Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2022/2278 E. 2023/762 K. 16.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/2278
KARAR NO: 2023/762
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: TEKİRDAĞ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 27/09/2022
NUMARASI: 2022/43 Esas – 2022/1295 Karar
DAVA: Zayi Belgesi Verilmesi
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 16/05/2023
Davanın reddine ilişkin kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, müvekkili şirketin muhasebe işleri ile muhasebeci …’nun ilgilendiğini, şirkete ait tüm ticari defter ve kayıtların şirket muhasebecisi tarafından işlenerek saklandığını, 05/01/2022 tarihinde …’nun bilgisayarına virüs girdiğini, … tarafından teknik destek çağrıldığını, ancak yapılan çalışmada davacı şirkete ait bir kısım ticari belgelerin zayi olduğunu, … Sistemleri – … tarafından …’nun bilgisayarına virüs girmesi ve evrakların yok olduğuna ilişkin tutanak tutulduğunu, davacı şirketin 2020 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim, Kasım, Aralık, 2021 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül ayları yevmiye beratı, kebir beratı, defter raporu ve yine bu döneme ilişkin berat dosyalarının ikincil kopyalarının, zayi olduğuna ilişkin zayi belgesi verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI: Mahkemece, dava konusu uyuşmazlıkta tacir olan davacı ikincil yedekleme bakımından kendisi harici bir yedekleme yapmadığı gibi yedekleme konusunda özel entegratör kuruluştan hizmet de almadığı,davacının basiretli davranmayarak e-defterlerin zayiinde kusurlu olduğu, 6102 sayılı TTk nın 82. maddesi gereğince tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgelerin yangın, su baskını veya buna benzer bir afet durumunda yada hırsızlık sebebi ile saklama süresi içinde defterlerin veya belgelerin zayi olması durumunda zayi belgesinin verilebileceği belirtildiği, e-defterler yönünden zayi belgesi verilebilmesi için tacir ikincil kopyalar yönünden yapması gereken yükümlülükler bulunduğu, bu yükümlülüklerin ise ikincil kopyaların tacir tarafından harici olarak depolama aygıtlarında saklanması, yine özel entegratör firmalarından ikincil kopyaların muhafazası hususunda hizmet alınması gerektiği, dava konusu uyuşmazlıkta ise tacir olan davacının bu yükümlülüklerden hiçbirini yerine getirmediği, tacir olan davacının basiretli bir tacirin göstereceği tüm dikkat ve özenin gösterilmesi halinde dahi önlenemeyen bir sebepten ötürü e-defterlerinin zıyaa uğradığını ispatlayamadığı gerekçesiyle davasının reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili, mahkemenin gerekçeli kararında, bilgisayara virüs girmesinin kanunda sayılan sel, yangın gibi özel bir durum olmadığı belirtildiğini, ancak günümüz teknoloji çağında şirket ticari defterlerinin fiziki olarak değil, bilgisayar ortamında hazırlanmakta ve bilgisayar ortamında saklanmakta olduğunu, müvekkili şirketin yada şirket muhasebecisinin bilgisayara virüs bulaşmasında yada virüs sonucu e-defterlerin zayi olmasında bir kusurları olmadığından dolayı, bilgisayar virüsünün de sel, yangın vb. gibi olağanüstü bir durum olarak değerlendirilmesi gerektiğini, kararın kaldırılarak davanın kabulünü talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, şirkete ait e-defter ve belgelerin kaybından kaynaklanan zayi belgesi verilmesi istemine ilişkindir. 6102 sayılı TTK’nın 82/7. maddesinde; bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren on beş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebileceği, davanın hasımsız olarak açılacağı belirtilmiştir. Davacının söz konusu düzenlemeden yararlanabilmesi için; bir taraftan defterlerin ve belgelerin korunması amacı ile gereken dikkat ve özeni göstermiş bulunması, diğer taraftan da ziyaa uğramanın onun iradesi dışında, elinde olmayan bir neden ile meydana gelmiş olması gerekmektedir. İleri sürülen mücbir sebebin de defter ve belgelerin yok olması veya elden çıkması sonucunu doğuracak nitelik ve yoğunlukta