Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2022/373 E. 2022/1032 K. 05.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/373
KARAR NO: 2022/1032
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 11/01/2022 (Ara Karar)
NUMARASI: 2016/1140 Esas
TALEP: İhtiyati Tedbir
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 05/07/2022
11/01/2022 tarihli ara kararın ihtiyati tedbir talep eden davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP: Üçüncü kişi … Ltd. Şti. vekili; müvekkilinin İstanbul … İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasındaki alacağına mahsuben, İstanbul İli, Beşiktaş İlçesi, … Mahallesi, … ada, … parselde kayıtlı …,…, … ve … no.lu bağımsız bölümlere ilişkin satış ihalesini 10.000.000-TL satış bedeliyle aldığını, ihalenin 14.09.2020 tarihinde kesinleştiğini ve taşınmazların müvekkili adına tapuda tescil işleminin tamamlandığını, ancak taşınmazlar üzerinde işbu dava dosyasında verilen ihtiyati tedbir kararının devam ettiğini, bu durumun müvekkilinin taşınmazlar üzerinde mülkiyet hakkının kullanımına engel teşkil ettiğini belirterek, söz konusu taşınmazlara ilişkin olarak verilmiş olan ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; ilgili taşınmazların İstanbul … İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasında açık artırma neticesinde 3. kişiye ihale edildiği ve ihalenin 14.09.2020 tarihinde kesinleştiği, taşınmazların tüm takyidatlarının kaldırılarak tescil işleminin yapılmasının İcra Müdürlüğünce Tapu Müdürlüğüne bildirildiği, Beşiktaş Tapu Müdürlüğünce cebri icra satışı ile ilgili sakınca olup olmadığının mahkemeden sorulduğu, mahkemenin 28/12/2021 tarihli cevabi yazısı ile, ihtiyati tedbir kararının cebri icra ile satışı kapsamadığı ve cebri icra satışı sonrasında 3. kişi adına tescile bir engel bulunmadığının bildirildiği ve söz konusu bağımsız bölümlerin 3. kişi … adına tescilinin yapıldığı, bu taşınmazların 3. kişiye tescilinin yapılması ile davanın tarafları ile ilgisinin kalmadığı, davanın niteliği ve ihtiyati tedbir kararının mahiyeti göz önüne alındığında, ihtiyati tedbir kararının bu taşınmazlar üzerinde devamının bu dava için gereksiz olduğu, 3. kişinin davada taraf olmadığı ve dava ile bir ilgisinin bulunmadığı ve ihtiyati tedbir kararının 3. kişinin mülkiyet hakkını kısıtlayacağı gerekçesiyle, talebin kabulü ile ihtiyati tedbir kararının bu taşınmazlar açısından kaldırılmasına karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: İstinaf yoluna başvuran davacılar vekili; ihtiyati tedbire konu taşınmazların satın alınması işleminin, hakim ortak ve yöneticiler tarafından gerçekleştirilmiş hukuka aykırı ve şirketleri zarara sokmaya yönelik işlemlerden birisi olduğunu, ihtiyati tedbir koşulları mevcut olduğundan mahkemece hukuka uygun olarak ihtiyati tedbir kararı verilmişken, kararın durum ve koşullarda bir değişiklik olmamasına rağmen ihtiyati tedbirin kaldırılmasının hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, ihtiyati tedbirin kaldırılmasıyla davanın ve lehte bir karar elde etmenin fiilen işlevsiz kalacağını, ihtiyati tedbirin kaldırılması kararının hukuki gerekçeden yoksun olduğunu belirterek, mahkemenin ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına dair kararının kaldırılarak ihtiyati tedbirin aynen devamına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Talep; mahkemece daha önce ihtiyati tedbir kararı verilmiş olan dava konusu taşınmazların üçüncü kişiye icra satış yoluyla ihale edilmiş olması nedeniyle, üçüncü kişinin başvurusu üzerine ihtiyat tedbirin kaldırılması istemine ilişkindir. İhtiyati tedbire konu taşınmazlar hakkında, davacılar vekilinin talebi üzerine mahkemece 30.11.2016 tarihli ara karar ile ihtiyati tedbir kararı verildiği, davalılar vekili tarafından ihtiyati tedbir kararına itiraz edildiği, itiraz üzerine mahkemece verilen 14.03.2017 tarihli karar ile itirazın reddine karar verildiği, bu kararın davalılar vekili tarafından istinafı üzerine Dairemizin 2017/194 esas 2017/171 karar sayılı kararı ile davalılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Bu kez ihtiyati tedbire konu taşınmazları icra satış yoluyla satın almış olan üçüncü kişi vekilince, söz konusu taşınmazlar üzerindeki ihtiyati tedbirin kaldırılması talep edilmiş olup, mahkemece işbu istinafa konu 10.01.2022 tarihli ara karar ile taşınmazlar üzerindeki ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar verilmiştir. HMK’nın 341/1. maddesi uyarınca, ilk derece mahkemelerinin nihai kararları ile ihtiyati tedbir talebinin reddine ve bu taleplerin kabulü halinde ihtiyati tedbire itiraz üzerine verilen kararlarına karşı istinaf yoluna başvurulabilir. HMK’nın 396. maddesi “Durum ve koşulların değiştiği sabit olursa, talep üzerine ihtiyati tedbirin değiştirilmesine veya kaldırılmasına teminat aranmaksızın karar verilebilir. İtiraza ilişkin 394. maddenin üçüncü ve dördüncü fıkrası, kıyas yoluyla uygulanır.” şeklindedir. HMK’nın 396/2 maddesi, aynı yasanın 394. maddesinin üçüncü ve dördüncü fıkralarına atıf yapmış, kanun yolunu düzenleyen beşinci fıkraya ise atıf yapmamıştır. Bu nedenle durum ve koşulların değişmesi nedeniyle tedbirin kaldırılması taleplerine ilişkin olarak verilen ara karara karşı, kanun yolu açık değildir. Yorumla kanun yolu ihdas edilmesi de mümkün değildir. Açıklanan nedenlerle; istinaf kanun yoluna başvurulan 11.01.2022 tarihli ara kararı, itirazın reddine ilişkin bir ara karar olmayıp, HMK’nın 396. maddesi kapsamında ihtiyati tedbirin kaldırılmasına ilişkin bir ara kararı olduğundan, istinaf kanun yoluna tabi olmadığından, davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 341(1) ve 346(1) maddeleri uyarınca usulden reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati tedbir talep eden davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 341(1) ve 346(1) maddeleri uyarınca USULDEN REDDİNE, Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına, İstinaf yoluna başvuran davacılar tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 05/07/2022