2014 tarih ve 2014/23 sayılı kararı ile 29/12/2014 tarihinde saat 17.00 de ikinci bir toplantı yapılmasının kararlaştırıldığını, bu toplantı çağrısının da usulüne uygun yapıldığını, usule uygun olarak ….Gazetesinin 05/12/2014 tarihli nüshasında ilan edildiğini, pay sahiplerine gönderilen iadeli taahhütlü mektupla gönderildiğini, ..Gazetesinin 06.12.2014 tarihli nüshasında ilan olunduğunu, ayrıca Beyoğlu …Noterliğinin 01.12.2014 tarihli ihtarnamesi ile bildirildiğini, bu toplantıya davacının temsilcisinin de katıldığını, %60 pay sahiplerinin olumlu oyu ile şirket esas sözleşmesinin B.maddesinin Ticaret Kanununun 367.maddesine uygun biçimde tadiline karar verildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:
İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 31/05/2017 tarih ve 2015/22 Esas – 2017/439 Karar sayılı gerekçeli kararı ile;
“…Davalı şirketin, 05/11/2014 tarihli Olağanüstü Genel Kurul toplantısında, ara bilançonun onaylanması ve yönetim kurulu üyelerinin tek tek ibra edilmesine ilişkin maddelerin 29/12/2014 tarihinde yapılacak oian Olağanüstü Genel Kurul toplantısında görüşülmesine karar verilmesi üzerine gerçekleştirilen ve 29.12.2014 tarihinde saat 15 00 de yapılan olağanüstü genel kurul toplantısında, şirketin 2014 ytlına ait ara bilançolar ile kar zarar hesaplarının onaylanmasına , yönetim kurulu üyelerinden….. ve ….i ‘nin oybirliği ile ibra edilmelerine; yönetim kurulu üyesi …’nın ise ibra edilmemesine karar verildiği, saat 17:00’de yapılan ikinci olağanüstü genel kurul toplantısında alınan kararda Şirket esas sözleşmesinin “Şirketin temsili ve yönetim kurulu üyelerinin görev dağılımı” başlıklı 8. maddesinin değiştirilmesi hususunda Yönetim Kurulunun tadil tasarısının kabulüne karar verildiği, Saat 15.00 ve17.00 deki toplantılar için Ticaret Sicili Gazetesinde,… Gazetesinde ilan yapıldığı , pay sahiplerine iadeli taahhütlü mektup gönderilerek ayrıca bildirildiği, davacıya iadeli taahhütlü posta ile göderilen çağrı mektubunun 05/12/2014 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, davacının 03/12/2014 tarihli ihtarı ile toplantılardan haberinin olduğunun anlaşıldığı, 5.11.2014 tarihinde alınan karar gereği ertelenen ve 29.12.2014 tarihli saat 15:00 de gerçekleşen genel kurul toplantısına davacının katılmadığı, 29.12.2014 saat 17:00 de gerçekleşen olağanüstü genel kurul toplantısında ise TTK md. 446. (a) bendinde öngörüldüğü biçimde davacının toplantıya katılıp iptali istenen gündem maddesi ile ilgili olarak muhalefet şerhini usulüne uygun bir biçimde zapta geçirttiği ve davayı Kanunda öngörülen 3 aylık süre içerisinde açtığı, davacının 28.11.2014 tarihli ihtarname ile toplantının yapılacağını öğrendiği, bu durumda zarfın içi boş olsa dahi toplantıdan haberdar olmasına rağmen katılmayarak bu usulsüzlüğe dayanmasının hakkın kötüye kullanımı anlamına gelebileceği , herhangi bir çağrı usulüne aykırılıktan ve toplantıda alınan kararların bu nedenle iptalinden bahsedilemeyeceği, 29.12.2014 tarihli 15.00 de usulüne uygun çağrı yapılarak toplanan genel kurula katılmayan ve muhalefetini zapta geçirtmeyen pay sahibinin iptal davası açma hakkı olmadığı; davacının iptalini talep ettiği 29.12.2014 tarihli 17.00 daki toplantıya katılmış ve muhalefet zaptını tutanağa geçirtmiş olmakla TTK md 445 a bendinde öngörülen dava açmak için gerekli koşulu yerine getirdiği, anılan toplantının çağrı usulüne aykırılığı ve geçersiz sayılması talep edilmişse de, toplantıya katılan pay sahibinin çağrı usulüne aykırılık nedeniyle kararın iptalini istemesinin Yargıtay tarafından da kabul edilen görüş doğrultusunda hakkın kötüye kullanımı teşkil edeceği, toplantıya katılan pay sahipleri bakımından