olması, başka bir deyişle davacının iradesi dışında defter ve belgelerin tamamen veya kısmen kaybı yahut yok olması gerekmektedir. Alınan bilirkişi raporundan anlaşıldığı üzere ; davacının muhasebe işlemleri için sözleşme yaptığı muhasebecinin bilgisayarına … fidye isteyen virüs kategorisinde (…) bir zararlı yazılım olup, son dönemlerde genellikle e-fatura içeren sahte postalar yolu ile yayıldığı ve bilgisayarlardaki dosyaları şifreleyerek açılmamasına neden olduğunu, … virüsü bilgisayara bulaştığı takdirde bütün verileri çekebilecek bir güce sahip olduğunu, tüm işlemlerini kullanıcıya fark ettirmeden yapabildiğini, … şifreleme yöntemi ile dosyaları şifrelediğini, bu şifrelemenin kırılması imkansız denecek kadar güçlü olduğunu, defterlerin zayi olma sebebinin sophos xg86 marka güvenlik duvarının devre dışı kalmasından kaynaklandığı ve kusurun bulunmadığı, elektronik defterlerin GİB ortamında gönderildiğini, GİB ortamına gönderilen defterlerin beratları olduğu, bu beratlarında defter kayıtlarının yer almadığını, dava konusu olayda davacının elektronik ortamda oluşturulan elektronik defterlerinin muhafaza edildiği bilgisayar sisteminin güvenlik zafiyetine uğradığı, bu kapsamda davacının yasal defterlerinin de kendi bilgisayar sistemlerinde kayıtlı olduğu, özel entegratör firmadan sakalama hizmeti almadığı gibi başka bilgisayar ya da veri saklama unsurlarına kaydetmediği, tek ulaşılabilir sistemin GİB’in 2. suretleri saklama portalı olduğu, bu portala davacı tarafça 2. suretlerin yüklendiği, davacının defterinin GİB ortamında 2. suretlerinin olduğu göz önüne alındığında aslında elektronik defterlerin zayi olmadığı, GİB ortamından temin edilebileceğinin mümkün olduğu bildirilmiştir.Vergi dairesine başvuru üzerine Vergi Dairesi tarafından zayi belgesi ibrazı halinde ikincil örneklerin yüklenebileceğinin bildirilmesi üzerine davacı vekilinin hakdüşürücü süre içinde zayi belgesi talep ettiği anlaşılmaktadır. TTK da zayi belgesi istenebilecek haller sınırlı olarak sayılmadığı, siber saldırının kullanıcılar tarafından engellenmesinin çok mümkün görülmediği ,kamuya yansıdığı üzere Devlet Kurumlarına yapılan saldırıların dahi engellenemediği gözönüne alındığında siber saldırı halinin de davacının iradesi haricinde önlenemeyen bir sebeble zayii olayının vuku bulduğu ,siber saldırının madde kapsamında değerlendirilmesi gerekir. Elektronik Defter Genel Tebliğinin 4. maddesinde; e-defter dosyaları ve bunlara ait berat dosyalarının birbirleri ile ilişkili şekilde elektronik ortamda, istenildiğinde ibraz edilmek üzere muhafaza edilmek zorunda olduğu, defterlerini elektronik ortamda tutanların, e-defter dosyaları ve ilgili berat dosyalarını vergi kanunları, TTK ve diğer düzenlemelerde yer alan süreler dâhilinde elektronik, manyetik veya optik ortamlarda muhafaza ve istenildiğinde elektronik, manyetik veya optik araçlar vasıtasıyla eksiksiz ve okunabilir şekilde ibraz etmekle yükümlü oldukları, e-defter ve berat dosyalarının e-defter uygulamasına dâhil olan mükelleflerin kendilerine ait bilgi işlem sistemlerinde muhafaza edilmesinin mecburi olduğu, üçüncü kişiler nezdinde ya da yurt dışında muhafaza işleminin, muhafaza ve ibraz sorumluluğunu ortadan kaldırmadığı, e-defter dosyaları ile bunlara ilişkin berat dosyalarının ikincil kopyalarının, gizliliği ve güvenliği sağlanacak şekilde Gelir İdaresi Başkanlığından (GİB) bu hususta izin alan özel entegratörlerin bilgi işlem sistemlerinde ya da GİB’in bilgi işlem sistemlerinde 01/01/2020 tarihinden itibaren asgari 10 yıl süre ile muhafaza edilmesinin zorunlu olduğu, e-defter ve berat dosyalarının ikincil kopyalarının GİB’den izin alan özel entegratörlerin ya da GİB’in bilgi işlem sistemlerinde muhafaza edilmesinin, mükellefin asıl e-defter ve berat dosyalarının muhafaza ve ibraz ödevlerini ortadan kaldırmayacağı, bu çerçevede e-defter ve berat dosyalarının yetkili makamlara ibrazının öncelikle ilgili mükelleften yazılı olarak isteneceği, ilgili mükellef tarafından e-defter dosyaları ile beratlarının