Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2023/1901 E. 2023/1453 K. 02.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1901
KARAR NO: 2023/1453
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 27/02/2023 (Ara Karar)
NUMARASI: 2023/126 Esas
TALEP: İhtiyati Haciz
İhtiyati haciz talebinin reddine ilişkin ara kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TALEP: Davacı vekili;müvekkil hakkında İstanbul 2. ATMnin 2018/1081 Esas sayılı dosyasından 23/05/2019 tarihinde iflas kararı verildiğini, iflas işlemlerinin basit usulde İflas Müdürlüğünce yürütüldüğünü, İflas Müdürlüğünce bilirkişi marifetiyle müflis şirketin ticari defterleri incelettirildiğini, müflis şirketin iflas tarihi itibariyle ortaklardan davalı …’dan 6.368.476,36-TL tutarında alacağının olduğunun tespit edildiğini, iflas müdürlüğünce bilirkişi raporuyla sabit alacağın tahsiline yönelik icra takibi başlatılması konusunda karar alındığını, masa menfaatine uygun olarak müflis şirketin alacağının tahsili zımmında İstanbul … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı, vekil vasıtasıyla haksız ve kötü niyetli olarak takibe itirazda bulunduğunu, davalının itirazları soyut ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, müflis şirketin, davalıdan olan alacağı, ticari defterler ve her türlü delil ile sabit olduğunu, müflis şirketin fazlaya ve faize ilişkin hakları saklı kalmak üzere takip tarihi itibariyle 6.368.476,36-TL Asıl alacak ve 3.467.330,04-TL faiz alacağı bulunduğunu, davalı yan hiçbir haklı gerekçe olmaksızın ticari defterlerle sabit olan borcunu ödemediği gibi 04/12/2021 tarihinde Bulgaristan’a taşındığını, huzurdaki dava iflas masasının menfaati doğrultusunda açıldığını, alacak kaydı yaptıranlar arasında şahsi alacaklılar olduğu gibi kamu kurumlarının amme alacakları bulunduğunu, davalının, müflis şirkete olan borcunu ödemekten kaçtığının sabit olduğunu, davalı , huzurdaki dava neticesinde alınacak ilamı etkisiz hale getirmek için mal varlığı değerlerinin tamamını elden çıkarma yoluna gidebileceği endişesini yarattığını, yurt dışında yaşadığı gibi hususlar da birlikte değerlendirildiğine iflas masasının, alacağına kavuşmasının zorlaşacağı ve hatta imkansız hale geleceği izahtan vareste olduğu, tüm bu gerekçelerle İİK.257 vd.maddeleri uyarınca davalı borçluya ait taşınır, taşınmaz malları ile 3.kişilerdeki hak ve alacaklarının borca yetecek kısmının ihtiyaten haczedilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARI: Mahkemece, talebe konu alacağın varlığı ve miktarı ile muacceliyet durumunun tespiti tamamen yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati haciz talep eden davacı vekili; İstanbul …İflas Müdürlüğünün … İflas sayılı dosyasından yaptırılan bilirkişi incelemesi ile davalının yetkilisi olduğu müflis şirketten iflas etmeden önceki dönemde para aktarıldığının tespiti sonucunda takip başlatıldığını, davalının şirketten kendisine aktardığı paralar ile şirketin iflasına sebep olduğunu, alacağın varlığının İflas Müdürlüğünce yaptırılan bilirkişi raporuyla sabit olduğunu, alacağın rehinle temin edilmediğini, kararın kaldırılarak ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Talep, iflas müdürlüğünce alınan bilirkişi raporuna dayalı başlatılan takibe vaki itirazın iptali davasında ihtiyati haciz istemine ilişkindir. İİK’nın 257/1.maddesine göre, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı ihtiyati haciz talebinde bulunabilir. İİK’nın 258/1. maddesinin 2. cümlesine göre: “İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacaklı, alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek delilleri göstermeye mecburdur.” Bu madde uyarınca İhtiyati haciz talep eden, İ.İ.K’nın 257/1. maddesi kapsamında bir para borcunun alacaklısı olduğunu, borcun rehinle temin edilmediğini ve borcun vadesinin gelmiş olduğunu yaklaşık olarak mahkemeye kanaat getirecek tarzda ispat etmek durumundadır. İ.İ.K 257. maddesi hükmü uyarınca ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için muaccel bir para alacağının bulunması ön koşuldur. Varlığı ihtilaflı ve tespite muhtaç olan bir alacak talebi yönünden ortada muaccel veya müeccel bir bir para alacağı bulunduğu söylenemeyecektir. Somut olayda; davacı şirket hakkında iflas kararı verildiği, iflas müdürlüğünce; müflis şirketin iflas tarihi itibariyla davalı şirket yetkilisinden 6.368.476,36-TL tutarında alacağı olduğuna ilişkin alınan bilirkişi raporuna dayalı olarak ihtiyati haciz talep edilmişse de; iflas müdürlüğünce alınan bilirkişi raporunun davanın esası bakımından yaklaşık ispat koşulunu sağlamayıp, muaccel alacağın varlığının tesbiti yargılama neticesinde belirlenecek niteliktedir. Dosyada mevcut deliller kapsamında yaklaşık ispatın sağlanmadığının kabulü ile davanın bulunduğu aşama itibariyle davacının iddiaları yargılamayı gerektirmesi nedeniyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiş olup, açıklanan bu gerekçelerle ihtiyati haciz talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati haciz talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 269,85-TL istinaf karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 179,90-TL harcın mahsubu ile bakiye 89,95-TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 02/10/2023