bir genel kurul kararının iptal edilebilmesi için, TTK md. 446 (a) bendinde anılan koşulların yanı sıra, söz konusu kararın aynı zamanda kanuna veya esas sözleşme hükümlerine veya dürüstlük kuralına aykırı olması gerektiği, iptali talep edilen 29.12.2014 tarihli saat 17.00 deki genel kurulda alınan sözleşme değişikliğine ilişkin kararın, yönetim kurulunun delegasyon yetkisini düzenleyen bir değişiklik içerdiği, yönetim kurulunun kendi arasında yetki ve görev dağılımı yapabilmesi için esas sözleşmede hüküm bulunmasının TTK md. 365, 367maddelerine göre bir zorunluluk olduğu,bu husuta İç yönerge çıkarılması ve yönetim kuruluna yetki verilmesinde usul ve esas bakımından herhangi bir kanuna aykırılık tespit edilemediği, 29.12.2014 tarihinde gerçekleştiren her iki genel kurul toplantısında da alınan kararların iptali koşullarının oluşmadığı saptandığından davanın reddine karar verilmesi gerektiği…” gerekçesi ile; ” Davanın reddine, ” karar verilmiş ve verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın reddine ilişkin kararın kaldırılması gerektiğini,
İstanbul 15.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/1409 E. sayılı dosyasıyla ikame edilen 05.11.2014 tarihli Olağanüstü Genel Kurul Kararlarının İptali konulu dava dosyasının Yargıtay incelemesinde olduğunu, dava içeriğinin Olağanüstü Genel Kurul Toplanmasına ilişkin kararların TTK hükümlerine aykırı olduğu ve gündem maddelerinin iptaline ilişkin olup bu konuda Mahkemece Yönetim Kurulu üyelerinin tespitinin yapıldığını ve gerekli tebligatların gönderildiğini,
05.11.2014 tarihli Olağanüstü Genel Kurulun, davalı şirket yöneticileri müvekkil …’nın yönetim kurulu üyeliğinden doğan denetim ve inceleme hakkını bertaraf etmek için aşağıda kısaca açıklanan kararları aldıklarını, bu konuda yukarıda esas numarası verilen İtiraz ve İptali Davası ikame edildiğini,
Olağanüstü Genel Kurul Toplantısı düzenleme yetkisi 22.01.2014 tarihli Hissedarlar Sözleşmesi’ne göre Şirket Yönetim Kurulu’nun oybirliğiyle alacağı kararlardan olup Yönetim Kurulu üyelerinin tek başına böyle bir karar almasının mümkün olmadığını, dolayısıyla kararın hukuka ve usule uygun olmadığından Olağanüstü Genel Kurulun iptaline karar verilmesi gerektiğini, bu hususun Genel Kurul toplantı tutanağının 2. Maddesine şerh olarak düşüldüğünü,
Gündemin 3. Maddesinde 2014 yılına ait ara bilanço ile kâr-zarar hesaplarının okunması ve müzakere edilmesinin yer aldığını, bu maddeye yönelik olarak TTK 420. Maddesi uyarınca itirazlarının kabul edildiğini, davalı şirket ara bilançosu ile kâr-zarar hesaplarının kendileri tarafından incelenemediğini,
Gündemin 4, 5 ve 6. maddelerine, toplantı tutanağına şerh verilmiş olan nedenlerle itiraz edildiğini, Gündemin 7. maddesine itirazlarının 05.11.2014 tarihli Olağanüstü Genel Kurul Tutanağında yer almış olup ayrıntılı itirazlarının dava dosyasına sunulduğunu,
Toplantı tutanağının 8. maddesinde yer alan müvekkil …’ya mali sorumluluk davası açılmasına ilişkin İtirazlarının toplantı tutanağına geçirilmiş olup ayrıntılı itirazlarının dava dilekçesinde yer aldığını,
05.11.2014 tarihli Olağanüstü Genel Kurul Toplantısında, ara bilançonun onaylanması ve Yönetim Kurulu Üyelerinin tek tek ibra edilmesine ilişkin maddelerin 29.12.2014 tarihinde yapılacak olan Olağanüstü Genel Kurul Toplantısında görüşülmesine karar verilmiş olduğunu, müvekkile gönderilen Olağanüstü Genel Kurul’a davet yazısının 08.12.2014 tarihinde tebliğ edildiğini, davet yazısında Genel Kurul saatinin 17:00 olduğu ve gündemi “Şirketin temsili ve Yönetim Kurulu Üyelerinin görev dağılımı düzenleyen 8. Maddesinin tadiline” ilişkin olduğu belirtilmiş olduğu, bununla beraber müvekkile başka bir zarf 08.12.2014 tarihinde teslim edilmiş olup, teslim edilen zarfın içerisinde herhangi bir belge çıkmadığını,
