Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2023/768 E. 2023/553 K. 13.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/768
KARAR NO: 2023/553
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 16/01/2023
NUMARASI: 2021/821 Esas – 2023/56 Karar
DAVA: Zayi Belgesi Verilmesi
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 13/04/2023
Zayi belgesi verilmesi talebinin reddine ilişkin kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, müvekkili şirketin oto yedek parça imalatında faaliyet gösterdiğini,ticari faaliyetleri kapsamında kullanmak üzere elinde bulundurduğu 7 cilt numaralı Seri no … numara aralığındaki tahsilat makbuzlarını içerir makbuz koçanı, müvekkili şirket çalışanı …in zilyetliğinde bulunmakta iken 06.10.2021 tarihinde … tarafından kullanılan şirket aracının camı kırılmak suretiyle çalındığını, müvekkilinin personelinin kullandığı araçta meydana gelen hırsızlık dolayısıyla Kuştepe Polis Merkezi Amirliği tarafından tutulan tutanağın sunulduğunu, müvekkili şirketin hiçbir kusuru olmadan tahsilat makbuzu koçanı çalınarak zayi olduğunu, mahkemenin TTK’nun 82. Maddesi gereğince müvekkili şirketin zayi olan evrakları ile ilgili re’sen araştırma yükümlülüğü bulunduğunu, bu sebepten dolayı müvekkili şirketin herhangi bir idari yaptırımla karşı karşıya kalmasını da önlemek amacıyla çalınarak zayi olan 7 cilt numaralı Seri no … numara aralığındaki tahsilat makbuzlarına ilişkin zayi belgesi verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI: Mahkemece, talep edenin ticari defter ve kayıtlarının güvenliğini sağlamakla yükümlü olup, dosya kapsamında soruşturma dosyasında daimi ara kararı alınması nedeniyle hırsızlık suçunun işlenip işlenmediği belli olmamakla birlikte hırsızlık olayının meydana gelmesi halinde bile tacirin basiretli bir tacir gibi gerekli güvenlik önlemlerini aldığını ispat etmesi gerektiği, talep edenin gece vakti ticari belgelerini araç içerisinde bırakıp, dışarıda aracı park halinde bıraktığı ve araç içerisinde hırsızlık neticesinde bulunan eşya ve evrakların çalındığının soruşturma kapsamında karakola verilen ifade ile tutulan inceleme tutanağından anlaşıldığı, gerekli güvenlik önlemlerini alması gerekirken, dışarıda araç içerisinde ticari belgelerin bırakılmasının olağan güvenlik önlemlerine aykırı olduğu, talep edenin kendi kusuruyla belgelerinin kaybolduğu, bu haliyle talebin TTK madde 82’ye uymadığı gerekçesiyle zayi belgesi verilmesi talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili,mahkemece taleplerinin TTK madde 82’ye uymadığından reddedildiğini, anılan kanun maddesinin çok açık olduğunu, müvekkili şirketin elinden çalınarak zayi olan 7 cilt numaralı Seri No … numara aralığındaki tahsilat makbuzlarına ilişkin zayi belgesi verilmesi gerektiğini, aynı hırsızlık olayında 3 adet çekin daha çalındığını, Bakırköy 3. ATM’nin 2021/837 Esas sayılı dosyası ile kıymetli evrak iptali davası açıldığını, mahkemece taleplerinin kabul edilerek zayi olan çeklerin iptaline karar verildiğini, belgelerin müvekkili şirket elinden rızası olmadan çıktığının sabit olduğunu belirterek kararın kaldırılarak,zayi olan 7 cilt numaralı Seri No … numara aralığındaki tahsilat makbuzlarına ilişkin zayi belgesi verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, davacının saklamakla yükümlü olduğu belgelerin zayi olduğundan bahisle açılan zayi belgesi verilmesi istemine ilişkindir. Zayi belgesi verilmesi davaları sonuçları itibariyle sadece davacı taraf yönünden değil, davada taraf olmayan kimseler bakımından da sonuç doğuran dava türlerindendir. Mahkemece bu tür davalarda yapılacak incelemeler, sadece davacı tarafın iddia ve delilleri ile sınırlandırılmamalı, zayi belgesi verilmesi istenilen belgelerin, bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu belgelerden olup olmadığı, TTK’nın 68. maddesinde yazılı afet kavramına davacıya kusur izafe edilemeyecek olan ve irade dışında meydana gelen olayların girebileceği gözetilerek tacirin belgelerini muhafazada gerekli dikkat ve özeni gösterip göstermediği, tasdike tabi defterlerin tasdik edilip edilmediği, davacıya ait defterler hakkında soruşturma bulunup bulunmadığı ve iddia edilen olayın meydana geldiği yerin tacirin faaliyette bulunduğu yerlerden olup olmadığı hususlarının araştırılarak, ticaret sicil kayıtları getirtilmek suretiyle olayın şüpheden uzak bir şekilde meydana gelip gelmediğinin tespiti gerekir.”(Yargıtay HGK’nın 2014/827 esas ,2016/311 karar sayılı ,16.3.2016 tarihli ilamı) Davacının söz konusu düzenlemeden yararlanabilmesi için bir taraftan defterlerin ve belgelerin korunması amacı ile gereken dikkat ve ihtimamı göstermiş bulunması, diğer taraftan da ziya uğramanın onun iradesi dışında elinde olmayan bir neden ile meydana gelmiş olması gerekmektedir. Somut olayda, dava konusu edilen tahsilat makbuzlarının davacı şirket çalışanı …’in kullandığı şirket aracında bulunduğu sırada geceleyin araç içerisinde bırakılan çanta ile birlikte çalındığı ileri sürülmüştür.Davacı vekili aynı olayda kayıp edilen çekler için iptal kararı verildiğini ileri sürmekte ise de yukarıda yazılı HGK kararında açıklandığı üzere kaybolan kıymetli evrakın zayii nedeniyle iptali istemi ve tahsilat makbuzları için zayi belgesi verilmesi istemleri farklı hüküm ve sonuçları bulunan taleplerdir. Kıymetli evrak zayiinde hamil ortaya çıktığında zayii kararının iptalini talep edilebilmektedir.Elde ki talep ise re’sen araştırma ilkesine tabiidir.Çalınan çekler için zayi nedeniyle iptal kararı verilmesinin eldeki bu davaya etkisi bulunmamaktadır. Hırsızlık vakalarının yoğunluğu gözönüne alındığında geceleyin araç içinde bırakılan çantada bulunan ve çalınan belgeler için belgelerin korunmasında gerekli dikkat ve özenin gösterilmediğinin kabulü gerekir. Açıklanan nedenlerle davacının korunmasında gerekli dikkat ve özeni göstermediği belgeler için zayi belgesi talep edemeyeceği,zayi olayının davacının kusuru nedeniyle meydana geldiği sonucuna varıldığından bu gerekçeyle davanın reddine dair karara ilişkin istinaf sebebleri yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına, Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-ç maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.13/04/2023