Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2023/2241 E. 2023/1891 K. 07.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/2241
KARAR NO: 2023/1891
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 25/10/2022
NUMARASI: 2022/714 Esas – 2022/860 Karar
DAVA: Kayyımlık (Ticari Şirkete Kayyım Atanması)
Davanın usulden reddine ilişkin kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği düşünüldü;
DAVA:Davacı vekili, davalı şirketlerin tek ortağı muris …’ün vefatı sonrasında şirketlerin organsız kaldığını,mirasın … ve kardeşi …’e kaldığını ancak ortakların birlikte hareket ederek bir karara varamadıklarını, 29.12.2021’de İstanbul 4. ATM’de 2021/856 Esas sayılı dosyası ile genel kurulların yapılarak yönetim kurallarının seçilmesi, tek ortaklı yapıdan çıkıldığının ticaret sicillinde tescili ve mirasçıların pay defterlerine işlenmesinin sağlanması için kayyım atandığını, ancak yine de bir sonuca varılamadığını, olağanüstü genel kurul toplantılarının 17.06.2022’de; sıralı takip eden saatlerde yapıldığını,çağrı izni alan müvekkili … tarafından hazirun cetvelleri hazırlanarak gündemin görüşülmesine geçildiğini, ancak hiç bir karar alınamadığını, pay sahipleri iki kardeş arasındaki husumetin sürekli hale geldiğini, ortaklar arası ihtilaflar giderilene kadar şirkete yönetim ve temsil kayyımı atanması gerektiğini belirterek, TMK m.427 gereği davalı şirketlere … veya …’ün yönetim ve temsil kayyımı olarak atanmasını, işin aciliyeti gözetilerek, abonelik sözleşmeleri, icra ve dava süreçleri avukat görevlendirme gereği, alacak tahsil gerekleri, SSK ve vergi gibi kamusal yükümlülükler ve benzeri bakımından, sınırlı yetkilerle de olsa tensip ile birlikte tedbiren yönetim ve temsil kayyımı konusunda atama yapılmasını ve görev kapsamının geniş yetkilerle donatılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVA: Davalı şirketler davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI: Mahkemece, 4721 sayılı TMK’nın 427/4. maddesinde, bir tüzel kişinin gerekli organlardan yoksun kalmış ve yönetimi başka yoldan sağlanamamışsa yönetim kayyımı atanacağı hususu düzenlenmiş olmakla birlikte İstanbul 4. ATM’ nin 2021/856 Esas ve 2022/235 Karar sayılı dosyasında verilen karar sonucu yapılan genel kurulda hiçbir karar alınamadığı, 6102 sayılı TTK nın 530. maddesi, anonim şirketlerin sona erme ve tasfiyesine ilişkin özel bir hüküm olup bir şirketin uzun zamandan beri kanunen gerekli organları mevcut değilse veya genel kurul toplanamıyorsa, pay sahipleri, şirketin alacaklıları veya Gümrük ve Ticaret Bakanlığının istemi üzerine mahkeme şirketin yönetim kurulu üyelerini dinleyerek şirketin durumunu kanuna uygun hale getirmesi için bir süre verir ve bu süre içerisinde durum düzeltilmezse mahkemece şirketin feshine karar verileceğinin düzenlendiği, eldeki davanın fesih (TTK 530.m) davası olmadığı,davalı şirketlerin ilânihâye kayyım tarafından idare ve temsil edilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle, davalı şirketlere yönetim ve temsil kayyımı atanması istemli ayrı bir dava açmakta hukuki yararı bulunmadığından davacının davasının usulden reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili; şirketlerin yönetimsiz kalmasının, genel kurulla bile yönetime kavuşturulamamış olması karşısında ve savcılık ve ceza dosyasıyla sabit olduğu üzere şirketlere ait mal varlığının suç işleme alanı haline geldiğini, suça alet edildiği gözetildiğinde kamu düzeni gereği şirketlere kayyım atanması gerektiğini, yönetimin devam ettiği süreçte yüksek maddi getirisi olan davalı şirketlerin tasfiyesi gerek müvekkili gerekse diğer mirasçıyı telafisi imkansız zarara uğratacağını belirterek, kararın kaldırılarak istinaf mahkemesince yargılamaya devam ile gerekli tedbirlerin alınması sureti ile davalı şirketlere kayyum atanmasına karar verilmesini, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, anonim şirketlerde tek pay sahibinin vefatından sonra eşit miras payına sahip mirasçıların karar alamaması, yönetim organından yoksun kalınması gerekçesine dayalı anonim şirketlere yönetim ve temsil kayyımı atanması istemine ilişkindir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda, anonim şirketin münfesih olma durumlarının ortaya çıkması halleri dahil şirkete yönetim kayyımı atanmasına ilişkin herhangi bir düzenleme yoktur.Şirket yönetiminin oluşturulması amacıyla başvurulan İstanbul 4.ATM nin 2021/856 Esas ve 2022/235 Karar sayılı dosyasında davacıya genel kurulu toplantıya çağırma yetkisi verilmesi üzerine genel kurul toplanmış ise de paydaş iki kardeşin hiç bir konuda karar alamadığı, toplantıda divan başkanının dahi seçilemediği tutanaklardan anlaşılmaktadır. TMK’nın 427/4 maddesi gereği organ boşluğu bulunması halinde ticaret şirketlerinde kayyım atanması mümkündür. Kayyım, kayyımın atanmasına yol açan durumlarla sınırlı yetkilidir. Eğer kayyım atanması belli bir işin görülmesi için istenirse, yetki, görev ve süre de bu işe göre belirlenir. Eğer organ yokluğu nedeniyle atanırsa, kayyımın görevi bu organın seçimini sağlamak olmalıdır. Yoksa kayyım organın yerine geçecek şekilde atanamaz. Örneğin, yönetim kurulu, genel kurul toplantıya çağrılamadığı için seçilemiyorsa, kayyım genel kurulu toplamak ve yönetim kurulu seçimini gerçekleştirmek üzere yetkilendirilir. Yoksa kayyım yönetim kurulu yerine geçemez. Eğer kayyım genel kurulun toplanmasını da sağlayamazsa bu durum zaten TTK’nın 530. madde çerçevesinde bir fesih nedenidir ve kayyımın görevi de yukarıda belirtildiği gibi bu çerçevede belirlenir. Somut olayda; yönetim organı oluşturmak üzere genel kurulu toplantıya çağrı istemiyle başvuruda bulunduğu ve şirket genel kurulunun karar alamadığı anlaşılmaktadır. Bu noktada; şirketlerin organsız kaldığı bir gerçek ise de TTK’nın 530. maddeye başvurulmadan yönetim kayyımı atanması talebi kayyımlık görevinin geçici süre ile atanması gerekmesi ve ancak sınırlı yetki ile atanabileceği, yönetim kurulunun yerine kayyım atanamayacağı, TTK’nın 530. maddesinde organ boşluğu halinin fesih sebebi olarak düzenlendiği göz önüne alınarak kayyım atanması talebinin reddine karar verilmesinde isabetsizlik görülmemiştir. (Yargıtay 11.HD’nin 2007/15194 esas, 2009/4144 karar sayılı 06.04.2009 tarihli ilamı aynı yöndedir.)Açıklanan nedenlerle, istinaf sebepleri yerinde olmayan davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına, Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 07/12/2023