Davet metninde yazılı olan …..l adresinde saat 17:00 de yapılan Genel Kurula katılmış olmakla. Olağanüstü Genel Kurul da alınan kararlara itiraz edilmiş olup alınan kararların tümünün TTK hükümlerine göre yok hükmünde olduğunu, bununla beraber saat 15:00 da yapılan Olağanüstü Genel Kurul Toplantısının kendilerine geçerli bir davet yapılmadığından dolayı katılamamış olduklarını, bu nedenle saat 15:00 de yapılan ve fakat ellerinde tutanağı bulunmayan Olağanüstü Genel Kurulda alınan kararların tümüne hukuka aykırı olması sebebiyle itiraz ettiklerini, ancak açıklanan ve yargılama sürecinde de birçok kez dile getirilen nedenlere rağmen, İlk Derece Mahkemesi TTK’da mevcut düzenlemeler hilâfına davalarının ve kayyum atanması taleplerinin reddine karar verildiğini ileri sürerek,
İstinaf başvurusunun kabulü ile, icranın geri bırakılmasına, İstanbul 7.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/22 E. 2017/439 K. 31.05.2017 K. tarihli davanın reddine dair kararının kaldırılmasına ve davanın kabulü ile; 29.12.2014 tarihinde saat 17:00 da yapılan Olağanüstü Genel Kurulu’n 6102 sayılı TTK. Ve ilgili Yönetmeliklere aykırı olması sebebiyle tüm gündem maddelerinin iptaline, 29.12.2014 tarihinde saat 15:00 da yapılan Olağanüstü Genel Kurul’un tüm gündem maddelerinin iptaline, 29.12.2014 tarihli Olağanüstü Genel Kurul maddelerinin Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlanarak yürürlüğe konmasıyla birlikte müvekkilin telafisi imkansız zararlarının doğması sebebiyle bu husustaki tedbir istemlerinin kabulüne, yargılama sırasında belirtilen nedenlerle, davalı şirkete kayyum atanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Davalı şirketin %40 oranında hissedarı olan davacının davalı şirketin 29/12/2014 tarihinde saat 15.00 ve 17.00 da yapılan olağanüstü genel kurulunda alınan kararların TTK 445 vd. Maddeleri uyarınca iptali talepli açtığı davada mahkemece yukarıdaki gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
Davacı vekilince olağanüstü genel kurul toplantısının düzenleme yetkisinin hissedarlar sözleşmesine göre yönetim kurulunun oy birliği ile alacağı kararlardan olduğunu ve yönetim kurulu üyelerinin oybirliği olmadan böyle bir karar almasının mümkün olmadığını, 05/11/2014 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında bilançonun onaylanması ve yönetim kurulu üyelerinin ibrasına ilişkin maddelerin TTK 420 maddesi uyarınca dava konusu 29/12/2014 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında görüşülmesine karar verildiğini, ancak bilançoların kendilerine gönderilmediği ve inceleme olanağı tanınmadığı iddia ederek genel kurulda alınan tüm kararların hukuka aykırı olduğunu iddia etmiş isede; taraflar arasında görülen İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/1409 e 2016/804 k sayılı davalı şirketin 05/11/2014 tarihli olağanüstü genel kurulunda alınan kararların iptali davasında verilen kararın istinaf incelemesi sonucu dairemizce verilen 2017/259 E 2017/276 K sayılı kararı gerekçesinde de açıklandığı üzere; TTK’ nun 445. maddesi gereğince genel kurul kararlarının iptal sebepleri sınırlı olarak sayılmış ve bunlar kanuna, ana sözleşmeye ve dürüstlük kurallarına aykırılık olarak düzenlenmiştir. Davacının iptale gerekçe olarak ileri sürdüğü Hissedarlar sözleşmesinde davalı şirketin işbu sözleşmenin tarafı olmadığı, dolayısıyla özel hukuka hakim olan sözleşmelerin nisbiliği ilkesi gereği sözleşmenin tarafı olmayan davalı şirketin işbu sözleşmedeki şartlarla bağlı olmayacağından, davacı vekilinin bu yöndeki istinafı yerinde değildir.
