Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2023/1958 E. 2023/1498 K. 05.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1958
KARAR NO: 2023/1498
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 19/07/2023 (Ara Karar)
NUMARASI: 2022/772 Esas
TALEP: İhtiyati Tedbir
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 05/10/2023
İhtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararın ihtiyati tedbir talep eden davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP: İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili; müvekkilinin kendine ait olan fikir için sponsor aradığından davalı ile tanıştırıldığı, davalı ile birlikte bu ödeme yöntemini hayata geçirmek için %25 hissesi müvekkilde olacak şekilde … A.Ş’yi kurdukları, işler ilerledikten ve müvekkil tarafından … ödeme sistemi geliştirdikten sonra davalının tehdit ve baskı sonucu para vermeden önce müvekkile ait %17 hisseyi yine ölüm tehdidi ile imzalanan Noterlik sözleşmesi ile %8 hisseyi gasp ettiğini,olaya ilişkin kamera görüntülerinin sunulacağını,soruşturmanın Adana C.Başsavcılığının 2021/42399 VE 2021/75464 sor. sayılı dosyaları ile devam ettiğini, TBK Madde 37. Gereğince ikrah nedeniyle hisse devirlerinin iptali gerektiğini ,Noterlik Kanunu 83.Madde ile Noterlerin , noterlik işlemlerini dairelerinde yapacakları hükmünü haiz olup,dışarıda işlem yapılmasının istisnalar dışında yasaklandığını ileri sürerek Hisse devirlerinin ikrah ve butlanla sakat olması sebebiyle iptaline müvekkilin hissesinin kuruluşundaki gibi %25 hissedar sayılmasına,devir edilen %25 hissenin 3. kişilere devrinin önlenmesi için teminatsız ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
ARA KARAR: Mahkemece, davacı vekilinin teminatsız ihtiyati tedbir talebine ilişkin olarak yaklaşık ispat şartlarının gerçekleşmediği ve talep konusunun yargılamayı gerektirdiğini, dava konusu şirketin %25 hissesinin bu aşamadaki ekonomik değeri dikkate alındığında 3. kişilere devir ve temlikinin önlenmesine karar verilmesinin hakkaniyete uygun olmayacağını, koşulları oluşmayan ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili; işbu dava neticesinde müvekkilinin hakkının elde edememesine neden olabileceğini,mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme sebebiyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi halinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceğini,davalı şirketin 28 eylül 2022 tarihinde kuruluş izni verilen … Bank AŞ ünvanlı şirketin büyük hissedarı olduğunu, iadesi istenilen %25 hisseler için teminatsız tedbir kararı talep ettiklerini, davalı şirketin kuruluş amacı, müvekkili tarafından geliştirilen çok değerli bir fikre dayandığını, bu patent ise hala davalı şirkette olduğunu,davalı şirketteki %25 hisse ile müvekkili, emek verip geliştirdiği patentine de davalı şirket kuruluş aşamasındaki haliyle tekrar sahip olacağını, iadesini talep ettikleri hisselerin dava süresince korunmasının önem arz ettiğini, davalı şirketteki ilk hisse devrindeki %17 hisse ile ikinci hisse devrindeki %8 hisse olmak üzere toplamda %25 hisse için dava sonucuna kadar 3. kişilere devir ve temlikinin önlenmesi için teminatsız ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Talep, davacı tarafından anonim şirket hisse devir sözleşmelerinin ikrah nedeniyle hükümsüz olduğu ileri sürülerek davalı … A.Ş.’nin dava süresince ilk devriolunan %17 hisse ile ikinci devirdeki %8 hisse olmak üzere toplamda %25 hissenin işbu dava sonucuna kadar 3. kişilere devir ve temlikinin önlenmesi için teminatsız ihtiyati tedbir konulmasına ilişkindir. HMK nın 390/3 maddesi, ”Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.” hükmünü haizdir. Adana C.Başsavcılığının Soruşturma No: 2021/42399 Karar No: 2022/46435 14.11.2021 tarihli KYOK ile “Müşteki beyanı, müştekinin dosya arasına sunmuş olduğu video kayıtları ve evraklar üzerinde yaptırılan 23/11/2021 tarihli bilirkişi raporu, şüpheli savunmaları ile tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; müştekinin kendisine baskı ve tehdit altında hisse devri sözleşmesi imzalattırıldığına dair soyut beyanı haricinde şüpheliler hakkında kamu davası açılması için yeterli şüphenin bulunmadığı”, Şüpheliler hakkında atılı suçtan kamu adına kovuşturma yapılmasına yer olmadığına” karar verildiği ,ayrıca …’un şikayeti üzerine de davacı hakkında kamu davası açıldığı anlaşılmaktadır.Adana C.Başsavcılığının 2021/13498 soruşturma sayılı evrak içeriği de dosyaya gönderilmiştir. Davalı … A.Ş.’nin %25 hissesinin iki seferde olmak üzere 2018 yılında davacı tarafından davalı …’a devir edildiği, davacı tarafından Noterde düzenlenen hisse devir sözleşmelerinin ikrah nedenine dayalı iptali talep edildiği,davaya konu hisseler üzerine ihtiyati tedbir konulması talep edilmekte ise de ;davacı tarafça sunulan ve dosyaya getirtilen evrakların incelenmesinde davanın bulunduğu aşama itibariyle yaklaşık ispatın sağlanmadığı, toplamda %25 hissenin dava sonucuna kadar 3. kişilere devir ve temlikinin önlenmesi için teminatsız ihtiyati tedbir kararı verilmesi talebinin reddine ilişkin ara kararı dosya kapsamına uygun bulunmuştur. Açıklanan nedenlerle ; davacı tarafça dava aşamasında sunulan delillerin yaklaşık ispatı sağlamadığı,ara karara yönelik istinaf nedenleri yerinde görülmediğinden ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.05/10/2023