Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2022/2236 E. 2022/1691 K. 01.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/2236
KARAR NO: 2022/1691
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 01/06/2022
NUMARASI: 2020/808 Esas – 2022/617 Karar
DAVA: Menfi Tespit (Alım Satım)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 01/12/2022
Davanın kabulüne ilişkin kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, davalı tarafından müvekkili aleyhine Adalar İcra Dairesinin … Esas Sayılı dosyası ile haciz başlatıldığını, takip talebinde borcun sebebi olarak vasıta satışından kaynaklı alacak gösterildiğini, müvekkilinin, alacaklı gözüken davalıya her hangi bir borcunun bulunmadığını, mülkiyeti müvekkiline ait … plaka sayılı araç ile … plaka sayılı araçların takas edilerek satışı konusunda taraflar arasında sözleşme imzalandığını, … plaka sayılı aracının değeri 43.000-TL, buna karşılık davalı tarafça satışı vaad edilen … plaka sayılı aracın değeri 68.000-TL olarak kabul edildiğini, takas sonucunda vekil edenin 25.000-TL ödeme yapmasına karar verildiğini, Müvekkiline ait araç …’a satılmış ise de davalının satmayı vaad ettiği aracın davalıya ait olmaması ve araç üzerinde hacizler bulunması nedeni ile müvekkiline satışının verilemediğini,icra dosyasından müvekkilinin bütün araçları üzerine haciz konulduğunu, müvekkiline araçlarına alıcı bulmasına rağmen davalı tarafın koyduğu bu hacizler nedeni ile aracını değerinde satamadığını, bu nedenle nakit sıkıntısını aşamadığını ve araçlarını yarı fiyatına sattığını belirterek;müvekkilinin icra takibin nedeniyle borçlu olmadığının tesbitine , davalının %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davacı tarafça dosyaya sunulan “Oto Satış Sözleşmesi”ne göre davacının satın alması gereken … Plakalı aracın davacıya satışının yapılmadığı, sözleşmeye taraf olan dava dışı …’e veya davalı Şirkete satışının yapılmadığı, huzurdaki dava dayanağı icra takip dayanağının ise hangi araç satışına istinaden yapıldığının takip dosyası kapsamından anlaşılamadığı tespit edilmiş olup davacının davasını ispatladığı anlaşılmakla açılan davanın kabulü ile davacının Adalar İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyada davalıya borçlu olmadığının tespitine, kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili;taraflar arasında ibraz olunan sözleşme dışında borç ilişkisi bulunmadığını, davalının davaya cevap vermediğini, davalı şirket yetkilisi 07/04/2021 tarihli celseye katılarak dosyayı inceleyip beyan için süre istediğini ancak beyan vermediğini,davalının hiç bir borç ilişkisi/ hak iddiası bulunmamasına rağmen icra takibine giriştiğini, takibin başlatıldığı gün vekil eden adına bir avukatın dosyaya vekaletname sunarak itiraz hakkından ve sürelerden vazgeçtiğini,aynı gün malvarlığı değerlerine haciz konulduğunu, avukat vekil eden tarafından tanınmamakta olup davalının yönlendirme ve isteği ile bu avukata vekaletname çıkarıldığını ve avukatın davalılar ile birlikte hareket ettiğinin anlaşıldığını, kararın kötüniyet tazminatına ilişkin kısmının kaldırılmasını, davalının %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:Dava,davalı şirket tarafından belgesiz başlatılan ,borcun sebebi olarak “vasıta satışından kaynaklı alacak” gösterilen ilamsız takip nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tesbitine ilişkin olup, davanın kabulüne ilişkin hüküm davalı tarafça istinaf edilmemiş hüküm esas bakımından kesinleşmiştir. İİK’nun 72/5.maddesi “Dava borçlu lehine hükme bağlanırsa derhal takip durur…. Borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşılırsa, talebi üzerine, borçlunun dava sebebi ile uğradığı zararın da alacaklıdan tahsiline karar verilir. Takdir edilecek zarar, haksızlığı anlaşılan takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olamaz.” hükmünü içermektedir.Menfi tespit davasının davacı (borçlu) lehine sonuçlanması üzerine, alacak likit olsun veya olmasın,takibin, haksız ve kötüniyetli olması halinde, istem varsa, davacı (borçlu) lehine kötüniyet tazminatına hükmedilmesi gereklidir. Takibin haksız olması tek başına yetmemekte, ayrıca kötüniyetli olması da gerekmekte olup, ispat yükü; takibin kötüniyetli olduğunu iddia eden davacı (borçlu)’nun üzerindedir. Somut olayda takip bir belgeye dayanmadığından ispat yükü alacaklı davalı üzerindedir. Davalı, alacağına ilişkin bir delil de sunmamıştır. Ne varki; icra dosyasının incelenmesinde ilamsız takibin 40.000-TL asıl alacağın tahsili istemiyle 05.05.2017 tarihinde başlatıldığı, aynı tarihde davacı tarafından takip tarihinden hemen önce verilen 21.04.2017 tarihli vekaletname ile tayin ettiği vekil’in icra dairesine gelerek, ödeme emrinin tebliğini, sürelerden feragat ettiğini bildirmiş, müvekkili adına kayıtlı; 5 adet aracın plakasını vererek borcun bu araçların alımından kaynaklandığını belirterek araçlara haciz konulmasına muvafakat etmiştir.Vekaletname ile eldeki icra dosyasında borç tutarı aynı olup, , “40.000-TL’ ye kadar icra dairelerinde adına tebligat almaya, takibi kesinleştirmeye, sürelerden feragata, takipte borcu kabule” yetki verildiği anlaşılmaktadır. Yine ,aynı vekilin diğer icra dosyalarında yapılan haciz bildirimlerini takip ettiği, belirlenmektedir. İcra dosyasında araçlara haciz konulması dışında bir işlem de yapılmamıştır.Bu durum da vekilin davacı tarafça tanınmadığı iddiası takibin kötüniyetle yapıldığını ispat bakımından kabul edilebilir görülmemiştir.Mahkemece kötüniyet tazminatının neden reddi hususunda bir gerekçe yazılmamış ise de; daval tarafça kötüniyetli takip yapıldığı ispatlanamadığının kabulü gerekir. Açıklanan nedenlerle, istinaf nedeni yerinde görülmeyen davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına, Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.01/12/2022