Davacı, genel kurul öncesi bilanço ve kar – zarar hesabının incelenmesine hazır tutulmadığını ve bilgi alma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüş ise de; anonim şirketlerde kişilerin pay sahibi sıfatı ile genel kurul öncesi bilgi alma hakkının konusu olan ve kanunda belirtilen evrakı şirket merkezinde incelemeleri mümkündür. Yoksa davacının pay sahibi sıfatı ile tüm bu belgelerin kendisine gönderilmesini talep hakkı yoktur. Bu belgelerden gelir tablosu ve bilançonun bir sureti alınabilir. Davacının böyle bir inceleme girişiminde bulunduğu ve bu incelemesine engel olunduğuna dair dosyaya herhangi bir bilgi ve belge sunulmadığı da gözetildiğinde davacı vekilinin bu yöndeki istinaf nedeni de yerinde görülmemiştir.
Yine davacı yanca 29/12/2014 tarihinde saat 15.00’de yapılan Olağanüstü Genel Kurul toplantı çağrı davetiyesinin müvekkiline boş olarak teslim edildiğini bu nedenle haberdar olunamadığı öne sürmüştür. 05/11/2014 tarihli Olağanüstü Genel Kurul toplantısında, ara bilançonun onaylanması ve yönetim kurulu üyelerinin tek tek ibra edilmesine ilişkin maddelerin 29/12/2014 tarihinde yapılacak olan Olağanüstü Genel Kurul toplantısında görüşülmesine karar verildiği ,bu tarihli toplantıda davacı temsilcisinin hazır bulunduğu görülmektedir. Ayrıca Olağanüstü Genel Kurul toplantı çağrısının TTK mad.414’de düzenlenen usule uygun olarak T.S. Gazetesinin 02/12/2014 tarihli ve 8706 sayısında ilan edildiği, aynı zamanda şirket esas sözleşmesinin 13. Maddesi uyarınca … Gazetesinin 29.11.2014 tarihli nüshasında ilan olunduğu, davacıya Beyoğlu 18. Noterliğin in 28.11. 2014 tarihli 27769 yevmiye nolu ihtarnamesi ile bildirildiği davalının Üsküdar …. Noterliğinin 03/12/2014 tarih …yevmiye nolu karşı ihtar içeriğinden görülmektedir. Bu nedenle davacının Olağanüstü Genel Kurul toplantısından haberdar olmadığı iddiası ile bu yöndeki istanaf nedeni de yerinde değildir.
İlk derece mahkemesinin bilirkişi rapor içeriğindeki tespitler ışığında kuruduğu hüküm ve gerekçesinde yasa ve usule aykırılık bulunmadığı gibi kamu düzenine aykırılık da görülmediğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b1 maddesi uyarınca esastan reddi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nun 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden davacı tarafından yatırılan 85,70.TL istinaf başvuru harcının hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 35,90.TL istinaf karar harcından peşin olarak yatırılan 31,40.TL harcın mahsubu ile bakiye 4,50.TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Artan gider avansı varsa yatıran tarafa iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 361/1. maddesi gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere 31/01/2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi. …