Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2022/317 E. 2022/278 K. 24.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/317
KARAR NO: 2022/278
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 26/10/2021
NUMARASI: 2021/383 Esas 2021/784 Karar
DAVA: Ticaret Sicil Memurunun Kararına İtiraz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 24/02/2022
Davanın kabulüne ilişkin kararın davacı ve davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili;müvekkili şirketin 02.04.2021 tarih ve … sayı ile onaylı 30.03.2021 tarihli genel kurul kararının tescil ve ilan isteminin İstanbul Ticaret Sicilinin 21.05.2021 tarihli kararı ile kabul edilmediğini, red yazısında konuyla ilgili olarak, T.C. Ticaret Bakanlığının 15.05.2019 tarih ve … sayılı yazısı ekinde gönderilen T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Yerel Yönetimler Genel Müdürlüğünün yazısı ile “6102 sayılı TTKuna tâbi ortaklıklar kurulmasına veya bu ortaklıklardan ayrılmaya, sermaye artışına ve gayrimenkul yatırım ortaklığı kurulmasına karar verme yetkisinin belediye meclisinde olduğu..” nun gerekçe gösterildiğini, 5393 sayılı yasanın 18. Maddesinde meclisin görev ve yetkilerinin sayıldığını ve sayılan görevler arasında, belediyenin ortağı olduğu şirketlerde belediye tüzel kişiliğinin temsilcisini seçme yetkisi bulunmadığını,dayanak genelgede yasaya açık aykırılık bulunduğunu ve 6102 sayılı TTK 34. maddesi gereğince sicil müdürlüğünün kararına karşı, mahkemeye başvurma zarureti hasıl olduğunu beyan ile müvekkili şirketin Bakırköy … Noterliğince 02.04.2021 tarih ve … sayı ile onaylı 30.03.2021 tarihli genel kurul kararının tescil ve ilanı talebinin reddine ilişkin İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün 21.05.2021 tarihli red kararının kaldırılması ile red işleminin iptaline ve yargılama sürecinde genel kurul kararının geçici olarak tescili yönünde tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili ,dava konusu edilen genel kurul kararının tescili; genel kurulda dava konusu şirketin tek ortağı olan belediye adına hareket edecek gerçek kişinin, anılan görüşte yer aldığı şekilde, belediye meclisi tarafından belirlenmesi gerektiğinden davacının talebinin iade edildiğini, idarenin herhangi bir talimatını veyahut da düzenleyici işlemini sorgulama yetkisi bulunmayan müvekkilinin, adeta bir mahkeme gibi hareket etmesi ve dava konusu düzenleyici işlemin hukukiliğini değerlendirmesinin beklenemeyeceğini, davacının iddia ettiği şekilde, belediye başkanının, belediye idaresinin tüzel kişiliğinin temsilcisi olmasına ilişkin 5393 sayılı Belediye Kanununun 37.maddesinin, dava konusu olayda doğrudan uygulanabilir hüküm olmadığını,geçici tescil talebinin tedbir kararı mahiyetinde mahkemeden istenmesinin mevzuat gereğince mümkün olmadığını beyan ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, Kanun koyucunun Belediye encümeni ve meclisine yüklenmeyen bir görevin 38/p madde içeriğinden belediye başkanının görevi olduğunun kabulü gerektiği, dolayısıyla davalının işleminin red gerekçesinin yerinde olmadığı,Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Yerel Yönetimler Genel Müdürlüğü’nün 13.05.2019 tarih ve … sayılı Bakanlık görüşü doğrultusunda karar verilmesinde hukuka uygunluk bulunmadığı, başka bir ifadeyle, yasal bir düzenleme genelgeyle ortadan kaldırılamayacağından, Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün Bakanlık genelgesinden önce kanun hükümleri ile bağlı olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile davacı … A.Ş nin Bakırköy … Noterliğinin 02/04/2021 tarih ve … Yevmiye Sayı ile onaylı 30/03/2021 tarihli genel kurul kararının tescil ve ilanını isteminin reddine ilişkin 21/05/2021 tarih … Sayılı red işleminin iptaline,genel kurul kararının tescil ve ilanına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: 1-Davacı vekili; red kararının şirketin üçüncü şahıslar nezdinde işlem doğurmaya yetkili temsilcisine ilişkin bir karar olduğu da dikkate alındığında tedbir talep ederek müvekkili şirkete ait bu kararın geçici tescilini talep ettiklerini, tedbir yönünden verilen ret kararının kaldırılarak,tedbir niteliğinde ki geçici tescil talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. 