Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2022/979 E. 2022/983 K. 27.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/979
KARAR NO: 2022/983
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 27/04/2022 (Ara Karar)
NUMARASI: 2022/161 Esas
TALEP: İhtiyati Tedbir
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 27/06/2022
İhtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP: İhtiyati tedbir isteyen davacılar vekili; müvekkillerinin davalı şirketin 250 adet payına sahip olduğunu, müvekkillerinin davalı şirketin hamiline yazılı pay senetlerini 2018 yılından beri ellerinde bulundurmalarına rağmen 29.12.2021 tarihine kadar paylarının şirket pay defterine işlenmediğini, oysa müvekkillerinin kuruluşdan itibaren davacı şirkette pay sahibi olacakları inancıyla hareket ettiklerini, davalı şirketin 10.03.2021 tarihli çağrısız genel kuruluna, bilgileri olmayan davacıların katılamadığını, bu genel kurulda …’ın kendisini yönetim kurulu üyesi olarak seçtiğini, genel kurulda alınan kararların yok hükmünde olduğunu, davalı şirketin 07.12.2021 tarihli genel kurulunda ise …’ın muhalif oyları nedeniyle sermaye artırılmamasına karar verildiğini, şirkete ait gemilerin genel kurul onayı olmadan yönetim kurulu kararıyla şirketin mal varlığının muvazaalı şekilde eksiltildiğini, bu nedenle şirkete kayyım atanması gerektiğini, ayrıca butlanı istenen genel kurul, yönetim kurulu seçimini de içerdiğinden,kararların icrası geri bırakıldığında şirketin yönetim organından yoksun kalacağını belirterek, yeni yönetim seçilinceye kadar davalı şirkete tedbiren yönetim kayyımı atanmasına, yeni yönetim kurulu seçimi için genel kurul çağrısı yapılmasına, davalı şirketin 10.03.2021 tarihli genel kurul kararlarının yok hükmünde sayılarak iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili; şirketin kuruluşunda davacıların likit ihtiyacı nedeniyle …’a borç vererek zaman zaman da şirkete aracılık yaparak gelir elde ettiklerini, rehin tesisi yoluyla kredi olanağı yaratabilmek amacıyla kullanılmak üzere hamiline yazılı hisse senedi bastırıldığını, borç verilen paranın sermaye payı karşılığı olduğunun ileri sürülmesinin mümkün olmadığını, davacıların alacağının ödenememesi nedeniyle yerine pay verilmesi kabul edilerek pay senetlerinin teslim edildiğini, dolayısıyla davacıların 2021 yılı kasım ayında pay sahibi olduklarını, genel kurul tarihinde pay sahibi olmayan davacıların iptal davası açma hakkı olmadığını,ihtiyati tedbir taleplerinin de kabulünün mümkün olmadığını, çağrı yetkisi bulunan davacıların kayyım atanması ve çağrısı yapılmasını talep etmelerinin hakkın kötüye kullanımı niteliğinde olduğunu belirterek, davanın ve taleplerin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; somut olayda davanın konusunun 10/03/2021 tarihinde gerçekleştirilen genel kurul toplantısında alınan kararların butlanı sebebiyle iptaline ilişkin olup, yönetim kurulu üyelerinin seçilmesi amacıyla yeni bir genel kurul toplantısı yapılması için çağrı yapılması talebinin bağımsız bir dava konusunu oluşturduğu, ihtiyati tedbirin ise ancak uyuşmazlık konusu ile sınırlı olarak verilebileceği, öte yandan davacı ihtiyati tedbir yolu ile davalı şirkete kayyım tayin edilmesini talep etmiş ise de, bu talebinde yargılamayı gerektirmesi ve yaklaşık ispat koşulunun gerçekleşmemesi nedeniyle tüm tedbir taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varıldığı gerekçesiyle, davacılar vekilinin ihtiyati tedbir taleplerinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Davacılar vekili; müvekkillerinin 2018 yılından beri davalı şirketin %50 oranında ortağı olduğunu,davalı şirketin 10.03.2021 tarihli çağrısız genel kurulunda alınan kararların yok hükmünde olduğunu, şirkette ait gemilerin yönetim kurulu üyesi tarafından yine kendine ait şirkete satılarak müvekkillerinin pay sahipliği haklarının zarar gördüğünü,kayyım atanması gerektiğini, ayrıca butlanı istenen genel kurul, yönetim kurulu seçimini içerdiğinden, kararların icrası geri bırakıldığında şirketin yönetim organından yoksun kalacağını belirterek, kararın kaldırılarak, davalı şirkete tedbiren yönetim kayyımı atanmasına, yeni yönetim kurulu seçimi için genel kurul çağrısı yapılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Talep, genel kurul kararının yok hükmünde olduğunun tespiti davasında, davalı şirkete tedbiren yönetim kayyımı atanması ve genel kurul çağrısı yapılmasına karar verilmesi istemine ilişkindir. Davacılar vekili kasım 2021 tarihinden evvel de davacıların şirkette paydaş olduğunu ,ancak pay defterine kayıt edilmediğini ileri sürmekte ,davalı taraf da kasım 2021 den evvel hisse senetlerinin rehin amaçlı teslim edildiğini savunmaktadır.Genel kurul tarihi itibariyle davacıların pay sahibi olup olmadığı ihtilaf konusudur. Bu ön sorun çözümlenmeden davacılar bakımından genel kurul kararının icrasının durdurulması talebi yönünden yaklaşık ispatın sağlandığı kabul edilemeyecektir. Davacılar vekilince ayrıca, tedbiren genel kurul çağrısı yapılmasına karar verilmesi de talep edilmiştir. Ancak TTK’nın 410 maddesi gereğince anonim şirketlerde genel kurul çağrısı; yönetim kurulu tarafından, yönetim kurulunun bu yönde karar almasının mümkün olmadığı hallerde ise mahkemenin izniyle tek bir pay sahibi tarafından yapılabilecektir. Yine aynı yasanın 411. maddesi hükmü gereği azlık pay sahiplerine yönetim kuruluna çağrı yapmak üzere başvuru da bulunma yetkisi verilmiştir.Davacıların TTK nun 410 ve 411.maddeleri uyarınca genel kurul çağrısı yapma olanağı mevcut iken bu hususun ihtiyati tedbir yoluyla mahkemeden talep edilmesi yasal değildir.İlk derece mahkemesince ihtiyati tedbir istemlerinin reddine karar verilmesinde isabetsizlik görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle, ihtiyati tedbir talep eden davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati tedbir talep eden davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 27/06/2022