Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2023/748 E. 2023/708 K. 11.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/748
KARAR NO: 2023/708
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/09/2022
NUMARASI: 2020/372 Esasa – 2022/766 Karar
DAVA: İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 11/05/2023
Davanın usulden reddine ilişkin verilen kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; müvekkili bankanın dava dışı yabancı şirkete kullandırılan ticari krediye kefil olan davalı … hakkında, müvekkili bankanın alacağını tahsil amacıyla ikame edilen Büyükçekmece … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı ilamsız icra takibi dosyasına yapılan borca ve yetkiye itirazı neticesinde söz konusu takibin durduğunu, davalı borçlunun itirazının haksız olduğunu belirterek davalının haksız itirazının iptaline, davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Dava dilekçesi tebliğine rağmen davalı tarafça davaya cevap verilmemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; taraflar arasında yetki sözleşmesi bulunmadığı, taraflar arasındaki sözleşmede davalının Almanya’daki adresinin gösterildiği, bu durumda borçlunun yetki konusundaki itirazının yerinde olduğu, takibin yetkili icra dairesinde yapılmaması nedeniyle dava şartının gerçekleşmediği gerekçesiyle HMK 114/2 ve 115/1-2 maddeleri uyarınca davanın usulden reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davalı tarafından usulüne uygun yetki itirazında bulunulmadığını, davalı tarafça yetki itirazında nüfusa kayıtlı olduğu Zara icra dairelerinin yetkili olduğunu ileri sürdüğünü, oysa nüfusa kayıtlı olduğu yerin yerleşim yeri olduğuna dair karinenin 1587 S.lı Kanunun yürürlükte kalkmasından sonra dayanağının kalmadığını, usulüne uygun yetki itirazı bulunmaması nedeniyle Büyükçekmece icra dairelerinin yetkili hale geldiğini, ayrıca davacının mutad meskeninin Büyükçekmece’de bulunduğunu, HMK m.9 uyarınca Türkiye’de yerleşim yeri bulunmayanların mutad meskeninin bulunduğu yerdeki mahkemelerin yetkili olduğunu, davalı borçlu adına Büyükçekmekce İstanbul adresindeki taşınmazın davalı tarafından damadına satıldığını, bununla ilgili olarak tasarrufun iptali davası açıldığını, bu durumda mahkemece icra takibinin yetkili icra dairesinde yapılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, genel haciz yolu ile takipte ödeme emrine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, mahkemece icra dairesi yetkili olmadığından özel dava şartının gerçekleşmemesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. İİK’nun 50/1. maddesine göre, para ve teminat borçlarına ilişkin icra takiplerinde yetkili icra dairesi, HMK’nun 447/2. maddesi atfıyla aynı Kanunun yetkiye dair hükümleri (HMK m.9-27) kıyas yoluyla uygulanmak suretiyle belirlenir. HMK 19/2 maddesi “…yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz.” hükmünü haiz olup, bu hükme göre yetki itirazında, yetkili icra dairesinin doğru olarak gösterilmesi gerekir. Aksi halde geçerli bir yetki itirazının varlığından söz edilemez. Somut olayda, davacı alacaklı banka ile davalı borçlunun Almanya’da yerleşik olduğu, taraflar arasındaki sözleşmenin Almanya’da düzenlendiği, sözleşmede Türk mahkemelerini ve icra dairelerini yetkili kılan bir düzenleme bulunmadığı anlaşılmaktadır Buna karşılık davalı, dava konusu Büyükçekmece … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı icra takibinde yetki itirazında bulunurken kendisinin Almanya’da ikamet ettiğini, Türkiye’de yerleşim yerinin bulunmadığını belirtmiş; Türkiye’de nüfusa kayıtlı olduğu yer olan Zara İcra Dairesi’nin yetkili olduğunu ileri sürmüştür. Bu durumda uyuşmazlık, davalının icra dairesinin yetkisine itirazında doğru icra dairesini gösterip göstermediği, Büyükçekmece’de mutad meskeni bulunup bulunmadığı hususunda toplanmaktadır. Öncelikle; 1587 sayılı Nüfus Kanunu’nun 4 ve 28. Maddeleri gereğince nüfusa kayıtlı olunan yer yerleşim yerine karine olarak kabul edilmekte iken 1587 sayılı Nüfus Kanunu’nun 28. Maddesinin 21/10/2003 gün 4992 sayılı Kanun’un 1. Maddesi ile yürürlükten kaldırıldığından bu karineden vazgeçilmiş, 29/04/2006 tarihinde yürürlüğe giren 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’nda da böyle bir karineye yer verilmemiştir (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 08/11/2006 tarihli, 2006/2-687 E. 200/705 K. Sayılı içtihadı). Davacının nüfusa kayıtlı olduğu Zara’da ikamet ettiğine ilişkin bir delil bulunmadığı gibi aksine Zara’da talimat yoluyla yapılan haciz işleminde davalının burada ikamet etmediği tutanak altına alınmıştır. Nüfusa kayıtlı olunan yer, yerleşim yerine karine olarak kabul edilemeyeceği gibi davalının yerleşim yerinin ve mutad meskenin Zara’da olduğuna dair bir delil de bulunmamaktadır. Bu durumda davalının icra dairesinin yetkisine itirazında gösterdiği Zara İcra Dairesi’nin yetkili olmadığı, yetki itirazında icra dairesini doğru olarak göstermediği, bu nedenle geçerli bir yetki itirazından söz edilemeyeceği anlaşıldığından işin esasına girilmesi gerekirken, icra dairesinin yetkili olmaması nedeniyle davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin istinaf başvurusu yerinde görülmekle başvurusunun kabulü ile hükmün kaldırılmasına; davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08/09/2022 Tarih 2020/372 Esas – 2022/766 Karar sayılı hükmün HMK.’nın 353(1)a-4 gereği KALDIRILMASINA; “Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE” Davacı tarafından yatırılan 80,70-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 11/05/2023