Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2023/457 E. 2023/368 K. 13.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/457
KARAR NO: 2023/368
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/12/2022
NUMARASI: 2022/656 Esas – 2022/1128 Karar
DAVA: Teminat Mektubunun Hükümsüzlüğünün Tesbiti -İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 13/03/2023
Davanın pasif husumet yokluğundan reddine ilişkin kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacılar vekili, bir kısım teminat mektubunun tehiri icra kararı alabilmek için icra müdürlüklerine teslim edildiğini,takibe konu ilamların kesinleştiğini, teminat mektuplarının paraya çevrilmemesi için icra borcunun nakit yatırılarak iade alındığını,teminat mektuplarının müvekkillerinin murisi …’e teslim edildiğini, murisin 24/12/2021 tarihinde vefat ettiğini, bu nedenle teminat mektuplarının bulunamadığını ve bankanın her ay komisyon kestiğini, icra dosyaları infaz edildiğinden teminat mektubuna konu riskin gerçekleşme ihtimali bulunmadığından bankanın icra müdürlüğü tarafından düzenlenmiş bir ibraname istediğini, icra müdürlüğünün bu talebi yerine getiremediğini, bu sebeple müvekkillerinin haksız olarak her ay komisyon ödediklerini, davalı banka tarafından düzenlenen Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … ayrı dosyasına sunulan 10/06/2019 tarihli 11 ayrı teminat mektuplarının iptaline karar verilmesini etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, teminat mektubuyla riski üstlenen müvekkilinin riskin doğması halinde ödemeyi garanti ettiğini, sorumluluktan kurtulabilmesi için teminat mektubunun bankaya iade edilmesi veya muhatap tarafından bankanın ibra edilmesi gerektiğini, aksi halde müvekkili bankanın tazmin yükümlülüğünün devam edeceğini, davanın müvekkiline değil temel ilişkideki teminat mektubu lehtarına karşı açılması gerektiğini, müvekkilinin husumetinin bulunmadığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI: Mahkemece, banka teminat mektupları üçüncü kişinin fiilini taahhüt mahiyetinde bulunduğundan ve zamanaşımı süresinde bankaya başvurulması halinde bankanın teminat mektubu bedelini tazmin etmesi söz konusu olacağından teminat mektubunun iptali veya hükümsüzlüğü davasının muhataba karşı açılması gerektiği, davacıların sorumlu olmamaları için, muhatabı tarafından iptali veya geri verilmesi, muhatabın bankayı ibra etmesi veya teminat mektuplarının iptalleriyle ilgili olarak kesinleşmiş yargı kararı sunması gerektiği,muhatabın bulunmadığı bir davada teminat mektuplarının hükümsüzlüğü ve iptali isteminin dinlenmesi olanaklı olmadığı, Yargıtay 11. HDnin 2016/5845 Esas sayılı kararında da bu hususun vurgulandığı, davacıların teminat mektubunu tanzim eden bankaya karşı dava açtığından teminat mektubunun lehine düzenlendiği tarafa husumet yöneltilmeden görülmesi olanaklı olmadığından davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili, icra dosya borçlarının ödendiğini ,banka icra müdürlüğünce ibraname yazısı verilmesini şart koştuğunu, İcra Müdürlüğü’nün de resmi yazı şeklinde olmadığından dolayı ibraname veremeyeceğini belirttiğini, banka tarafından dönemsel komisyonlar kesilmeye devam edilince işbu dava açıldığını, mektupların İcra Müdürlüğünce iade edildiğine ilişkin yazıları mevcut olduğunu, bundan dolayı mektubun muhatabına karşı açılmasının mümkün olmadığını, iddia mektupların müvekkili muris elinde kaybolması nedeni ile iptaline ilişkin olduğunu, Yargıtay 11.HD’nin 2008/7767 Esas – 2010/589 sayılı kararında husumetten reddine ilişkin kararın bozulduğunu, riskin gerçekleşme ihtimalinin araştırılarak sonuca göre karar verilmesine karar verdiğini belirterek kararın kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Eldeki dava :davalı banka tarafından düzenlenmiş ,davacılar murisinin icra dosyalarında borcunu teminen verilen borcun ödenmesi nedeniyle banka açısından risk kalmadığından hükümsüzlüğünün tespiti ve iptali davasıdır. Niteliği gereği teminat mektubu hangi somut olaya ilişkin ve neyin teminatı olarak verilmiş ise ancak o sebepten kaynaklanan riskin gerçekleşmesi halinde paraya çevrilebilecektir. Dava konusu teminat mektupları davacılar murisinin icra dosyasındaki borçlarına karşılık verildiği ve dosya borçları nakit olarak ödenerek muris tarafından teslim alındığı icra müdürlükleri yazılarından anlaşılmaktadır.İcra dosyalarında ki borca karşılık verilen teminat mektubu nedeniyle muhataplara dava yöneltilmesini gerektiren bir uyuşmazlık yoktur.Muris uhdesinde bulunan ve risk kalmadığı ileri sürülen teminat mektuplarının hükümsüzlüğünün tesbitine ilişkin davada husumet doğru yöneltilmiştir.İlk derece mahkemesince atıf yapılan Yargıtay 11. HD’nin anılan kararı hasımsız açılan bir davaya ilişkin olup somut olaya uygun değildir.Ancak, risk kalmadığından hükümsüzlüğün tespiti istemi teminat mektubunun değeri kadar, nispi karar ve ilam harcı alınmasını gerektirdiğinden eksik harç ile yargılamaya devam edilerek karar verilmesi doğru görülmemiştir.Açıklanan nedenlerle; davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, kararın kaldırılmasına ,harcın tamamlanması için gerekenin yapıldıktan sonra teminat mektupları bakımından davalı banka açısından da rizikonun sona erip ermediği, riskin gerçekleşme ihtimali bulunup bulunmadığı değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 15/12/2022 Tarih 2022/656 Esas – 2022/1128 Karar sayılı hükmün HMK.’nın 353(1)a-6 gereği KALDIRILMASINA; “Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE” Davacılar tarafından yatırılan 179,90-TL peşin istinaf karar harcının iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 13/03/2023