2-Davalı vekili; dava konusu olayda idari yargının görevli olduğunu,Ticaret Bakanlığının, mezkur Çevre ve Şehircilik Bakanlığı görüşü doğrultusunda hareket edilmesine ilişkin 15/05/2019 tarihli talimat yazısına istinaden dava konusu edilen tescil başvurusunu iade ettiğini, belediye tarafından kurulan şirketler adına hareket edecek gerçek kişinin, belediye meclisi tarafından belirlenmesi gerektiğinin talimatlandırıldığını, geçici tescil talebinin reddine karar verilmesini, müvekkilinin dava açılmasına sebebiyet vermediğinden yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağını, kararın kaldırılarak davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Uyuşmazlık; TTK nun 34.madde uyarınca Ticaret Sicili kararına itiraza ilişkindir. İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü tescil başvurusunu, T.C. Ticaret Bakanlığının 15/05/2019 Tarih ve … sayılı yazısı ekinde gönderilen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Yerel Yönetimler Genel Müdürlüğü’nün 21.05.2019 tarih ve … sayılı görüşü doğrultusunda 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 18. maddesinin 1. fıkrasının (i) bendi uyarınca ortaklıklara ve bağlı kuruluşlara temsilci atama yetkisinin belediye meclisinde olduğu, belediyelerin ortak olduğu şirketlerin genel kurul tescil taleplerinde Belediye Meclis kararı aranmasına ilişkin görüşüne dayandırarak red etmiştir. Esenyurt Belediye Başkanı’nın 30/03/2021 tarihli görevlendirme yazısıyla 30.3.2021 tarihinde yapılacak genel kurulda Esenyurt Belediye Tüzel Kişiliğini temsilen …’ın temsilci olarak atandığı, 30/03/2021 tarihli şirket olağan genel kurulunun …’ın katılımı ile gerçekleştiği, genel kurul kararının tescil ve ilanı için 15/04/2021 tarihinde İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne başvuru yapıldığı, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün 21/05/2021 tarihli kararı ile tescil talebini reddettiği, red kararının 31/05/2021 tarihinde davacıya tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Davacı tarafça 08/06/2021 tarihinde TTK.’nın 34.’maddede belirtilen sekiz günlük sürede karara itiraz edilmiştir. 5393 sayılı Belediye Kanunu 18. maddesinde belediye meclisinin görev ve yetkileri, düzenlenmiştir. Belediyenin bağlı kuruluşlarına, ortaklıklarına, şirketlerine temsilci atama yetkisinin belediye organlarından hangisi tarafından kullanılacağı konusunda açık bir hüküm bulunmamaktadır. 5393 sayılı kanunun 18. maddesinin 1. fıkrasının (i) bendinde “Bütçe içi işletme ile 6762 sayılı Türk Ticaret Kanununa tâbi ortaklıklar kurulmasına veya bu ortaklıklardan ayrılmaya, sermaye artışına ve gayrimenkul yatırım ortaklığı kurulmasına karar vermek” hükmü yer almaktadır. Düzenleme ortaklıkların kurulmasına ve ortaklıktan ayrılmaya ilişkindir. Aynı kanun’un 37. maddesinde ise belediye başkanı; belediye teşkilâtının en üst amiri olarak belediye teşkilâtını sevk ve idare etmek yetkisinin bulunduğu, (p) bendinde ise; kanunlarla belediyeye verilen ve belediye meclisi ve belediye encümeni kararını gerektirmeyen görevleri yapmak ve yetkiler kullanmanın, belediye başkanının görev ve yetkisinde olduğu düzenlenmiştir. Belediye tüzel kişiliği adına vekalet vermek de başkanın yetkisindedir. Belediye Meclisine verilmiş yetkiler dışında kalan hususlarda yetkili bulunan başkanın bağlı şirketin genel kurulunda temsili sağlanmak üzere temsilci atayamayacağını kabul yasal düzenlemelere aykırı olacaktır. Açıklanan nedenlerle ;somut olayda TTK 32.madde koşulları bulunmadığından davacı vekilinin bu hususa yönelik istinaf nedeni yerinde görülmemiştir.Geçici tescil itiraz aşamasından evvelki evreye ilişkindir. Belediyenin paydaşı bulunduğu şirketlerde belediye tüzel kişiliğini temsil edecek kişinin belirlenmesi belediye başkanı tarafından yapılacağından İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün 21/05/2021 tarihli red kararının iptaline karar verilmesinde hukuka aykırılık görülmemiştir. Yasal düzenlemelere aykırı işlem ile davanın açılmasına sebebiyet veren davalı aleyhine vekalet ücreti ve yargı gideri ile sorumlu tutulması HMK 326 gereği olduğundan istinaf nedenleri yerinde görülmeyen davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı ve davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Davacıdan alınması gereken 80,70-TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 59,30-TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40-TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, Davalıdan alınması gereken 80,70-TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 59,30-TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40-TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, Davacı tarafından yapılan 100,50-TL istinaf yargı giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 24/02/2022