Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2023/505 E. 2023/1316 K. 11.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/505
KARAR NO: 2023/1316
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 29/09/2022
NUMARASI: 2022/250 Esas – 2022/545 Karar
DAVA: Tespit
Davanın hukuki yarar yokluğundan reddine ilişkin kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, davacının şirket ana sözleşmesi çerçevesinde 1 yıl süre ile kurucu ortaklarından olduğu davalı şirketin müdürlüğüne seçildiğini, davacı gördüğü lüzum üzerine 16.08.2013 tarihine müdürlük görevinden istifa etmiş ve şirketteki 150.000-TL hissesinin 73.500-TL’sini …’ya, 73.500-TL’sini ise …’na devrettiğini, bu devirlerin ticarit siciline tescil edildiğini ,davalı şirket nezdinde 3.000-TL hissesi kaldığını, davacının 02.03.2017 tarihinde, davalı şirketin o dönemdeki müdürlü olan … ile Beşiktaş … Noterliği’nin … yevmiye numaralı limited şirket pay devri sözleşmesi ile davalı şirkette kalan 3.000-TL hissesinin tamamını tüm hak ve borçlarıyla …’ya devrederek ortaklıktan ayrıldığını, mezkur pay devri sözleşmesi uyarınca …, sözleşmeyi davalı şirkete ibraz ederek ticaret sicili müdürlüğünde ve ilgili diğer kurumlarda kayıt ve tescil ettirmeyi sağlayacağını kabul ve beyan ettiğini ,ancak gerekli başvuruyu yapmadığından davacının halen şirket ortağı ve 3.000-TL pay sahibi olarak gözüktüğünü, davalı şirketteki hissesini devrederek ortaklıktan çıktığının tespiti ile bu hususun ticaret sicilinde tescil ve ilan ettirilmesi talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI: Mahkemece, davalı şirketin ana sözleşmesinde devri kısıtlayıcı bir hüküm ve TTK 595. maddeye aykırı bir hüküm bulunmadığı, her ne kadar pay devir sözleşmesinde devralanın bu sözleşmeyi şirkete sunup, ticaret siciline tescilini sağlamak konusunda yetkili ve sorumlu olduğu kararlaştırılmış ise de; TTK 595. Madde düzenlemesi payı devreden ortağa şirkete başvuru için sorumluluk ve görev yüklemiş olup, bunun pay devri sözleşmesi ile devir alana bırakılması şirketler hukuku açısından bir hüküm ifade etmeyeceği, davacının, şirkete başvurarak, pay devri nedeniyle ortaklıktan çıkma prosedürünü tamamlama imkanı varken mahkemeye başvurmasında hukuki menfaatinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili, verilen kararın kanuna ve işleyişe aykırı olduğunu, müvekkilinin noter kanalıyla ortaklıktan ayrıldığını, şirket müdürüne, pay devri sözleşmesi ile şirketteki payını devrettiğini, ancak davalı şirketin kanundan doğan bildirim, tescil ve ilan yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle müvekkilinin üçüncü kişilere karşı halen şirket orağı olarak gözüktüğünü, şirket bilhassa kamu borçlarından dolayı sorumlu tutulmaya devam ettiğini,müvekkilinin payını devrederek ortaklıktan ayrıldığının tespit edilerek ilgili mercilere ivedi olarak bildirilmesi, tescil ve ilan edilmesi gerektiğini, verilen kararın kaldırılarak davanın kabulünü talep etmiştir.
GEREKÇE: Davacı tarafça, limited şirket hisse devir sözleşmesi nedeniyle şirket ortaklığından ayrıldığının tespiti ve ticaret siciline tesciline karar verilmesi talebi ile işbu eldeki dava açılmıştır. 6102 sayılı TTK’nun 598. maddesinin 1. fıkrasında; esas sermaye paylarının geçişlerinin tescil edilmesi için, şirket müdürleri tarafından ticaret siciline başvurulacağı, 2. fıkrası ise; başvurunun otuz gün içinde yapılmaması halinde, ayrılan ortağın, adının bu paylarla ilgili olarak silinmesi için ticaret siciline başvurabileceği, bunun üzerine sicil müdürünün, şirkete, iktisap edenin adının bildirilmesi için süre vereceği, hükmü düzenlenmiştir. Anılan hüküm gereğince, şirket müdürü tarafından tescil yaptırılmaması halinde ayrılan ortak adının silinmesi için ticaret siciline başvurabilecektir. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin emsal nitelikteki 26/10/2015 tarih ve 2015/4058 Esas 2015/10985 Karar sayılı, 2019/330 Esas, 2019/7807 Karar sayılı 04/12/2019 tarihli, ilamlarında da “Dava, limited şirket hisse devir sözleşmesinin ticaret siciline tescili istemine ilişkindir. 6102 sayılı TTK’nın 598/2. maddesi gereğince, şirket müdürü tarafından tescil yaptırılmaması halinde ayrılan ortak adının silinmesi için ticaret siciline başvurabilir. Yasa’nın bu hükmüne göre, davacının işbu davayı açmakta hukuki yararı yoktur. Hukuki yarar dava şartı olup dava şartının bulunmaması halinde davanın usulden reddine karar verilmelidir. Mahkemece bu husus gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.” denilmiştir. Yukarıda yazılı emsal ilamlar ve anılan yasa hükmü karşısında, davacının işbu davayı açmadan evvel şirkete başvurusunu yaptığı ve ortaklar kurulu kararı alındığına ilişkin bir delil ibraz etmediği anlaşılmakla doğrudan mahkemeye başvurmasında hukuki yararı yoktur. Hukuki yarar ise dava şartı olup dava şartının bulunmaması halinde davanın usulden reddine karar verilmelidir. Hal böyle olunca mahkemece davacının dava açmakta hukuki yararının bulunmadığı gözetilerek yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya uygun olup, davacı vekilinin istinaf sebebi yerinde görülmemiştir. Tüm bu nedenlerle,hükümde isabetsizlik görülmediğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 269,85-TL istinaf karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 179,90-TL harcın mahsubu ile bakiye 89,95-TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi.11/09/2023