Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2023/1020 E. 2023/819 K. 24.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1020
KARAR NO: 2023/819
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 19/09/2022
NUMARASI: 2021/828 Esas – 2022/612 Karar
DAVA: Zayi Belgesi Verilmesi
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 24/05/2023
Davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine ilişkin verilen kararın davacı şirketler. yetkilisi tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı şirket yetkilisi dava dilekçesinde; dava konusu şirketlerin yetkilisi olduğunu, şirkete ait bilanço defterleri, faturalar, SSK evrakları, ticari defterler, diz üstü bilgisayar v.s eşyaların depoda çalındığını veyahut zayi olduğundan bahisle mahkemeye başvurma zorunluluğu doğduğu ileri sürülerek zayi olanların tespiti ve taraflarına zayi belgesi verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI: Mahkemece, davacı şirketlerin özenle ve azami derece tedbir sağlanarak saklanması gereken bilgi ve belgelerinin dava dilekçesinde belirtilen adreste yer alan binanın deposunda saklandığının belirtildiğini, davacı şirketlerin yetkilisinin saklanan bilgi ve belgelerin zayi olduğundan şirket yetkilisi ve depo olarak kullanılan bina sakinleri arasında yaşanan husumet ve bunun üzerine İstanbul Anadolu 21. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2021/33 Esas sayılı dosyası ile görülen dava ile haberdar olduğunu, huzurdaki davanın açılış tarihinin ise 31/12/2021 olduğunu, bu haliyle kanunda aranan 15 günlük hak düşürücü sürenin geçirildiğini, davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran davacı şirketler temsilci ve tasfiye memuru …; mağduriyetlerinin giderilmesi üzerine yeniden incelenmek üzere istinaf yoluna başvurduğunu, kararın kaldırılması talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, hasımsız olarak açılan, zayi olduğuna ilişkin belge verilmesi istemine ilişkin olup zayi belgesi verilmesi davaları sonuçları itibariyle sadece davacı taraf yönünden değil, davada taraf olmayan kimseler bakımından da sonuç doğuran dava türlerindendir. Mahkemece bu tür davalarda yapılacak incelemeler, sadece davacı tarafın iddia ve delilleri ile sınırlandırılmamalı, zayii belgesi verilmesi istenilen belgelerin, bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu belgelerden olup olmadığı, TTK’nın 68. maddesinde yazılı afet kavramına davacıya kusur izafe edilemeyecek olan ve irade dışında meydana gelen olayların girebileceği gözetilerek tacirin belgelerini muhafazada gerekli dikkat ve özeni gösterip göstermediği, tasdike tabi defterlerin tasdik edilip edilmediği, davacıya ait defterler hakkında soruşturma bulunup bulunmadığı ve iddia edilen olayın meydana geldiği yerin tacirin faaliyette bulunduğu yerlerden olup olmadığı hususlarının araştırılarak, ticaret sicil kayıtları getirtilmek suretiyle olayın şüpheden uzak bir şekilde meydana gelip gelmediğinin tespiti gerekir.”(Yargıtay HGK nun 2014/827 esas ,2016/311 karar sayılı ,16.3.2016 tarihli ilamı) 6102 Sayılı TTK 82/7 madde uyarınca bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defter ve belgelerin yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içerisinde ziyaa uğraması halinde ziyanın öğrenildiği tarihten itibaren 15 gün içerisinde ticari defterlerin zayi olduğuna dair belge verilmesinin talep olunması gerekmektedir. Öngörülen bu süre hakdüşürücü süre niteliğindedir. Dosya kapsamı incelendiğinde; davacı şirketler temsilcisi … duruşmada dinlenmiş olup , dava konusu ticari defter ve kayıtların dava açmadan 1 yıl önce kaybolduklarını fark ettiğini, depo gibi olan yerin kalorifer dairesi olduğunu, deponun bulunduğu apartman ile arasında husumet bulunduğunu, husumetli olduğu şahıs deponun kendisine ait olduğunu söyleyerek boşalttığını, kiracıların davacıya bu şekilde aktardığını beyan etmektedir. Davacı şirketlerin özenle ve azami derece tedbir sağlanarak saklanması gereken ticari defter ve belgelerinin dava dilekçesinde belirtilen adreste yer alan binanın kalorifer Dairesinde ,deposunda saklandığını, İstanbul Anadolu 21. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/33 Esas sayılı dosyası ile görülen davada karşı tarafla husumetli bulunduklarını ileri sürrek zayi belgesi verilmesi talep etmektedir.Ancak anılan dosyada da davacının … ve arkadaşları tarafından açıldığı,davanın 2011 yılında açıldığı 2015 yılında karara abğlandığı ,Yargıtay 1 HD nin 2018/3485 esas ,2020/4122 karar sayılı ilamı ile bozulmasından sonra 2021 yılı esasını aldığı ,ticari defter ve kayıtların ne şekilde zayi olduğunun belli olmadığı,davacının ticari defterlerinin davayı açmadan bir yıl kadar önce zayii olduğunu anladığını beyan etmesi karşısında davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davacı tarafından hükme yönelik ileri sürülen istinaf sebebleri yerinde olmadığından istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı şirketler temsilcisinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına, İstinaf yargı giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.’nın 362(1)-ç maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi. 24/05/2023