Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2022/2261 E. 2022/1705 K. 01.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/2261
KARAR NO: 2022/1705
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 19/04/2022
NUMARASI: 2018/1136 Esas 2022/317 Karar
DAVA: Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 01/12/2022
Davanın reddine ilişkin kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA:Davacı vekili; 16/03/2011 tarihli bayilik sözleşmesinin akdedildiğini, 27/07/2018 tarihine kadar taraflar arasındaki ticari ilişkinin devam ettiğini, ancak bu tarihten sonra davalı tarafından ürün sevkiyatının durdurulduğunu,bu sebeble ciro kaybına uğradıklarını, sevkiyatın durduğu tarihten itibaren ürün karşılığı olmadan ödenen 31/07/2018 vadeli 33.000.-TL lik ve 31/08/2018 vadeli 33.000.-TL çeklerin hukuki dayanağı kalmadığından iadesinin talep edildiğini, yine 30/09/2018 vadeli 30.000.-TL lik çek, 31/10/2018 vadesi 35.000.-TL lik çek ile 30/11/2018 vadeli 35.000.-TL lik çekinde karşılıksız duruma dönüştüğü ve ödenmeyeceği durumunun davalıya ihtarname ile bildirildiği,30/09/2018 vadeli 30.000-TL lik çek, 31/10/2018 vadeli 35.000.-TL lik çek ile 30/11/2018 vadeli 35.000-TL lik çekinde karşılıksız duruma dönüştüğü ve davalının sebebsiz zenginleştiği ileri sürülerek çekler nedeniyle borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesi talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili;davacının teslim aldığı ürünlerin bedelini ödemeyi geciktirdiğini, davacı ile yapılan görüşmelerde nakit sıkışıklığı içinde bulunduğu ve en kısa zamanda ödemelerinin yapılacağı bilgisinin verildiğini, görüşmeler devam ederken davacının ifa uğruna verdiği 31/05/2018 tarihli çekin karşılıksız çıktığını, davacı tarafından çekin iadesi istenmiş ve çekin karşılığının nakit olarak ödeneceğinin söylendiğini, müvekkili tarafından çekin davacıya iade edildiğini ve karşılığının cari hesaba borç kaydedildiğini, ancak davacı tarafından çek ödenmediği gibi biriken borçlarına karşı ödeme yâda vadeli çek vermediğini, bunun üzerine müvekkili tarafından 06/08/2018 tarihinde davacıya yazılı ihtar gönderildiğini, ihtarname ile ödemelerin yapılmaması halinde sözleşmenin fesih olacağını ve alacağın tahsili yoluna gidileceğinin davacıya bildirildiğini, davacı tarafından 28/08/2018 tarihinde gönderilen ihtarname ile borçlarını inkar ettiğinden davacı aleyhine icra takipleri başlatıldığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI: Mahkemece, davacının kendi defterlerinde 31/12/2018 tarihi itibari ile davalıya 530.320.75-TL borçlu durumda olduğu, davalının defterlerinde davacıdan 531.873.84,-TL acaklı durumda olduğu, taraflar arasındaki farkın (531.873,84.-TL – 530.320,75.-TL = ) 1.553,09.-TL olduğu, bu farkın oluşma nedenleri davacının davalıya düzenlediği bir kısım Toptan Satış İade Faturalarının davalı ticari defterinde kayıtlı olmamasından kaynaklandığı, bununla birlikte huzurdaki davaya konu 3 adet çekin davalı kayıtlarında davacı cari hesabına kaydedildiği, ödenmemesi üzerine ise 30.000-TL lik ve 35.000.-TL lik iki çekin borç dekontu açıklaması ise davacıyı borçlandıracak şekilde ticari defterlerine işlendiği,davaya konu diğer 35.000.-TL lik çeke ilişkin iade kaydına rastlanılmadığı, davacının davalıdan alacağı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı … Mirasçısı … vekili; mahkeme tarafından e-mailler geçerli nitelikte olduğu halde değerlendirme dışında bırakıldığını, icap ve kabuller ile karşılıklı edimlerin ifasının cari ve açık hesap üzerinden sürdürüldüğünü, bilirkişiler tarafından e-mailler değerlendirilmeye dahil edilmiş olunsa idi, indirimli satışlar nedeniyle bayiin uğradığı zararın gözetilmiş olunacağını ve bayinin alacaklı konumda olduğunun açıklık kazanacağını, itirazının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, davalının ürün sevkiyatını durdurması nedeniyle 3 adet çek yönünden borçlu olmadığı iddiasıyla açılan menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı mirasçısı … istinaf yoluna başvurmuştur. Somut olayda, davacı …’ın yargılama sırasında karar tarihinden önce 09/11/2021 tarihinde vefat ettiği incelenen nüfus kaydından anlaşılmıştır. Şu halde, ölümle vekalet ilişkisi sona ereceğine göre, davayı davacı adına takip eden avukat ile davacı arasındaki vekalet ilişkisi sona ermiştir. Dosyaya sunulan mirasçılık belgesinde davacı mirasçılarının …, … ve … olduğu, davacı mirasçılarından sadece … adına vekaletname ibraz edilerek istinaf yoluna başvurulduğu görülmüştür. Hal böyle olunca, öncelikle, ölüm ile vekalet ilişkisi son bulan vekile, …’ın diğer mirasçıları … ve …’a ait vekaletnameleri sunmak üzere süre tanınması, sunulmadığı taktirde mirasçılara tebligat yapılmak suretiyle davaya devam etmeleri halinde işin esasına girilerek karar verilmesi gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle; HMK’nın 114. maddesi gereğince taraf ve dava ehliyeti dava şartı niteliğinde olduğundan bu hususun yargılamanın her aşamasında mahkemece resen gözetilmesi gerekir. Taraf teşkilindeki eksikliğin mahkemece giderilmesi gerekirken sadece mirasçılardan … tarafından sunulan vekaletname ile davaya devam edilmesi doğru görülmemiştir. Davacı mirasçısı … tarafından ileri sürülen diğer istinaf nedenleri incelenmeksizin kararın kaldırılarak,müteveffa davacının mirasçıları davaya katılarak taraf teşkili sağlanarak yeniden görülmek üzere dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı mirasçısı … vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne; İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 19/04/2022 Tarih 2018/1136 Esas 2022/317 Karar sayılı kararın HMK’nun 353(1)a-4 gereği KALDIRILMASINA;”Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE” Davacı tarafından yatırılan 80,70-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.01/12/2022