Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1564
KARAR NO: 2023/1257
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/05/2023
NUMARASI: 2023/187 Esas – 2023/469 Karar
DAVA: Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 01/09/2023
Davanın kabulüne ilişkin kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacılar vekili, davalı şirketin 28/01/2023 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında yapılan ibra oylamasının kanunun emredici hükümlerine aykırı olarak gerçekleştirildiğini, TTK’nın 619. maddesi gereğince şirket yönetimine katılmış bulunanların müdürlerin ibralarına ilişkin kararlarda oy kullanamayacağı hükmüne aykırı olarak karar alındığını belirterek, davanın kabulü ile genel kurul kararının iptaline/yokluğuna karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, genel kurul kararının iptalinin talep edilebilmesi için anılan karara olumsuz oy verilmesi ve muhalefetin tutanağa geçirilmesi gerektiğini, muhalefet şerhinin bulunmaması nedeniyle davanın dava şartı yokluğundan reddi gerektiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI: Mahkemece, dava TTK’nın 445. maddesi gereğince açılan genel kurul kararının iptali istemine ilişkin olduğu, uyuşmazlığın genel kurulda alınan ibra edilmeme kararının kanun, ana sözleşme ve dürüstlük kuralına aykırı olup olmadığı, iptalinin gerekip gerekmediği hususlarına ilişkin olduğu, TTK’nın 436/2 maddesi “Şirket yönetim kurulu üyeleriyle yönetimde görevli imza yetkisini haiz kişiler, yönetim kurulu üyelerinin ibra edilmelerine ilişkin kararlarda kendilerine ait paylardan doğan oy haklarını kullanamaz.” hükmünü içerdiği, dolayısıyla ibranın veya ibra edilmemenin yönetici dışındaki ortakların oylarıyla karara bağlanması gerektiği, anılan yasa maddesinde düzenlenen oy kullanma yasağına aykırı davranılarak yöneticilerin ibrasına veya ibra edilmemesine ilişkin olarak alınan kararın, karar nisabı bulunmadığından yoklukla malul olduğu, bu karara karşı ortaklar muhalefet şerhi koymamış olsalar da dava açabilecekleri, 28/01/2023 tarihli genel kurul toplantısında bu kurala aykırı olarak ibra oylaması yapıldığı, karar yoklukla malul olup ortaklar tarafından konulmuş muhalefet şerhi bulunmasa dahi dava açılabilecekleri gerekçesiyle, açılan davanın kabulüne, davalı şirketin 28/01/2023 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında gündemin 3/a ve 3/b maddesinde alınan …’in ibra edilmesine ilişkin kararın yok hükmünde olduğunun tespitine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili; dava konusu 28.01.2023 tarihli genel kurul tutanağında 2 nolu madde altında finansal tablo ve bilançoların oylandığını, 3 nolu ayrı bir madde altında da yönetim kurulu üyelerinin ibrasının oylandığını, bu sebeple Yönetim Kurulu üyelerinin oydan yoksun olmadığını, oydan yoksunluk haline ilişkin düzenleme istisnai nitelikte olup istisna hükümlerinin yorum yolu ile kapsamının genişletilmesi mümkün olmadığını, TTK’nın m.436 açık olup; Yönetim Kurulu üyelerinin kendilerine ait paylardan doğan oy hakları ile sınır olduğunu, kendisi ile ilgili kararın alınmasında oy hakkından yoksun ise de diğer yönetim kurulu üyesi ile ilgili oylamaya katılabileceğini ileri sürerek kararın kaldırılarak, kararın iptali kabil bir karar olduğunun kabulü ile muhalefete ilişkin dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:TTK’nın 622 atfıyla anonim şirketlerin genel kurul kararlarının iptali ve yokluğuna ilişkin hükümler limited şirketlere de uygulanacaktır. Limited şirket ortaklık kurulu kararlarında oydan yoksunluk TTK’nın 619. maddesinde düzenlenmiştir. (1) bentte; herhangi bir şekilde şirket yönetimine katılmış bulunanlar, müdürlerin ibrası kararında oy kullanamazlar. Bu kural açık ibra değil TTK 424’e göre örtülü ibra kararlarında da uygulama alanı bulur. Ancak bilançonun onaylanması ve ibra ayrı ayrı gündem maddelerini teşkil ediyorsa bu durumda bilançonun onaylanması ibra anlamına gelmeyeceğinden, bu oylama sırasında müdürler ve ibra oylamasında oydan yasaklı diğer kişiler oy kullanabilir.İbraya ilişkin 3(1-2) nolu kararların incelenmesinde ; 46.550 ret, 65.450 olumlu oyu ile ibra kararı alınmıştır. Davacıların toplamda 46.550-adet oyları olup kalan oylar şirket müdürleri … ile …’e ait olup, 9.450 oy ise …’na aittir. Her iki şirket müdürü alınan bu kararda oy hakkından yoksun olup, davacıların oyu redde ilişkin bulunduğundan yeterli nisapla alınmış bir karar söz konusu olmayıp alınan ibra kararı geçersizdir. Kararda da davacıların muhalefet şerhi yok ise de geçersiz kararlara karşı muhalefet şerhi konulmaksızın geçersizliğin tespiti (iptali) istenebileceğinden davalı vekilinin alınan kararlarda oydan yoksunluğun söz konusu olmadığına ilişkin istinaf nedeni yerinde bulunmamıştır.Açıklanan nedenlerle; yeterli nisapla alınmayan ibra kararının yokluğunun tespitine ilişkin kararda hukuka aykırılık bulunmadığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Alınması gereken 269,85-TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 179,90-TL harcın mahsubu ile bakiye 89,95-TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,Davacılar tarafından yapılan 30-TL istinaf yargı giderinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, davalı tarafından yapılan istinaf giderlerin üzerinde bırakılmasına, Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK ‘nın 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 01/09/2023