Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2023/264 E. 2023/711 K. 11.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/264
KARAR NO: 2023/711
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 14/12/2022
NUMARASI: 2022/221Esas – 2022/1183 Karar
DAVA: İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 11/05/2023
Davanın kabulüne ilişkin verilen kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; müvekkili şirket ile davalı arasında mevcut ticari ilişki kapsamında tahakkuk eden alacağın tahsili amacıyla icra takibi yaptıklarını, davalı tarafın haklı bir neden olmaksızın takibe itiraz ettiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak koşuluyla davalının haksız itirazının 12.814,76-Euro üzerinden iptaline ve müvekkili lehine %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili; taraflar arasında tekstil ürünlerinin alım satımına ilişkin ticari ilişki bulunduğu hususunun doğru olduğunu, müvekkili tarafından bir kısmı elden, bir kısmı bankadan olmak üzere yapılan ödemelerle davacı tarafın alacağının tamamının ödendiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; taraflar arasında mevcut ticari ilişki kapsamında tahakkuk eden ve davalı tarafın yapmış olduğu ödemelerin mahsubundan sonra davacı tarafın bilirkişi raporunda ayrıntılı olarak belirtildiği üzere taleple bağlı kalınarak 120.000-Euro alacağının bulunduğu, davalı tarafın ihtara rağmen ticari defterlerini ibraz etmediği, bu bağlamda HMK’nın 222. maddesi gereğince usulüne uygun tutulan ticari defterlere göre davacı tarafın alacağını ispatladığı gerekçesiyle davalı tarafın icra takibine yönelik haksız itirazının iptaline, takibin 120.000-Euro asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %5’i geçmemek üzere 3095 Sayılı Kanunun 4/a maddesi gereğince faiz uygulanmasına, hükmedilen alacağın TL karşılığının %20’si üzerinden hesaplanan 251.832-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde; bilirkişi raporunun eksik ve hatalı olduğunu, taraflar arasında ticari ilişkinin gerçekleştiğine dair bir tespit yapılmadığını, raporda esas alınan belgelere dayalı olarak müvekkilinin borçlandırılmasının mümkün olmadığını, ticari defterlerin delil niteliğinin ancak her iki tarafın da tacir olması halinde söz konusu olabileceğini, müvekkilinin tacir olup olmadığına ilişkin bir araştırma yapılmadığını, yargılama sırasında tanıklarının da dinlenmediğini, müvekkilinin, davacının alacağını dayandırdığı sözleşmeyi yapmadığını, böyle bir sözleşmenin varlığının mahkemece araştırılmadığını, bilirkişi raporunda alacağın bu sözleşmeden kaynaklanıp kaynaklanmadığı hususunda bir değerlendirme yapılmadığını, tek taraflı olarak düzenlenen raporlara dayalı olarak karar verilemeyeceğini, davacının gerçekten alacaklı olması durumunda 10 yıl gibi bir süre beklemeyeceğini, davacının toplu olarak talep ettiği miktarın peyder pey davacıya ödendiğini, davacının mal teslimine dayalı hiç bir delilinin bulunmadığını, bunun dışında yemin delilinin kullandırılmadığını ve isticvaba başvurulmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, icra takibine yapılan itiraz üzerine İİK 67 maddesine göre açılan itirazın iptali davasıdır. Davacı tarafından davalı aleyhine Büyükçekmece … İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyası ile 09/02/2012 tarihli sözleşmeden kaynaklı toplam 120.000-Euro asıl alacak üzerinden ilamsız icra takibi başlatılmış olup, davalı tarafın süresinde sunduğu itiraz dilekçesi ile icra takibi durmuştur. Davacı dava dilekçesi ile 200.000-TL (12.814,76-Euro) üzerinden itiraz iptalini talep etmekte iken 06/10/2022 tarihli ıslah dilekçesi ile itirazın iptalini talep ettiği alacak miktarını 120.000-Euro’ya yükseltmiştir. Davalı taraf cevap dilekçesinde ve yargılama sırasındaki beyanlarında taraflar arasındaki geçmişten devam ederek gelen ticari ilişkiyi doğrulamış, ancak takibe konu edilen alacağın