Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2023/1156 E. 2023/951 K. 12.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1156
KARAR NO: 2023/951
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/04/2023 (Ara Karar)
NUMARASI: 2023/78 Esas
TALEP: İhtiyati Hacze İtiraz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 12/06/2023
İhtiyati hacze itirazın reddine ilişkin ara kararın davalı … vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TALEP VE SÜREÇ: İstanbul 7.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/1675 D. İş 2022/1709 Karar sayılı dosyasında ihtiyati haciz talep eden davacı vekili; 2 adet genel kredi sözleşmesinden kaynaklı 9.000.000-TL alacaklı olduğunu, borcun vadesi gelmesine rağmen ödenmediğini, borçluların mal kaçırma hazırlığı içinde olduğunu belirterek, 9.000.000-TL alacağın tahsili amacıyla borçluların taşınır ve taşınmaz malları ile 3. kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir. Alacaklı vekilinin talebi İstanbul 7.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/1675 D. İş 2022/1709 Karar sayılı 19/12/2022 tarihli kararı ile talep kabul edilerek alacak miktarı kadar ihtiyati haciz kararı verilmiştir.
İTİRAZ: İhtiyati hacze itiraz eden … vekili ; genel yetki kuralları gereğince ihtiyati haciz başvurularında yetkili mahkemenin, aleyhine ihtiyati haciz istenen tarafın ikametgahı mahkemesi olduğunu, müvekkili şirketin merkezinin “… Mah. …Sok. … Park … Kat … Blok Esenyurt olup müvekkili …’nun ikametgah adresinin ise … Mah… Sok. No:… Esenyurt/İSTANBUL’ olduğunu, yetkili mahkemenin Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemeleri olup yetki itirazında bulunduklarını, taraflar arasında Trabzon ATM 2022/193 Esas ve Bakırköy 6 ATM nin 2022/393 Esas sayılı dosyalarında derdest menfi tespit davaları mevcut olup işbu dosyalar kapsamında imza ve borca itirazları nedeni ile lehlerine verilen tedbir kararlarının mevcut olduğunu, yine Trabzon 1.İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2019/427E sayılı dosyası kapsamında görülen yargılama neticesinde alacak bedelinin 950.197,43-USD olarak düzeltilmesine karar verildiğini, dava dosyasının istinafda olduğunu, taraflar arasında alacak ilişkisinin ihtilaflı olmakla birlikte bu aşamada D.İş sayılı dosya kapsamında ihtiyatı haciz kararı verilmesinin mümkün olmayıp iş bu taleplerin esas mahkemesi tarafından değerlendirilmesi gerektiğini, dava dışı …Ltd. Şti. ile davalı banka arasında farklı dönemlerde dövize endeksli krediler kullandırıldığını, işbu kredilerde müvekkilleri … ve …Ltd. Şti.’nin müteselsil kefil konumunda yer aldıklarını, dava konusu kredilere istinaden müvekkili … adına kayıtlı olan taşınmazlar üzerinde banka lehine ipotek tesis edildiğini davacı banka tarafından dava konusu alacağın tahsili adına Trabzon İcra Dairesi’nin 2019/17113 Esas sayılı dosyası kapsamında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibe başlandığını ,taşınmazların kıymet takdirleri yapılmak üzere satış işlemlerine başlandığını ileri sürereke itirazlarının kabulü ile ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEME ARA KARARI: Mahkemece; itiraz eden borçluların müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıkları Genel Kredi Sözleşmesi’nin 3.maddesi ile İstanbul Mahkeme ve İcra Daireleri’nin yetkili olduğunun düzenlendiği, müteselsil kefillerin TTK 7/2 gereği teselsül karinesi kapsamında sözleşmede ki yetki koşulu kendilerini bağlayacağından yetki itirazının yerinde olmadığı, Samsun …Noterliğince düzenlenen 02/10/2018 tarih … yevmiye nolu ihtar ile hesabın kat edildiğinin asıl borçluya bildirildiği, alacağın muaccel olduğu, ihtiyati hacze itiraz eden borçluların esasa ilişkin itirazları yönünden dava konusu kredilere istinaden borçlular adına kayıtlı taşınmazlara ipotek tesis edildiğinden ve yapılan kıymet takdirlerine göre taşınmazların toplam değerinin kredi tutarının üzerinde olması nedeniyle ihtiyati haczin kaldırılması talep edildiği; İİK’nın 257/1. maddesi gereğince rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebileceği, aynı Yasa’nın 45. maddesi hükmüne göre, rehinle temin edilmiş bir alacağın borçlusu iflasa tabi şahıslardan olsa bile alacaklı, yalnız rehinin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapabileceği, 6098 sayılı TBK’nın 586. maddesi uyarınca da kefil, müteselsil kefil