Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2023/424 E. 2023/382 K. 16.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/424
KARAR NO: 2023/382
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 18/07/2022 (Ek Karar)
NUMARASI: 2022/955 D.İş – 2022/973 Karar
TALEP: İhtiyati Hacze İtiraz
İhtiyati hacze itirazın reddine ilişkin ek kararın ihtiyati hacze itiraz eden borçlu vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TALEP: İhtiyati haciz talep eden alacaklı vekili, müvekkili banka ile borçlu şirket arasında 4 adet genel kredi sözleşmesi akdedildiğini, muhataplardan …’ın 07/04/2017 tarihli 605.000-TL, 22/04/2020 tarihli 880.000-TL ve 18/03/2021 tarihli 3.000.000-TL tutarlı 3 adet sözleşmede, …’nun ise sadece 07/04/2017 tarihli 605.000-TL tutarlı sözleşmede müteselsil kefil olduğunu,ödeme yapılmaması üzerine Üsküdar … Noterliğince düzenlenen ihtar ile hesapların 23/05/2022 tarihi itibariyle kat edilerek,toplam 482.557,79-TL alacağın muaccel olduğunun borçlu ve kefillere ihtar edildiğini, borçluların ihtara rağmen ödeme yapmadığını ileri sürerek borca yeter miktarda menkul, gayrimenkul ile 3. Şahıslardaki alacakların üzerine teminatsız olarak ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
D.İŞ KARAR:Mahkemece, alacaklının borçlulardan alacağı olan 482.557,79-TL’nin tahsilinin ifasını temin bakımından, vaki isteği İİK.’nun 257.maddesi 1.fıkrasına uygun bulunduğundan 6741 sayılı kanunun 8. Maddesi uyarınca teminatsız olarak, borçluların taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının borca yeter miktarının İİK’da gösterilen muayyen tahditler dairesinde ihtiyaten haczine karar verilmiştir.
İTİRAZ: İhtiyati hacze itiraz eden vekili, mahkemenin yetkisiz olduğunu, borçlu müvekkilin adresinin Ankara olduğunu, Ankara Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğunu, müvekkili hakkında kat ihtarnamesi tanzim ve tebliğ edilmediğini, geçerli bir kefalet ilişkisinin oluşup oluşmadığının TBK kapsamında ayrıntılı bir incelemeyi gerektirdiğini ileri sürerek, ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
EK KARAR: Mahkemece, borçlu şirket ile ihtiyati hacze itiraz eden …’nun müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı Genel Kredi Sözleşmesi’nde bankanın ticari merkezinin bulunduğu İstanbul (Merkez) ve/veya banka şubesinin bulunduğu yer ile kredinin başka bir şubeye nakledilmesi durumunda kredinin nakledildiği şubenin bulunduğu yer yargı mercilerinin yetkili kılındığı,6102 sayılı TTK’nun 7. maddesi kapsamında yetki şartının tacir olup olmadığına bakılmaksızın müteselsil kefili bağlaması sebebiyle itiraz eden borçlunun yetki itirazı yerinde görülmemiş, diğer itirazların ise İİK 265. maddesinde sınırlı sayıda belirtilen sebeplere dayanmaması nedeniyle ihtiyati haciz kararına itirazın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati hacze itiraz eden vekili,sözleşmedeki yetki hükümlerine hem de genel yetki kurallarına aykırı olarak, yetkisiz mahkemede ihtiyati haciz kararı verildiğini, müvekkilinin gerçek kişi kefil olduğunu, yetki sözleşmesinin kendisini bağlamadığını, müvekkili hakkında kat ihtarnamesi tanzim ve tebliğ edilmediğini,geçerli bir kefalet ilişkisinin kurulup kurulmadığının incelenmediğini, alacaklı banka tarafından İstanbul Arabuluculuk Bürosu’na başvurulduğunu, yetki itirazlarının kabul edilerek Ankara Arabuluculuk Bürosu’nun yetkili olduğuna karar verildiğini, alacaklı bankanın merkezinin İstanbul değil Ankara olduğunu, icra takibine konu kredinin Üsküdar Zeynep Kamil Şubesi’nce verildiğini İstanbul Anadolu Adliyelerinin yetki alanında olduğunu, müvekkili ile diğer dosya borçlularının da İstanbul’da ikamet etmediğini, ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: Talep, genel kredi sözleşmesi, kat ihtarına dayalı verilen ihtiyati haciz kararına itiraza ilişkindir. İhtiyati hacze itiraz İİK’nın 265. maddesinde düzenlenmiş olup; Borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi hâlde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir. Mahkeme, gösterilen sebeplere hasren tetkikat yaparak itirazı kabul veya reddeder.HMK’nun 17. maddesinde; “Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır” hükmüne yer verilmiştir. İhtiyati hacze itiraz eden borçlunun müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı Genel Kredi Sözleşmesi’nin 23. Maddesi ile İstanbul Mahkeme ve İcra Müdürlükleri’nin yetkili olduğu düzenlenmiş olup, müteselsil kefiller tacir olmasalar bile TTK 7/2 gereği teselsül karinesi gereği sözleşmede ki yetki koşulu kendilerini bağlayacağından yetki itirazının yerinde olmadığı,Üsküdar …Noterliğince düzenlenen 23 Mayıs 2022 tarih … yev.nolu ihtar ile hesabın kat edildiğinin asıl borçluya bildirildiği anlaşılmakla alacağın muaccel olduğu anlaşılmakla bu yönlere ilişkin istinaf nedeni yerinde bulunmamıştır. Diğer itirazlar ise İİK 265. Maddesinde belirtilen itiraz sebeplerinden olmayan itirazların incelenmesi mümkün olmadığından ihtiyati haciz kararına itirazın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur.İstinaf sebepleri yerinde görülmeyen ihtiyati hacze itiraz eden vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati hacze itiraz eden … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına,Alacaklı tarafından yapılan 47-TL istinaf yargı giderinin, …’ndan alınarak alacaklıya verilmesine,itiraz eden … tarafından yapılan istinaf yargı giderinin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 16/03/2023