Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2022/725 E. 2022/635 K. 25.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/725
KARAR NO: 2022/635
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 03/01/2022 (Ara Karar)
NUMARASI: 2021/852 Esas
TALEP: İhtiyati Tedbir
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 25/04/2022
İhtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP: Davacı vekili ; müvekkili ile davalı arasında bayilik sözleşmesi ve eki protokoller, Ariyet sözleşmesi akdedildiğini ve davalı şirkete bayilik hakkı verildiğini, taraflar arasında akdedilen 08/05/2018 tarihli protokolün 5.4. ve 5.5. Maddeleri uyarınca müvekkili şirket tarafından davalı şirkete teslim tesellüm tutanağında belirtilen malzeme ve teçhizatların teslim edildiğini, davalı şirketin bayilik lisansının EPDK tarafından Petrol Piyasası Lisans yönetmeliğinin 17. Maddesinin 1. Fıkrasının (g) bendi uyarınca 30/04/2019 tarih 20772 sayılı karar ile sonlandırıldığını, bu kapsamda taraflar arasındaki bayiilik ilişkisinin sona erdiğini müvekkili şirket tarafından ariyet olarak verilen tüm menkullerin müvekkili şirkete iadesini, iadesi mümkün değil ise bedelinin ödenmesinin ihtar edildiği ancak şirket yetkilisi tarafından verilen ürünlerin teslimine izin verilmediğini , ariyete konu menkullerin davalıdan alınarak müvekkili şirkete yada göstereceği 3. Kişiye teslimi konusunda öncelikle teminatsız,aksi halde makul bir teminat karşılığında ihtiyati tedbir kararı verilmesini ve teslim edilmemesi halinde ariyetlerin güncel piyasa bedelinin faizi ile birlikte tazminini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, dava dilekçesindeki talep sonucunun, ariyetlerin iade ve teslimi, ariyetlerin teslim edilmemesi halinde ise güncel piyasa bedelinin tahsili istemine ilişkin olduğu, ihtiyati tedbir talebinin konusunun, dava dilekçesinin talep sonucunu teşkil ettiği, bu haliyle yapılan değerlendirmede de; ihtiyati tedbir isteminin, hüküm sonucuna yönelik olduğu, işin esasını çözecek ve hüküm sonucunu elde edecek mahiyette ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği, ayrıca davada ariyeten verildiği öne sürülen malzemenin davacıya iade koşullarının oluşup oluşmadığının da yargılamayı gerektirmekte olduğu, davalıya ariyeten teslim edildiği öne sürülen malzemenin derhal davacıya teslim edilmemesi halinde hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı yahut imkansızlaşacağı yönünde endişe edilmesini gerektirir bir delilin de dosyada bulunmadığı ( bknz. İstanbul BAM 13. H.D.’nin 20/05/2021 Tarih ve 2021/771 Dosya no-2021/756 Karar nolu kararı) talebin 6100 sayılı HMK’nun ihtiyati tedbiri düzenleyen, 389/1. Maddesinde yer alan koşullara uygun olmadığı gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili; ihtiyati tedbir için yasada aranan tüm şartların mevcut olduğunu,ibraz edilen belgelerden ihtiyati tedbir haklılığının açıkça ortada olduğunu, Yargıtay içtihatlarına göre başlangıçta hiçbir kanaatin oluşmadığı durumlarda bile muhtemel zarar görme tehlikesine dayalı olarak tedbir kararı verilmesi gerektiğini, somut olayda müvekkili şirketin zarara uğradığını ve ileride muhtemel zararların da ortaya çıkacağını, mahkemece tedbir talebi reddinin gerekçelendirmesi yapılmadığını,kararın kaldırılarak, ariyete konu menkullerin davalıdan alınarak müvekkili şirkete yada müvekkili şirketin muhafazası için göstereceği 3. Kişiye teslim edilmesi konusunda öncelikle teminatsız, kabul görülmemesi halinde ise makul bir teminat karşılığında ihtiyati tedbir kararı verilemesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Somut olayda uyuşmazlık; bayilik sözleşmesi uyarınca ariyet olarak verilen malzemelerin bayilik ilişkisinin sona ermesi sebebiyle iadesine ilişkin davada, davalının elinde bulunan ariyete konu menkullerin davacıya ya da davacının göstereceği 3. kişiye teslimi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi istemine ilişkindir. HMK.’nın 389/(2) maddesi “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. ” İhtiyati tedbir kararı verebilmek için hâkimin somut sebep göstermesi ve ihtiyati tedbir kararının haklılığını ortaya koyacak delil değerlendirmesi yapması ve yaklaşık ispat ölçüsüne yaklaşması gereklidir. Somut uyuşmazlığa benzer bir konuda BAM kararları arasında çıkan uyuşmazlığın giderilmesi Yargıtay’dan istenilmiş; Yargıtay 19. HD’nin 2019/2981 esas-2019/4812 karar sayılı ve 17.10.2019 tarihli ilamı ile: Kanun koyucu, ihtiyati tedbir hakkında karar verecek olan hakime geniş bir takdir alanı bırakmışsa da; hakim, her somut olayda, ihtiyati tedbir şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğini dikkatlice incelemelidir ve hangi yasal sebebe ve hangi somut duruma göre ihtiyati tedbir kararını verdiğini kararda belirtmelidir. Ayrıca verilecek ihtiyati tedbir kararının da uyuşmazlığın esasını çözümler nitelikte olmaması gerekir. İhtiyati tedbir şartları mevcut değilse, yasanın öngördüğü ölçüde ispat edilememişse, ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmelidir.Açıklanan hukuki değerlendirme çerçevesinde bir davada hükümle elde edilebilecek hususta ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğine, “uyuşmazlığın bu şekilde giderilmesine” karar verilmiştir. Davanın talep sonucu ariyetlerin iade ve teslimine ilişkin olup, dava dilekçesindeki talep sonucu teşkil etmektedir. Dairemiz ve ilk derece mahkemesinin de de uymak zorunda bulunduğu yukarıda yazılı uyuşmazlığın giderilmesi yolundaki karar nedeniyle ihtiyati tedbir istemi hüküm sonucuna yönelik olup, işin esasını çözecek ve hüküm sonucunu elde edecek şekilde tedbir kararı verilemeyeceğinden mahkemece sonuç itibariyle tedbir talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamıştır. Açıklanan nedenlerle istinaf sebepleri yerinde görülmeyen davacı-ihtiyati tedbir talep eden vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati tedbir talep eden/davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.25/04/2022