Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2023/351 E. 2023/482 K. 04.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/351
KARAR NO: 2023/482
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 14/11/2022 (Ara Karar)
NUMARASI: 2022/1006 Esas
TALEP: İhtiyati Tedbir
İhtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin 14/11/2022 tarihli ara kararın ihtiyati tedbir talep eden davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP: İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili; müvekkili şirketin dava dışı … Dış Tic. A.Ş.’den mal alımına ilişkin proforma fatura düzenlediği sırada MERSİS sisteminden kaynaklanan bir sorun nedeniyle … şirketinin bilgilerinin girilmesine rağmen konuyla alakası olmayan davalıya ait … unvanının çıktığını, müvekkilinin tüm bilgileri doğru girmesine rağmen şirketin isim bilgisinin proforma faturada yanlış girildiğini, buna istinaden aralarında hiç bir bağ bulunmayan … ismi üzerinden banka hesabına Swift aracılığıyla sehven 35.430-USD para gönderildiğini, müvekkili tarafından karşı tarafla görüşmeler yapıldığını, davalı tarafın Nijerya’lı şahıslar tarafından dolandırıldığını ve yapılan ödemelerin de bu hususa ilişkin olduğunu iddia ederek sehven yapılan ödemenin iadesini gerçekleştirmediğini, ancak müvekkilinin Nijerya’lı kimselerle ilişkisi bulunmadığını, ödemenin sehven yapıldığını, davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalının haksız ve kötüniyetli olarak takibe itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali istemiyle açtığı davada davalının hesabına ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARI: Mahkemece; davacının haklılığını yaklaşık olarak ispat edemediği, davanın niteliği gereği konunun yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili; müvekkili tarafından davalı tarafa ödenen tutarın hiçbir hukuki gerekçesi bulunmadığını, davalı taraftan ödenen tutarın iadesi talep edildiğini, ancak davalı tarafın Nijerya’lı şahıslar tarafından dolandırıldığını, bu iddianın soyut olduğunu, sehven kendilerine ödenen parayı geri ödememek adına hareket ettiklerini, verilen kararın Yargıtay içtihatlarına aykırı olduğunu, davalı tarafın dava sonucu yükümlü olacakları ödemelerin tahsilini imkansız kılmak amacıyla birçok farklı yola başvurabileceğini, bu sebeple dahi taleplerinin kabulü gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: Talep, davacı tarafından sehven davalı hesabına yatırılan tutarın iadesine dayalı, davalı alacaklarının üzerine ihtiyati tedbir konulması istemine ilişkindir. HMK’nın 389. maddesi uyarınca, “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme sebebiyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. “şeklindedir. Aynı yasanın 390/3 maddesi,”Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkca belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır” düzenlemesini içermektedir. Diğer taraftan; HMK.nun 389 maddesinin açık hükmü gereği ihtiyati tedbire ancak davalı borçlunun uyuşmazlık konusu olan mal varlığı değerleri bakımından karar verilebilir. Para alacağı talepli davalarda ise koşulları varsa İİK hükümlerine göre ihtiyati haciz kararı verilebilir. Somut olayda davacı, davalıya sehven gönderildiğini iddia ettiği bedelin tahsilini talep etmektedir. Bahsi geçen proforma faturada davalının da ismi yer almakta olup havale yoluyla gönderilen paranın borcun tasfiyesi için değil sehven gönderildiği hususunda dosyadaki delillere göre yargılamanın bulunduğu aşama itibariyle henüz yaklaşık ispatın sağlanmadığı gibi konusu para alacağı olan davalarda ihtiyati tedbir kararı verilmesi imkanı bulunmadığı, yargılama sürecinde değişen duruma göre yeniden talepte bulunulması da mümkün olduğu dikkate alındığında mahkemece bu aşamada ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf nedenleri yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 179,90-TL istinaf karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 80,70-TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20-TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 04/04/2023