vadelerinde ödendiğini ve taraflar arasındaki ticari ilişkinin sona erdiğini belirterek ödemelere ilişkin belgeler sunmuştur. Mahkemece, davalının ihtara rağmen ticari defterlerini ibraz etmemesi nedeniyle HMK m.222 uyarınca delil niteliğindeki davacı defterlerine dayalı olarak davanın kabulüne karar verilmiştir.Davalı vekilinin 14/12/2022 tarihinde istifa ettiği, 23/12/2022 tarihinde ise davalı tarafından azil dilekçesi sunulduğu, ancak azil ve istifa dilekçelerinin karşılıklı olarak tebliğ edilmediği anlaşıldığından istinaf dilekçesinin sunulduğu tarih itibariyle davalı vekilinin davada vekil sıfatının devam ettiği tespit edilerek davalı vekilinin ileri sürdüğü istinaf nedenlerinin incelenmesine geçilmiştir.İtirazın iptali davası, icra takibine sıkı sıkıya bağlı; itiraz üzerine duran icra takibinin devam edebilmesini sağlayan ve takip hukuku içinde olmakla birlikte, maddi hukuk ilişkisinin incelenerek uyuşmazlığı kesin hükümle sonuçlandıran bir davadır. Davanın takibe bağlılığı alacağın miktarı bakımından söz konusu olduğu gibi alacağın kaynağı bakımından da geçerlidir. İtirazın iptali davalarında takipte dayanılmayan bir belgeye dayanılması mümkün değildir. Somut olayda icra takibinde davacı alacağının dayanağı olarak davalının da imzasını taşıyan 09/02/2012 tarihli sözleşme gösterilmiştir. Bahsi geçen sözleşmede davalı, davacıya olan 120.000-Euro tutarlı borcunu yine sözleşmede belirtilen vade tarihlerinde ödemeyi taahhüt etmiştir. Buna karşılık davalı ise borcun ödenerek taraflar arasındaki ticari ilişkinin sona erdiğini belirterek bu miktarı da aşacak şekilde toplamda 168.440-Euro ödeme belgesi sunmuş olup davacının ticari defterlerinde davalının ödemesinin 373.281,36-Euro olduğu tespit edilmiştir. Ancak taraflar arasındaki ticari ilişkinin 09/02/2012 tarihli sözleşmeyi kapsadığı gibi bahsi geçen sözleşmeden sonra da devam ettiği her iki tarafın kabulündedir. Dolayısıyla davalı tarafça yapılan ödemelerin taraflar arasındaki ticari ilişkinin bütünü dikkate alınarak değerlendirilmesi gerektiğinden takip talebinde alacağın dayanağı olarak 09/02/2012 tarihli sözleşmenin gösterilmiş olması bu dava bakımından bir sonuç doğurmayacaktır. Mahkemece davalının ticari defterlerini ibraz etmemesi nedeniyle davacının ticari defterlerine dayalı olarak davanın kabulüne karar verilmiş ise de davacının alacağının dayanağı olarak fatura vb. belge ibraz etmemiştir. Davacının ticari defterlerinde kendi lehine olan alacak kayıtları, mal teslimini yansıtan fatura vb. bir belgeye dayalı olarak tutulmamış, dayanak kayıtları sunulmamıştır. Bu nedenle HMK m.222 uyarınca davalının defterlerini ibraz etmemesi davacının defterlerine dayalı olarak karar verilmesini gerektirmemektedir. Davacının defterlerinde kayıtlı bulunan ödemeler davacıyı bağlamakta ise de davalının aleyhindeki olup da dayanağı ibraz edilmeyen kayıtlar davalı açısından bağlayıcı değildir. Diğer yandan, davacı tarafından davalı ile aralarında gerçekleşen Whatsapp yazışmaları sunulmuştur. Davalı ise gerek banka havalesi gerekse elden ödemelere ilişkin ödeme belgeleri ibraz etmiştir. Bu durumda taraflar arasında mesajlaşma kayıtları ile davalının ödemeleri incelenmek suretiyle davacının davalıdan alacağının bulunup bulunmadığı araştırılıp, davalının süresinde yemin deliline dayandığı da nazara alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır.Açıklanan nedenlerle; davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile hükmün HMK’nın 353(1)a-6 maddesi uyarınca kaldırılarak, davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne; Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 14/12/2022 tarih 2022/221 Esas 2022/1183 Karar sayılı kararın HMK’nın 353(1)a-6 gereği KALDIRILMASINA; “Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE” Davalı tarafından yatırılan 37.246,02-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 11/05/2023