Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2023/867 E. 2023/815 K. 24.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/867
KARAR NO: 2023/815
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 02/03/2023 (Ara Karar)
NUMARASI: 2021/658 Esas
TALEP: İhtiyati Haciz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 24/05/2023
İhtiyati haciz talebinin reddine ilişkin 02/03/2023 tarihli ara kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP: Davacı vekili, müvekkilinin … ltd.şti.nde %25 oranında pay sahibi olduğunu ,davacı tarafından davalı ve şirket aleyhine İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/876 Esas 2021/278 Karar sayılı ilamı nedeniyle İstanbul … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasında ilamın icrasına başlandığını,mahkemece lehine 665.811-TL ayrılma akçesine hükmedildiğini, borçlu bulunan şirket müdürü davalının şirketin tüm mal varlığını şirketlerine taşıdığını, … şirketini borca batık hale getirdiğini, davalının 46. Asliye Ceza Mahkemesi’nde verdiği ifadesinde şirketi askıya aldığını, yeni bir şirket kurup işlerini onun üzerinden yürüttüğünü ifade ettiğini, aynı adreste oğlu adına bir şahıs işletmesi kurduğunu,eldeki davada mahkemenin çıkma davasına ilişkin İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/876 Esas sayılı dosyanın neticesini beklemeye karar verdiğini, beklemenin müvekkili aleyhine sonuç doğurmaması için hukuki korumaya ihtiyacı olduğunu, müvekkilinin alacağının ilama dayalı olduğunu, icra dosyası borçlusu şirketin adresinde olmadığını, borçlu şirket müdürünün ise kaçma ihtimalinin yüksek olduğunu, davalı adına kayıtlı bulunan 2 ayrı taşınmaza ve banka hesaplarına, borçlu şirkete ait tüm mal varlığının … şirketine aktarıldığının ikrarı karşısında şirketin mal varlığı sorgusu yapılarak icra takip dosyası borcu kadar ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEME ARA KARARI: Mahkemece, İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/876 Esas 2021/278 Karar sayılı ilamına dayalı alacak davasında işbu dosyada talep edilen ihtiyati haciz isteminin mümkün olmaması, bu dava ile talep olunan alacağın ise varlık ve miktarının yargılamayı gerektirdiği ,ihtiyati haciz koşullarının mevcut olmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili, müşterek şirketin yasal adresinde olmayıp İstanbul Ticaret Odasına herhangi bir başvuru da olmadığını, ödeme emirlerine ilişkin ihtarnamenin şirkete gönderilmeye çalışıldığını ancak taşındığının kayıt altına alındığını, davalının aleyhine tedbir istenen kişinin bizzat kusurunu da kötü niyetini de kendi beyanı ile ikrar ve itiraf ettiğini, diğer şirketlere ek bu kez de … adı altında davalının oğlu olduğunu öğrendikleri kişi adına, … adıyla aynı bölgede yine Şair sokakta, 2019 yılında ayrılma davası esnasında kurulmuş yeni bir sahış firması olduğu öğrenildiğini, müşterek … Ltd. Şti.’nin müşterilerinden biri adına düzenlenen faturalarda müşterek şikrketin logosunun ve isminin aynen kullanıldığını, unvan altında bir şube gibi davalının oğlu …’nun ismi yazdığını, davalı şirket müdürü, müşterek … Ltd adına ancak oğlu hesabına fatura kesmeye devam ettiğini, yine davalıya ait … AŞ. faturaları incelendiğinde, faturayı müşterek şirket müşterisi adına ancak … AŞ. hesabı adına düzenlendiğinin dosyada açıkça görüldüğünü, hali hazırda müvekkili bakımından hakkını güvence altına alabilme yollarından biri tedbir olduğunu ve HMK 389 şartları gerçekleştiğini, ret kararının, hukuka ve kamu düzenine açıkça aykırı olduğunu, kararın kaldırılarak ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Eldeki derdest dava, davacı şirket ortağı tarafından davalı şirket müdürüne karşı, rekabet yasağının ihlali nedeniyle yöneticinin sorumluluğu kapsamında açılan tazminat davasıdır. Davacı şirket ortağı; şirket müdürünün zararlandırıcı eylemleri nedeniyle davacının ve şirketin uğradığı zararlar yönünden şirket malvarlığının ve işlerinin devir edildiği … Etkinlik şirketinin malvarlığına ihtiyati haciz konulması talebinde bulunmuştur. İ.İ.K.’nın 257/1.maddesine göre, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı ihtiyati haciz talebinde bulunabilir. İ.İ.K’nın 258/1. maddesinin 2. cümlesine göre: “İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacaklı, alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek delilleri göstermeye mecburdur.” Bu madde uyarınca ihtiyati haciz talep eden, İ.İ.K’nun 257/1. maddesi kapsamında bir para borcunun alacaklısı olduğunu, borcun rehinle temin edilmediğini ve borcun vadesinin gelmiş olduğunu yaklaşık olarak mahkemeye kanaat getirecek tarzda ispat etmek durumundadır. Davacı ihtiyati haciz istemine konu alacağının, davacı şirket ortaklığından çıkmasına izin verilen İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/876 Esas 2021/278 Karar sayılı ilamı ile hükmedilen ayrılma akçesi nedeniyle talep etmektedir. Ayrılma akçesine ilişkin ilamın, eldeki davanın konusuyla ilgisi bulunmamaktadır. Öte yandan, ayrılma akçesine ilişkin ilamlı takip başlatılan bu alacağı nedeniyle, ayrıca ihtiyati haciz talep etme hakkı; eldeki bu davadan bağımsız olarak mevcuttur. Eldeki davanın konusu olmayan ayrılma akçesi için eldeki davada ihtiyati haciz kararı verilmesi yasal olarak mümkün değildir. Bu sebeple farklı bir tüzel kişilik olan ve eldeki davada taraf olmayan dava dışı şirket hakkında ihtiyati haciz kararı verilmesi de mümkün bulunmamaktadır. Davacı vekilinin ara karara yönelik istinaf nedenleri yerinde olmadığı; eldeki dava da dava konusu hakkında yaklaşık ispatın sağlanmadığı sonucuna varılmasında isabetsizlik olmadığından ihtiyati haciz talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 24/05/2023