Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2023/403 E. 2023/282 K. 24.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/403
KARAR NO: 2023/282
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 11/01/2023 (Ara Karar)
NUMARASI: 2022/860 Esas
TALEP: İhtiyati Tedbir
İhtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin 11/01/2023 tarihli ara kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP: Davacı vekili, müvekkilinin davalıya olan borcunun tahsili amacıyla müvekkil aleyhine İstanbul … İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasından başlatılan icra takibinde icra takibine konu edilen çeklere karşılık müvekkilinin davalıya haricen ödeme yapıldığı ,davalı tarafından davacı müvekkiline ibraname verildiği halde davalının icra takibine devam ettiğini, söz konusu icra takibinin ihtiyaten teminatsız olarak durdurulmasını; mahkeme aksi kanaatte ise belirlenecek teminat bedeli karşılığında durdurulması yolunda ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARI: Mahkemece, çekin kayıtsız şartsız ödeme aracı olduğu, davacının çek bedelinin ödendiğine dair yaklaşık ispata yarar belge sunmadığı, dava dilekçesi ekinde sunulan belgede davaya konu çeklere ilişkin hiçbir bilginin bulunmadığı bu itibarla yaklaşık ispat şartının yerine getirilmediği anlaşılmakla icra dosyasına yapılan ödemenin alacaklıya ödenmemesine ilişkin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili, söz konusu çeklerin icra takibine konu edildiğini, müvekkilinin ekonomik olarak kötü durumda olmasına rağmen iyi niyetli olarak ödeme yapmaya çalıştığını, müvekkilinin bu çek bedellerine ilişkin olarak haricen ödeme yapması konusunda taraflar karşılıklı olarak anlaştığını, davalı alacaklı tarafından müvekkiline çek bedellerinin ödendiğine dair el yazısı ile yazılıp imza edilmiş belge verildiğini, müvekkilinin dava tarihinden sonra alacaklıya vermiş olduğu başka bir çek bulunmadığını, alacaklı tarafından başka bir çek veya borcun varlığı iddia edilirse bunun ispatından alacaklının sorumlu olduğunu, müvekkilinin yargılama sürecinde mağduriyet yaşamaması adına ihtiyati tedbir taleplerinin kabulüne karar verilmesi gerektiğini, bu nedenle kararın kaldırılarak, söz konusu icra takibinin ihtiyaten teminatsız olarak durdurulmasını; mahkeme aksi kanaatte ise belirlenecek teminat bedeli karşılığında durdurulmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava;kambiyo senedi nedeniyle davalı tarafından başlatılan icra takibinde tarafların anlaşarak icra takibine konu borcu ödediği halde icra takibine davalı tarafından devam edildiği ,davalıya borç bulunmadığı ileri sürülerek icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasına ilişkindir. İİK 72/3.maddesi “İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak,… göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir.” Somut olayda davacı vekilinin talebi icra takibinin durdurulmasına ilişkindir. İİK 72/3 maddesi uyarınca icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında teminatlı veya teminatsız takibin durdurulmasına karar verilemez. Açıklanan nedenlerle; icra takibinin durdurulması yasal engel nedeniyle mümkün olmadığı gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmek gerekirken ,yaklaşık ispat olmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmesi doğru değil ise de ;sonucu itibariyle davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Bu itibarla ihtiyati tedbir talep eden davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 24/02/2023