yazılı talebe rağmen yetkili makamlara ibraz edilmediğinin veya edilemediğinin tevsikini müteakip, saklama hizmetini veren özel entegratörden GİB aracılığı ile ya da muhafaza işleminin GİB sistemlerinde yapılması halinde ise GİB’den, resmi yazılı talepte bulunularak ilgili e-defter ve berat dosyalarının ikincil kopyalarının ibrazı istenebileceği; tebliğin 7. maddesinde ise e-defter tutanların, mücbir sebep halleri nedeniyle e-defter veya beratlarına ait kayıtlarının bozulması, silinmesi, zarar görmesi veya işlem görememesi ve e-defter ve berat dosyalarının muhafaza edildiği özel entegratör kuruluşlardan veya GİB’den ikincil örneklerinin temin edilemediği hallerde, söz konusu durumların öğrenilmesinden itibaren 15 gün içinde yetkili mahkemeye başvurarak zayi belgesi verilmesini istemesi gerektiği, zayi belgesinin temin edilmesini müteakip zayi belgesi ile birlikte durumun GİB’e yazılı olarak bildirilmesi ve istenilen bilgi ve belgelerin ibrazı halinde, mükelleflerin zayi olan e-defter kayıtlarının yeniden oluşturulması ve bunlara ait yeni oluşturulan e-defter ve berat dosyalarının e-defter uygulaması aracılığı ile GİB sistemine yeniden yüklenmesi için yazılı izin verileceği”düzenlenmiştir. Dolayısıyla e-defter ve berat dosyalarının ikincil kopyalarının özel entegratörlerin ya da GİB’in bilgi işlem sistemlerinde muhafaza edilmesi, mükellefin asıl e-defter ve berat dosyalarının muhafaza ve ibraz mükellefiyetini ortadan kaldırmamaktadır. Bu nedenle e-defter ve berat dosyalarının yetkili makamlara ibrazı, öncelikle ilgili mükelleften yazılı olarak istenecek olup, e-defter ve berat dosyalarının özel entegratör veya GİB’den ikincil kopyalarının istenebilmesi için, ilgili mükellef tarafından e-defter dosyaları ile beratlarının yazılı talebe rağmen yetkili makamlara ibraz edilmediğinin veya edilemediğinin tevsiki gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle;davacının e-defter ve beratlarının geri dönülemeyecek sebeb ile zayi olduğu,siber saldırı nedeniyle kusurlu kabulünün mümkün olmadığı,01/01/2020 tarihinden bu yanan ikincil örneklerin GİB sistemlerinde muhafazaya başlanıldığı, e-defter ve beratların ikincil kopyalarının özel entegratör veya GİB nezdinde bulunmasının da davacının saklama ve ibraz yükümlülüğünü ortadan kaldırmadığı ,bilirkişi raporunda ikincil örneklerin GİB nezdinde bulunduğu ifade edildiği gibi Vergi Dairesinin de ikincil örneklerin yeniden yüklenebilmesi için mahkemeden alınacak zayi belgesi ve bir kısım evrakların ibrazının istenildiği gözetilerek , bozulan e-defterler ve beratları bakımından da talebin kabulü gerekirken yazılı gerekçeyle reddi doğru bulunmamıştır.Ancak yapılan hata nedeniyle yeniden yargılama yapılması gerekmediğinden kararın kaldırılmasına ,yeniden karar verilerek davacının zayi belgesi talebinin kabulüne karar verilmiştir.
HÜKÜM; Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, Tekirdağ Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/43 Esas – 2022/1295 Karar sayılı 27/09/2022 tarihli kararının, HMK.’nun 353(1)b-2 gereği KALDIRILMASINA; “Davanın kabulüne, davacı … Tic. Ltd. Şti.’ye ait 2020 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim, Kasım, Aralık, 2021 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül ayları e- yevmiye defteri, e-kebir defteri, defter raporu ve yine bu dönemlere ilişkin e-defter berat dosyaları için davacıya ZAYİİ BELGESİ VERİLMESİNE,” İlk derece yargılamasına ilişkin olarak; “Alınması gereken 179,90-TL karar ve ilam harcından mahkeme veznesine yatırılan 80,70-TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20-TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına, Davacı tarafından yapılan yargı giderinin üzerinde bırakılmasına,” Davacı tarafça yatırılan 80,70-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde iadesine, Davacı tarafından yapılan istinaf yargı giderinin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda H.M.K.’nın 362(1)-ç maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.16/05/2023