sıfatıyla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girmeyi kabul etmişse alacaklı, borçluyu takip etmeden veya taşınmaz rehnini paraya çevirmeden kefili takip edebileceği, ancak, bunun için borçlunun, ifada gecikmesi ve ihtarın sonuçsuz kalması veya açıkça ödeme güçsüzlüğü içinde olması gerektiğini, somut olay yönünden genel kredi sözleşmesine konu ipoteğin limit ipoteği olduğu ve kapak hesabına göre üst sınır ipoteği miktarı yönünden ipoteğin borcu karşılamaya yetmediği, ipotek borçlu lehine verilmiş olup kefiller lehine verilmiş bir ipotek bulunmadığı, asıl borçlu yönünden borcun ipotekle teminat altına alınması şahsi teminat olan müteselsil kefillere başvuruyu engellemediğinden müteselsil kefillerin kefalet borcunun da ayrıca ipotek kapsamında olmadığı gerekçesiyle ihtiyati hacze itiraz edenlerin ileri sürmüş oldukları itiraz sebepleri yerinde görülmediğinden itirazın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEBLERİ :İhtiyati hacze itiraz eden … vekili; müvekkilinin yetkilisi olduğu dava dışı …Ltd. Şti. ile davalı arasında farklı tarihlerde kredi sözleşmeleri akdedildiği, sözleşmelerde de müvekkil … müteselsil kefil konumunda yer aldığını, müvekkil … adına kayıtlı olan; İstanbul İli Maltepe İlçesi … Mah. … Ada, … Parselde 631 m2 arsa, … Parselde 658 m2 arsa, … Parselde 679 m2 arsa, ipotek tarihinde …Ltd Şti adına kayıtlı olan, sonrasında müvekkile devredilen İstanbul İli Esenyurt İlçesi … Mah. … Ada … Parselde kayıtlı … Blok, … Kat … Kat, … Numaralı … Katı Dükkan, … Numaralı … Katı Dükkan üzerinde banka lehine ipotek tesis edildiğini, işbu kredi sözleşmelerine istinaden ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatıldığını, takibe itirazların kabul edilerek toplam 950.197,43-USD olarak düzeltilmesine karar verildiğini, yine Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 4.Hukuk Dairesinin 2022/2383 Esas 2023/730 Karar sayılı ilamı ile ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takip başlatılıp başlatılamayacağı değerlendirilmek üzere kararın kaldırıldığını, Bakırköy 6. ATM’nin 2022/393 Esas ve Trabzon ATM’nin 2022/193 Esas sayılı dosyası kapsamında ipoteklerin fekkine ilişkin açılmış olan menfi tespit davası devam etmekte olup Trabzon ATM’nin 2022/193 Esas sayılı dosyası kapsamında verilen hali hazırda tedbir kararı bulunduğunu, kredi sözleşmelerinde kefalet kısmının müvekkilinin iradesi dışında gerçeğe aykırı ve yazısı taklit edilmek suretiyle doldurulduğunu, kefalet belgesinin geçersiz olduğunu, bu sebeple savcılığa suç duyurusunda bulunduklarını, öngörülemez seviyedeki kur artışları ve salgın hastalık sebepleriyle kredi borcunun yapılandırılması için başvuruda bulunduklarını, sözlü görüşmeler neticesinde 814.759-TL ödeme yapılmasına müteakip banka lehine tesis edilen ipotekleri fek edeceği sözünü verdiğini, 10/08/2015 tarihinde ödeme yapıldığını, müvekkilinin o dönem kredisini erken kapamasına rağmen davalı bankanın fek işlemini gerçekleştirmediğini, kat ihtarının usule ve kanuna uygun tebliğ edilmediğini, muacceliyet olgusunun oluşmadığını, yapılan tebligatların iade geldiğini, haczedilen taşınmazların değerinin 44.000.000-TL civarında iken mevcut aşkın ölçülülük sınırına aykırı bir şekilde tesis edildiğini, ihtiyati hacze itirazın kabulü ile ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı … vekili 16/05/2023 tarihli ek dilekçesiyle de; TBK’nun 583. maddesi uyarınca geçerli bir kefalet akdinden söz edebilmek için öncelikle kefalet sözleşmesinin yazılı, kefilin kendi el yazısıyla, sorumlu olduğu azami miktarı, kefalet tarihini kefalet belgesine yazmış ve belge kefil tarafından imzalanmış olması gerektiğini, eğer müteselsil kefalet meydana getirilmek isteniyorsa belgede kefilin el yazısıyla bu hususun belirtilmesi gerektiğini, belgede alacaklının kimliği belirli veya belirlenebilir olması, borçlunun kimliği kefalet senedinde mutlaka yer alması ve asıl borcun belli olması gerektiğini ileri sürerek ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için İİK’nın 257.maddesindeki şartların oluşması gerekir. İİK’nın 257/1.maddesine göre, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı… ihtiyati haciz talebinde bulunabilir.İİK’nın 258/1. maddesinin 2. cümlesine göre: “İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacaklı, alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek delilleri göstermeye mecburdur.”