Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2022/2213 E. 2022/1844 K. 23.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/2213
KARAR NO: 2022/1844
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 25/10/2022 (Ara Karar)
NUMARASI: 2022/530 Esas
İHTİYATİ TEDBİR TALEP EDEN
BİRLEŞEN İSTANBUL ANADOLU 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN
2022/810 Esas 2022/781 KARAR SAYILI DOSYASINDA
TALEP: İhtiyati Tedbir
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 23/12/2022
İhtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA VE TALEP: Davacılar vekili dava dilekçesi ile; davalı şirketin bir aile şirketi olduğunu, müvekkili … ve …’ın daha evvel paylarını inançlı bir işlem gereğince …’a devrettiklerini, sonrasında …’ın 18/03/2022 tarihinde akdettiği iki farklı sözleşme ile sahibi olduğu, bedelleri tamamen ödenmiş bulunan, senede bağlanmamış (çıplak) nama yazılı davalı şirket paylarından 17.600.000 adedinin (%16) kızı …’a, 3.630.000 adedini müvekkili eşi …’a geri devrettiğini, devir keyfiyetinin 29/3/2022 tarihli ihtarnameler ile davalı şirkete bildirildiğini, bunun üzerine davalı şirket tarafından gönderilen 18/04/2022 tarihli ihtarname ile şirketin devri onaylamak için 3 aylık süresi bulunduğu, bu sebeple süre dolduğunda isteğin karara bağlanacağını bildirdiğini, şirketin yine verdiği … numaralı kararları ile devir konusu payların pay defterine işlenmesi talebinin reddine, yönetim kurulu üyeleri … ve … tarafından satın alınmasının önerilmesine karar verildiği bu sebeple taleplerine ilişkin olarak davalı şirket tarafından yapılacak herhangi bir işlem bulunmadığının bildirildiğini, hisse devir sözleşmelerinin yazılı olarak düzenlendiği ve geçerli bir şekilde devredildiği, davalı şirketin devrin şeklen geçerli olup olmadığını incelemek dışında başkaca bir hususu araştırma ve içerik yönünden bir denetim yapma yetkisi olmadığı, kanunen TTK 491.maddesi uyarınca kanunda ve esas sözleşmede aksi öngörülmedikçe nama yazılı payların herhangi bir sınırlamaya gerek olmadan devredilebileceğini, şirketin ana sözleşmesinde bir bağlam hükmü olmadığını, devir bedelinin ödendiğinin anlaşılmadığını ileri sürerek şirketin bu kararının yerinde olmadığını bildirerek müvekkillerinin devraldıkları paylar ile ilgili olarak pay sahipliği sıfatlarının tespiti ile pay defterine tescilini talep etmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinden sonra 25/10/2022 tarihli dilekçesiyle; Davacı … yönünden %16, davacı … bakımından %3,3 hisselerin devir eden davalı … tarafından şirkete bildirilmiş ise de; TTK 493 maddesine aykırı olarak şirket tarafından isteğin reddedilmesi ve şirket ortaklarının satın alma hakkı bulunduğu ileri sürülmüş olmakla; payların 3.kişilere devri halinde telafisi imkansız zararlara uğrayacağından bahisle devir alınan hisseler üzerine ihtiyati tedbir konulması talebinde bulunmuştur.
