Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2023/148 E. 2023/182 K. 06.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/148
KARAR NO: 2023/182
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 02/11/2022
NUMARASI: 2022/834 Esas 2022/1010 Karar
DAVA: Şirketin İhyası
Davanın kabulüne ilişkin kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; ihyası istenen şirkete ait iş yerinde 13.03.2007 tarihinde …’ın geçirdiği iş kazası sonucu kazalı işçiye bağlanan gelir neticesinde oluşan kurum zararının tahsili için, Bakırköy 6. İş Mahkemesi’nin 2009/431 Esas sayılı dosyasında açılan rücuen alacak davası kesinleşmiş olup,ilamı Bakırköy … İcra Dairesinin … Esas (Eski icra dosya no: … Esas) sayılı dosyası ile icraya konduğunu, ancak, ihyası istenilen şirketin sicil kaydının 6102 sayılı TTK’ nın geçici 7. maddesi uyarınca ticaret sicilinden re’sen terkin edildiğinin öğrenildiğini, Müvekkili Kurum’un terkinden önce doğan alacağı bulunduğundan bu aşamada yapılan terkinin usulsüz olduğunu,davanın 06.11.2012 tarihinde karara bağlanması ve 31.07.2013 tarihinde ilamın icraya konulması nedeniyle resen terkin tarihi olan 09.10.2014 tarihinden önce doğduğundan bahisle müvekkilinin ihyası istenen şirketten alacağı bulunması sebebi ile … İnş. San. ve Ticaret Limited Şirketi ‘nin ihyasını talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili; işlemin mevzuata ve hukuka uygun yapıldığını, davada yasal hasım olduklarını ve davanın açılmasına neden olmadıklarından aleyhlerine yargılama giderine hükmedilmemesini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEME KARARI: Mahkemece; şirketin sicil kaydının 6102 sayılı TTK.’nun geçici 7. maddesine göre 09/10/2014 tarihinde resen terkin edilmiş ise de, davacı tarafından Bakırköy 6.İş Mahkemesinin 2009/431 esas sayılı dosyası üzerinden rücuen alacak davası açıldığı, Bakırköy … İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası üzerinden icraya konulduğu, davacının işbu davayı açmakta hukuki yararının bulunduğu gerekçesiyle anılan dava dosyalarıyla sınırlı olmak kaydıyla şirketin ihyasına,tasfiye memuru atanmasına , davada davalının davanın açılmasına sebebiyet vermemesi karşısında adı geçen davalı aleyhine yargı giderine hükmedilmemesine karar gerektiği sonucuna varılmıştır.
İSTİNAF SEBEBLERİ: Davacı vekili; müvekkili kurum dosyalarından Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/423 Esas sayılı dosyasında da aynı şekilde vekalet ücretine mahkeme tarafından hükmedilmemiş olmasına rağmen istinaf yargılamasında hükmedilmesine karar verildiği ve anılan istinaf kararının Yargıtay tarafından onandığını,emsal ilamların sunulduğunu, kararın kaldırılarak müvekkil Kurum lehine vekalet ve yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etme zorunluluğumuz hasıl olmuştur.
GEREKÇE: Dava, TTK ‘nın geçici 7. maddesi gereği re’sen terkin olunan şirketin ihyası istemine ilişkin olup mahkemece davanın kabulü ile tasfiye memuru atanmıştır. 6102 Sayılı TTK’nın geçici 7. maddesinde anonim ve limited şirketlerin hangi şartlarda sicilden resen terkin edileceği düzenlenmiştir. Anılan maddenin 1. fıkrası uyarınca “01.07.2015 tarihine kadar sayılan halleri tespit edilen ya da bildirilen anonim ve limited şirketler ile kooperatiflerin tasfiyeleri, ilgili kanunlardaki tasfiye usulüne uyulmaksızın bu madde uyarınca yapılır. Madde hükmüne göre anonim şirketler, 559 Sayılı Türk Ticaret Kanununun Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına dair KHK gereğince sermayelerini öngörülen tutara çıkarmamış bulunmaları, 6102 Sayılı TTK’nın yürürlük tarihinden önce veya 01.07.2015 tarihine kadar münfesih olmaları, aralıksız son beş yıla ait olağan genel kurul toplantılarının yapılamaması, TTK’nın yürürlüğe girdiği tarihten önce tasfiye işlemlerine başlanılmış olmakla birlikte genel kurulun toplanamaması sebebiyle ara bilançoların ve kati bilançonun genel kurula tevdi edilemediği için ticaret sicilinden terkin edilememeleri sebepleriyle resen terkin edilebilirler. Anılan maddenin 4. fıkrasına göre; Ticaret sicil müdürlüklerince kapsam dâhilindeki şirket ve kooperatiflerin ticaret sicilindeki kayıtlı son adreslerine ve sicil kayıtlarına göre şirket veya kooperatifi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere bir ihtar yollanır. Yapılacak ihtar, ilan edilmek üzere Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi Müdürlüğüne aynı gün gönderilir. İlan, ihtarın ulaşmadığı durumlarda, ilan tarihinden itibaren otuzuncu günün akşamı itibarıyla, 11/2/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılmış tebligat yerine geçer. Bu şirketler tasfiye memuru bildirdikleri takdirde maddede gösterilecek usulde tasfiye edilecek olup, ihtara rağmen tasfiye memuru bildirmeyen şirketlerin unvanı ise ticaret sicilinden re’sen silinir. Hüküm davacı vekili tarafından yargı gideri ve vekalet ücreti bakımından istinaf edilmiştir. Ancak, kanunda belirtildiği üzere terkin işleminden evvel ihyası talep edilen şirkete ve şirket yetkilisi …’a ayrı ayrı ihtar gönderilmiş ise de ihtarların tebliğ edilemeden iade edildiği tebliğ sonuçlarından anlaşılmaktadır. İlan, ihtarın ulaşmadığı durumlarda, ilan tarihinden itibaren otuzuncu günün akşamı itibarıyla, 11/2/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılmış tebligat yerine geçer. Bu şirketler tasfiye memuru bildirdikleri takdirde maddede gösterilecek usulde tasfiye edilecek olup, ihtara rağmen tasfiye memuru bildirmeyen şirketlerin unvanı ise ticaret sicilinden re’sen silinir. Usulüne uygun bildirimlere rağmen tasfiye memuru bildirilmediği,sicile itiraz edilmediği anlaşılmaktadır. Davacı vekilince atıf yapılan emsal Yargıtay ilamında; terkinden evvel ihtar yapılmaması gerekçe gösterilerek davacı lehine yargı gideri ve vekalet ücretine hükmedilmiş olup, eldeki dava dosyasına uygun bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin hükme yönelik istinaf nedeni yerinde görülmemiş istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-ç maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.06/02/2023