Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2023/286 E. 2023/200 K. 09.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/286
KARAR NO: 2023/200
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/12/2022
NUMARASI: 2021/610 Esas 2022/890 Karar
DAVA: Şirketin İhyası
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 09/02/2023
Davanın kabulüne ilişkin kararın davalı tasfiye memuru vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili dilekçesinde ; Müvekkilinin, … Ltd. Şti. ile SGK’yı hasım göstererek İstanbul Anadolu 29. İş Mahkemesi’nin 2017/702 esas sayılı dosyası ile sosyal güvenlik hukuku ile ilgili hizmet tespit davası açtığını, ancak … Ltd. Şti.’in ticaret sicilden resen terkin edildiğini yargılama esnasında öğrendiklerini, söz konusu davada taraf teşkilinin sağlanması açısından taraflarına süre verildiğini, bu nedenle davalarının kabulü ile dava dışı … Ltd. Şti’nin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: 1-Davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü vekili; müvekkilinin 6102 Sayılı TTK m. 32 ve Ticaret Sicili Yönetmeliği m. 34 hükmü çerçevesinde işlem yaptığını, tasfiye sürecinde yetki ve sorumluluğun tasfiye memurunda olduğunu, tasfiye memurunun kusurundan dolayı müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını, müvekkilinin yasal hasım konumunda olduğunu belirterek, davanın reddine, müvekkili aleyhine yargı gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesine karar verilmesini talep etmiştir. 2-Davalı … vekili; davanın 5 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde açılmadığını, davacının bu davadaki taleplerinin haksız ve mesnetsiz olduğunu, müvekkilinin tasfiye memuru olduğu dava dışı şirketin 23.12.2014 tarihinde ticaret sicilinde terkin edildiğini, söz konusu şirketin ticaret sicil gazetesinden silinmesi ile tüzel kişiliğinin sona erdiğini, dolayısıyla hem dava dışı şirketin hem de müvekkilinin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, tasfiye işlemlerinin usul ve hukuka uygun olarak yapıldığını, tüm alacaklılarında usul ve yasaya uygun olarak tasfiye işlemlerine çağrıldığını, ek tasfiyeyi gerektirecek bir husus söz konusu olmadığını, davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, şirketin ihyasında davacının hukuki menfaatinin bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile, TTK’nun 547. maddesi gereğince İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … ticaret sicil numarasına kayıtlı dava dışı … Ltd. Şti.’nin İstanbul Anadolu 29. İş Mahkemesi’nin 2017/702 esas sayılı dosyasındaki işlemlerle sınırlı olmak üzere ihyasına, şirketin ticaret siciline tescil ve kararının özetinin Ticaret Sicil Gazetesi’nde ilanına, TTK’nun 547/2. Maddesi uyarınca …’ın tasfiye memuru olarak atanmasına, davalı İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün yasal hasım olması ve davalı ticaret sicil müdürlüğü ve diğer davalının işbu davanın açılmasında üzerine atfedilecek bir kusur ve ihmalinin bulunamaması karşısında, davalıların yargılama giderleriyle sorumlu tutulamayacağı benimsenerek yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı tasfiye memuru vekili; TTK 547.madde şartlarının somut olayda oluşmadığını, şirketin TTK hükümleri uyarınca tasfiye edildiğini, şirketin ticaret sicilden 23/12/2014 tarihinde terkin edildiğini, davanın Kanun’da öngörülen 5 yıllık süre içinde açılmadığını, kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava; tasfiyesi tamamlanarak sicilden terkin edilen şirketin ihyası talebine ilişkindir. TTK’nun 547. maddesinde “Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurlarının, yönetim kurulu üyelerinin, pay sahibi veya alacaklıların, şirket merkezinin bulunduğu yerde ki asliye ticaret mahkemesinden bu ek işlemler tamamlanıncaya kadar şirketin yeniden tescilini isteyebilecekleri, mahkemenin istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse ek tasfiye için yeniden tesciline ve bu işlemleri yapmaları için tasfiye memuru atayacağı düzenlenmiştir. Şirketin tasfiye işlemlerinin eksiksiz ve tam olarak yapılması halinde tüzel kişiliğin sona ermesinden söz edilecektir. Dosya arasına celbedilen ticaret sicil kaydının incelenmesinde şirketin tasfiyesinin sona erdiği 23/12/2014 tarihinde tescil edildiğinden sicil kaydının terkin edildiği, Tasfiye Halinde … Sis. Ltd. Şti.’nin İstanbul Anadolu 29. İş Mahkemesinin 2017/702 esas sayılı dosyasında davalı olarak bulunduğu, davacının açtığı davanın sonlandırılabilmesi için ihya talebinde hukuki yararı bulunduğu anlaşılmaktadır. Davalı vekili terkinden itibaren 5 yıllık zamanaşımı süresi içinde davanın açılmadığını ileri sürmüş ise de ; TTK nun 547.maddesinde zamanaşımı veya hak düşürücü süre öngörülmediği ,tasfiyenin tamamlanması nedeniyle sicil kaydının terkin edildiği ,bu nedenle TTK nun geçici 7.maddesindeki hak düşürücü sürenin uygulanması sözkonusu olmadığından davalı vekilinin bu noktaya ilişkin istinaf nedeni yerinde bulunmamıştır. Tüm dosya kapsamından; TTK’nın 547. maddesi gereğince ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu, davalı tasfiye memurunun tasfiyenin tam olarak yapıldığı savunmasının yerinde olmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenlerle şirket tüzel kişiliğinin ihyasına ve tasfiye memuru atanmasına karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiş,davalı tasfiye memuru vekilinin istinaf nedenleri yerinde olmadığından başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı tasfiye memuru … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına, Davalı tasfiye memuru tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-ç maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.09/02/2023