Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2023/611 E. 2023/479 K. 04.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/611
KARAR NO: 2023/479
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİH: 17/01/2023 (D.İş Karar)
NUMARASI : 2022/356 D.İş – 2023/15 Karar
TALEP: İhtiyati Hacze İtiraz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 04/04/2023
17/01/2023 tarihli D.İş kararın ihtiyati hacze itiraz eden vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP: İhtiyati haciz talep eden vekili; borçlu … ile alacaklı müvekkili firma arasında ticari ilişki bulunduğunu, müvekkili tarafından borçlu aleyhine birçok fatura düzenlendiğini ve davalının faturalara itiraz etmediğini, müvekkili tarafından …’e 27.03.2022 tarihli, 412.474,92-TL bedelli, 27.03.2022 tarihli, 448.595,94-TL bedelli, 27.03.2022 tarihli, 418.428,91-TL bedelli, 27.03.2022 tarihli, 378.237,45-TL bedelli e-arşiv faturalarının keşide edildiğini, ayrıca alacaklı müvekkili ile borçlu … arasında imzalanan mutabakata göre müvekkilinin …’den 1.657.737,22-TL alacaklı olduğunu, daha önce 250.000-TL yönünden Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/331 D. İş sayılı dosyası ile ihtiyati haciz kararı verildiğini, borçlunun mal kaçırdığına ilişkin kuvvetli şüpheler mevcut olması nedeniyle 500.000-TL alacak yönünden de ihtiyati haciz taleplerinin olduğunu belirterek borçlunun menkul ve gayrimenkul malları ile 3. şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir.
D.İŞ KARAR: Mahkemece, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacağın muaccel olmasının, rehinle temin edilmemesinin ve alacaklının alacaklı olduğunu yaklaşık olarak ispat etmesinin zorunlu olduğu, somut talepte de söz konusu hususların yaklaşık olarak ispat edildiği, borçlu tarafından savunulan mutabakat metnindeki imza inkarı ve faturalardaki imza inkarının ise ancak esas davada irdelenmesi gereken hususlar olup, ihtiyati haciz talebi sırasında irdelenmesinin mümkün olmadığı, bu hususun ihtiyati haciz kararına itiraz nedenleri arasında da sayılmadığı, bu sebeple borçlu vekilinin bu yöndeki savunmalarına itibar edilemeyeceği gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin kabulü ile alacaklının, 500.000-TL alacağının tahsilini sağlamak için borçlunun borcuna yetecek miktardaki menkul, gayrimenkul malları ile 3. kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran muteriz borçlu vekili; mahkemece verilen ihtiyati haciz kararının dayanağı olarak “31.10.2022 tarihli 1.657.737,22-TL bedelli mutabakat aslı” gösterildiğini, anılan mutabakat aslına karşı sahtelik iddialarının mevcut olduğunu, dosyaya sunulu belgeler ve yapılan işlemlere ilişkin Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na 2022/14186 Soruşturma numaralı müracaatlarının bulunduğunu, yaklaşık ispat kuralı gereğince, mevcut delillerle mahkemenin takdir yetkisinde hatalı değerlendirme bulunduğunu, sunulu mutabakat belgesindeki imzaların, borçlu imzaları ile ilk bakışta dahi hiç benzeşmediğini, …’in şöför kadrosunda çalışanı olan … imzaları ile de açıkça benzeşmediğini, bu belgelerin … tarafından imzalandığı düşünülecek olsa dahi, müvekkili yanında şoför olarak çalışan bu kişinin mutabakat belgesi imzalamaya yetkisi olmadığını, alacaklı yanca sunulan imzalı faturalar üzerinde, faturanın çıktı alındığı tarih olan 23.11.2022 tarihi bulunduğunu, bu faturalar 23.11.2022’de çıktı alındığına göre imzalandığı tarih de en erken 23.11.2022 olabileceğini, bu faturalara dayanan icra takip tarihi 08.04.2022 iken, faturalara ilişkin iddia olunan mutabakat tarihi 31.10.2022 iken, mal teslim imzasının 23.11.2022 olmasının akla, mantığa, hayatın ve ticaretin olağan akışına aykırı bulunduğunu, sahtecilik olasılığının açık olduğunu, alacaklı tarafın kötü niyetli olduğunu, borçlunun mal kaçırma ihtimali iddiası ile ihtiyati haciz talebinde bulunan alacaklının, halen itirazın iptali davası açma cihetine gitmediğini, bu yaklaşımın TMK m.2. kapsamında iyi niyet kuralına aykırı olduğunu ve talebi hakkın kötüye kullanılması prensibi gereği reddedilmesi gerektiğini belirterek ihtiyati haciz kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: İİK’nın 257/1. maddesine göre, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı ihtiyati haciz talebinde bulunabilir. İİK’nın 258/1. maddesinin 2. cümlesine göre: “İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacaklı, alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek delilleri göstermeye mecburdur.” Bu madde uyarınca ihtiyati haciz talep eden, İİK’nın 257/1. maddesi kapsamında bir para borcunun alacaklısı olduğunu, borcun rehinle temin edilmediğini ve vadesinin gelmiş olduğunu yaklaşık olarak mahkemeye kanaat getirecek tarzda ispat etmek durumundadır. Dolayısıyla ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için, muaccel bir para alacağının bulunması ön koşuldur. Varlığı ihtilaflı ve tespite muhtaç olan bir alacak talebi yönünden ortada muaccel veya müeccel bir bir para alacağı bulunduğu söylenemeyecektir. İhtiyati hacze itiraz ise İİK’nın 265. maddesinde düzenlenmiş olup; madde hükmüne göre “borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi hâlde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir. Mahkeme, gösterilen sebeplere hasren tetkikat yaparak itirazı kabul veya reddeder.” Somut olayda; davacı taraf davalı adına düzenlenen faturalara, cari hesap mutabakat formlarına, davalıya ait BA kayıtlarına dayalı olarak ihtiyati haciz talep etmekte olup Mahkemece faturalarda teslim alan kısmında imzası ve ismi bulunan …’ın itiraz eden borçlunun sigortalı çalışanı olduğu, faturaların karşılıklı olarak BA-BS formlarında beyan edildiği, yine talep eden alacaklının muteriz borçludan 1.657.737,22-TL alacaklı olduğuna dair mutabakat metni ibraz edildiği gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmiştir. Muteriz borçlu tarafından mutabakat metnindeki imza ile faturalardaki imza inkar edilmiş ise de bu hususların ancak esas davada irdelenmesi gereken hususlar olup, bunun yanı sıra dosyada yer alan davacı tarafından ibraz edilen dayanak belgelere göre bu aşamada yaklaşık ispat koşulunun gerçekleştiği anlaşıldığından muteriz borçlu vekilinin istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle; ihtiyati hacze itiraz eden borçlu vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati hacze itiraz eden borçlu vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına, Alacaklı tarafından yapılan 28-TL posta masrafının borçludan alınarak alacaklıya verilmesine, borçlu tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 04/04/2023