Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2023/1624 E. 2023/1265 K. 01.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1624
KARAR NO: 2023/1265
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 25/05/2023 (Ara Karar)
NUMARASI: 2022/1120 Esas
TALEP: İhtiyati Tedbir
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 01/09/2023
İhtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararın ihtiyati tedbir talep eden davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP: Davacı vekili, davalı … tarafından müvekkili aleyhine icra takibi başlatıldığını, ilgili icra dosyasında, “takibe dayanak belge” olarak ileri sürülen Tahsilat Makbuzu başlıklı belgedeki imza ve yazıların müvekkiline ve yetkilisine ait olmadığını, şirkete ait imza sirkülerinin ekte sunulduğunu, davalının sahte imza ile müvekkili borçlandırarak icra takibi yaptığının anlaşıldığını, müvekkilinin davalı şahıs ile herhangi bir sözleşmede akdetmediği kendisine herhangi bir tahsilat makbuzu kesmediği ve kendisinden bir para tahsil etmediğini, müvekkil şirket yetkilisine ait gerçek imzanın, sözde tahsilat makbuzundaki imzadan çıplak gözle dahi ayrıştığı ve bunun bilirkişi incelemesiyle de kolaylıkla ortaya çıkacağını, ayrıca takibe dayanak belgeler içerisinde yer alan Satış Sözleşmesi başlıklı metindeki imza müvekkiline ait ise de, sözleşmenin karşı tarafı olarak hiç kimsenin adı, unvanı ve imzasının belgede yer almadığını, karşı taraf olarak “…” ibaresinin özel veya tüzel hukuk kişisini ifade etmediğini, karşı taraf adına atılmış bir imza da olmadığını,belgede sahtecilik suretiyle (sahte yazı ve imzalarla) icra takibi başlatıldığına dair iddialarına istinaden HMK md. 209 uyarınca teminatsız olarak icra takibinin teminatsız olarak tedbiren durdurulmasına karar verilmesini, talepleri kabul görmez ise; haksız ve kötü niyetli icra takibi nedeniyle tensiple birlikte İİK md. 72/3 uyarınca teminat mukabili dosyadaki paranın alacaklıya ödenmemesine dair tedbir kararı verilmesini, ancak öncelikli talebin icra takibinin teminatsız durdurulması yönünde olduğunu belirterek, Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı icra takibinin durdurulması için tensiple birlikte (ekli imza sirküleri de nazara alınarak) HMK md. 209 uyarınca öncelikle teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini (yahut olmazsa, İİK md. 72/3 uyarınca teminatla tedbir kararı verilmesine) talep etmiştir.
İHTİYATİ TEDBİR ARA KARARI VE SÜREÇ: Mahkemece 03.01.2023 tarihli ara kararı ile; dava menfi tespit davası olup, menfi tespit davalarında ihtiyati tedbirle ilgili İİK’nın 72. maddesinin 2 ve 3. fıkralarında özel düzenlemeler mevcut olduğu, 3. fıkrada “İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde on beşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir” hükmünün öngörüldüğü, davacının, ilamsız takibe konu tahsilat makbuzundaki imzasına itiraz ettiği,dava değeri üzerinden %15 teminat karşılığında İİK 72/3 maddesi uyarınca iş bu davanın taraflarınca sınırlı olmak üzere %15 oran üzerinden teminat yatırıldığında icra veznesine giren paranın davalıya ödenmemesine, Davalı vekilinin 10/01/2023 tarihli dilekçe ile 03.01.2023 tarihli ara kararına itirazı üzerine, 03.03.2023 tarihli ara kararı ile; icra veznesine giren paranın davalıya ödenmemesine yönelik tedbir kararı verilmiş ise de dosyaya teminat yatırılmadığı, davacı tarafın davasına dayanağı olarak takibe konu senetteki yazı ve imza inkarındaki bulunduğu gözetilerek davalı tarafın ihtiyati tedbire itirazının reddine, davacı tarafın da tedbirin teminatsız olarak verilmesi talebinin reddine, Mahkemece, davacı vekilinin 12/05/2023 tarihli dilekçesine ilişkin olarak 25.05.2023 tarihli dilekçe ile %15 teminat kapsamında ihtiyati tedbir kararı verildiği bu karara ilişkin itirazın duruşmada değerlendirildiği, dosyada yatan bir teminat olmadığı, davacı taraf HMK m.393 uyarınca tedbir uygulanmasını istemediğinden