İhtiyati haciz talep eden, İİK’nın 257/1. Maddesi kapsamında bir para borcunun alacaklısı olduğunu, borcun rehinle temin edilmediğini ve vadenin gelmiş olduğunu yaklaşık olarak mahkemeye kanaat getirecek tarzda ispat etmek durumundadır. İhtiyati hacze itiraz İİK’nın 265. maddesinde düzenlenmiş olup, madde hükmüne göre “borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi hâlde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir. Mahkeme, gösterilen sebeplere hasren tetkikat yaparak itirazı kabul veya reddeder.” İİK’nın 265. maddesinde ihtiyati haciz kararına karşı itiraz sebepleri sınırlı şekilde sayılmış olup, itiraz olarak bu sayılanlar dışında başka bir sebebe dayanılması mümkün değildir.TBK’nun 586/1. maddesinde; ” Kefil, müteselsil kefil sıfatıyla veya bu anlama gelen herhangi bir ifade ile yükümlülük altına girmeyi kabul etmiş ise alacaklı, borçluyu takip etmeden veya taşınmaz rehnini paraya çevirmeden kefili takip edebilir. Ancak bunun için borçlunun ifada gecikmesi ve ihtarın sonuçsuz kalması veya açıkça ödeme güçsüzlüğü içinde olması gerekir ” şeklinde düzenlenmiştir.İİK’nun 45/1 maddesi “Rehinle temin edilmiş bir alacağın borçlusu iflasa tabi şahıslardan olsa bile alacaklı yalnız rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapabilir. Ancak rehinin tutarı borcu ödemeğe yetmezse alacaklı kalan alacağını iflas veya haciz yoliyle takip edebilir.” hükmünü içermektedir. Alacaklı tarafça ihtiyati haciz istemi genel kredi sözleşmesi ve kat ihtarına dayalı olarak talep edilmiş olup; , mahkemece 19.12.2022 Tarih 2022/1675 D.iş sayılı ihtiyati haciz kararı ile … ve … şirketi aleyhine kefalet limiti olan 9.milyon-TL için ihtiyati haciz kararı verilmiş, 21.02.2022 ödeme emri ile bu miktar üzerinden icra takibi başlatılmış borçlular vekili tarafından yetkiye, borca,borcun bütün ferilerine itiraz edilmiştir. İtiraz eden borçlu … tarafından asıl borçlu …’ın borcuna 11 milyon-TL, asıl borçlunun da kendi borcuna teminat olmak üzere 6.milyon-TL limitle ipotek tesis etmişlerdir.İtiraz eden ve asıl borçlu … tarafından verilen ipoteklerin asıl borçluların borçlarını teminat altına almakta olup, itiraz eden müteselsil kefillerin kefalet borcu teminat altına alınmamıştır..İtiraz edenler el yazısı ile verilen kefalet sözleşmelerin geçerlilik koşullarını taşımadığını ileri sürerken bir yandan da borcun kurdaki artışlar nedeniyle ödenemediğini beyan etmektedirler. İlamsız takibe ilişkin icra dosyasında taşkın haciz yapıldığı ileri sürülmekte ise de ihtiyati haciz kararına itiraz aşamasında bu sebeb incelenebilir bulunmamıştır. TBK 586/1 maddesi gereği rehin paraya çevrilmeden müteselsil kefile başvurulabilir. Alacaklı banka tarafından hesap kat edilmiş, alacak muaccel hale gelmiş olup müteselsil kefile başvuru şartları gerçekleşmiştir. İtiraz edenler her ne kadar kat ihtarının usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini müteselsil kefillere başvuru şartlarını taşımadığını ileri sürmekte iseler de asıl borçlu Karşah şirketinin sözleşmedeki adresi … Mah. … Cad.No:… olup, ihtarname tebliği de bu adrese çıkartılmış, ancak adresinden ayrıldığından ihtar tebligatı yapılmamıştır. İİK 68/b maddesi uyarınca hesap özetinin sözleşmedeki adrese gönderilmesi halinde ,tebligat yapılamasa dahi tebliğin adrese ulaştığı tarih tebliğ tarihi sayılmaktadır. Sözleşmede gösterilen adresin değişmesi ancak yurt içinde bir adres bildirilmesi halinde geçerli olur. Asıl borçlunun sözleşmedeki adresine tebligat çıkartıldığı, ancak yapılamadan iade edildiği 03.10.2018 tarihi itibariyle tebliğ edilmiş sayılacağından,kat ihtarının asıl borçluya tebliğ edilmemesi nedeniyle müteselsil kefile başvuru şartının yerine gelmediğine yönelik istinaf sebebi yerinde bulunmamıştır.Muacceliyet için asıl borçluya tebliğ çıkartılması yeterli olup, ayrıca müteselsil kefillere tebliğ edilmesi gerekmemektedir. Kefalet sözleşmesindeki el yazısının davacıya ait olmadığını ileri sürmüş ise de kefalet sözleşmesinde birden fazla el yazısı bulunduğu anlaşıldığından bu yolda alınan özel rapora bu aşamada itibar edilmesi mümkün olmadığından bu hususa yönelik istinaf nedeni kabul edilmemiştir. Açıklanan nedenlerle itiraz eden vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmemiş, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati hacze itiraz eden davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.12/06/2023