tedbir kararının kalktığı, davanın icra takibinden sonra açılan menfi tespit davası olduğu İİK m.72/3 ile HMK m.389 birlikte değerlendirildiğinden takibin durdurulmasına karar verilemeyeceği gibi satış işlemlerinin de durdurulmasına karar verilemeyeceği gerekçesiyle,davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili; Büyükçekmece … İcra Dairesi … Esas sayılı icra dosyasında satışı istenen … plakalı araç yakalanarak yeddiemine kaldırılmış ve araç hakkında bilirkişi tarafından kıymet takdiri raporu tanzim edildiği, icra dosyasında güncel borç tutarı 123.745,28-TL olarak görünmekte; anılan kıymet takdiri raporunda ise aracın bedeli 800.000-TL olarak belirlendiği, görüldüğü üzere takdir edilen araç bedeli, icra dosyası borcunun 6 katı değerde olduğu, bu haliyle satış yapılırsa müvekkilin malının elinden gideceği ve telafisi mümkün olmayan zararlar ortaya çıkacağını, müvekkilin davalıya borcu olmadığına ilişkin, işbu dosya ile menfi tespit davası açıldığını, müvekkilin anılan icra dosyasındaki dayanak belgede yer alan imza ve yazıların müvekkil şirket yetkilisine ait olup olmadığı, müvekkil şirketin davalıya karşı iddia edildiği gibi bir borcunun olup olmadığı hususu dahi henüz açıklığa kavuşmamışken sahtecilikle başlatılmış bir icra dosyasında, dosya borcunun en az 6 kat fazlası değerde olan bir aracın satışının yapılması hukuk dışı, menfaatler dengesine de aykırı olduğunu, HMK madde 209/(1)’e göre, adi bir senetteki yazı veya imza inkâr edildiğinde, bu konuda bir karar verilinceye kadar, o senedin herhangi bir işleme esas alınamayacağını,aracın satış işlemleri devam ettiğini, icra dosyasında alınan Kıymet Takdiri Raporu doğrultusunda, … plakalı aracın,teminat kabul edilerek, icra dosyasından yapılacak satışının (takibin değil, satışın) durdurulmasına ilişkin ihtiyati tedbir talebinin (İİK md. 72 hükmüne göre değil; HMK md.389 ve 209 hükümlerine göre) kabulüne ve satışın tedbiren durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Talep, icra takibi nedeniyle açılan menfi tespit davasında icra takibinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir istemine ilişkindir. İİK’nın 72/2. maddesi “borçlu icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. İcra takibinden önce açılan menfi tespit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde on beşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir.” İİK 72/3. maddesi “İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, … göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir.” Davacı vekilinin talebi icra dosyasında yapılacak araç satış işleminin durdurulmasını talep etmektedir. Ancak bu talep icra takibinin durdurulması sonucuna yol açar niteliktedir. İİK 72/3 maddesi uyarınca icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında teminatlı veya teminatsız takibin durdurulmasına karar verilemez. HMK 209. maddesindeki düzenlemenin icra takipleri nedeniyle menfi tespit davalarında uygulanmayacağı yargı uygulamasında genel olarak kabul görmüştür. Somut olayda, davanın icra takibi dayanağı belgenin sahteliğine dayandırıldığı ,davanın icra takibinden sonra açılması nedeniyle ilk derece mahkemesince İİK 72/3 maddesi gereği ihtiyati tedbir kararı verildiği, davacı tarafça teminat yatırılmadığından ihtiyati tedbir kararının hükümsüz kaldığı, satış işleminin durdurulması icra takibinin durdurulması anlamına geldiği gözetildiğinde ihtiyati tedbir talebinin yerinde olmadığı, İİK’nın 72/3 maddesi uyarınca yasal engel nedeniyle ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemeyeceği gözetilerek ihtiyati tedbir talebinin reddi yönündeki ara kararda isabetsizlik görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle, ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 269,85-TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 179,90-TL harcın mahsubu ile bakiye 89,95-TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 01/09/2023