CEVAP: Davalı şirket tarafından hisseleri devir eden … ile davacılar arasında ihtilaf olmadığının davalı … tarafından verilen cevap dilekçesinden anlaşıldığını bu nedenle davacıların hakkının tehdit altında olmadığı anlaşılmakla davacıların tedbir talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEME ARA KARARI: İlk derece mahkemesince bir sayfa kadar ihtiyati tedbirin şartları anlatıldıktan sonra; “bu itibarla Mahkemece asıl uyuşmazlığı çözecek nitelikte ihtiyati tedbir kararı verilmesine hukuken imkan bulunmadığı gibi taraflar arasındaki uyuşmazlığın yargılamayı gerektirdiğinden istemde HMK 389 ve devamı madde hükümlerinde ön görülen koşullar gerçekleşmediğinden davacı vekili tarafından davacılara devredilen ve sermayesi tamamen ödenmiş bulunan senede bağlanmamış (çıplak) nama yazılı şirket paylarının (… %16 ve … %3,3) 3.kişilere devir ve temlikinin önlenmesi maksadıyla ihtiyati tedbir kararı verilmesine ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEBLERİ: Davacılar vekili; müvekkillerinin devraldıkları paylar ile ilgili olarak pay sahibi sıfatlarının tespiti ile pay defterine bu sıfatla hükmen kaydedilmelerine ilişkin olup, ihtiyati tedbir taleplerinin; müvekkillere devredilen payların sadece 3.kişilere devir ve temlikinin önlenmesine ilişkin olduğu, ihtiyati tedbir talebinin mevcut durumun korunmasına yönelik olduğunu, karşı tarafın zararının oluşmasın mümkün olmadığını, bu anlamda ihtiyati tedbir talebinin uygulanabilir, karşı tarafa en az zarar verecek, olması gereken en elzem düzeyde ve mevcut durumun muhafazasına yönelik olduğunu, ihtiyati tedbir talebinin; asıl uyuşmazlığı çözer nitelikte bir talep olmayıp aksine asıl uyuşmazlık hakkında verilecek kararın konusuz/etkisiz kalmamasını sağlamaya ilişkin olduğunu, davalı şirketin, Ankara …Noterliğinin 18/04/2022 tarih ve … yevmiye numaralı cevabi ihtarnamesiyle TTK 493.maddesine aykırı olarak satın alma hakkının bulunduğunu ileri sürmüş olmakla kanuna aykırı olarak bir hakkın kullanılmak istemesi nedeniyle davanın devamı sırasında da ihtilaflı payların pay defterine 3.kişiler adına kaydının yapılması mümkün olduğunu, diğer yandan devredilmesine rağmen, pay defterinde kayden davalı … üzerinde gözüken payların da yargılama sırasında 3.kişilere devir ve temliki söz konusu olması halinde hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı veyahut imkansız hale geleceği ihtilafsız olduğunu ileri sürerek ret kararının kaldırılarak öncelikli olarak teminatsız, aksi kanaatte ise uygun bir teminat mukabilinde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: HMK’nın 389. maddesi, “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme sebebiyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” şeklindedir. İlk Derece Mahkemesince asıl uyuşmazlığı çözecek nitelikte ihtiyati tedbir kararı verilmesine hukuken imkan bulunmadığı gibi taraflar arasındaki uyuşmazlık yargılamayı gerektirdiğinden istemde HMK 389 ve devamı madde hükümlerinde ön görülen koşullar gerçekleşmediğinden davacı vekili tarafından davacılara devredilen ve sermayesi tamamen ödenmiş bulunan senede bağlanmamış (çıplak) nama yazılı şirket paylarının (… %16 ve … %3,3) 3.kişilere devir ve temlikinin önlenmesi maksadıyla ihtiyati tedbir kararı verilmesine ilişkin talebin bu aşamada reddine karar verilmiştir. Ancak davaya konu hisselerin davanın konusu teşkil ettiği ve tedbir isteminin konusu itibariyle 3.şahıslara devrinin engellenmesini teşkil eden ihtiyati tedbir kararı uyuşmazlığı çözecek nitelikte bir karar olmayacaktır. Davanın konusunun paylara ilişkin olduğu davanın konusunu teşkil ettiği , şirket tarafından alınan yönetim kurulu kararıyla payların şirket yönetim kurulu üyeleri adına satın alınmasının teklif edilmesine karar verildiğinden davacıların haklarının korunması için ihtiyati tedbir kararı verilmemesi halinde zarara uğrayacakları da açıktır. Her uyuşmazlık niteliği itibariyle yargılamayı gerektirdiği ,isteğin reddine gerekçe yapılamayacağı ,sunulan delillerin özellikle sicil kayıtları ,yazılı devir sözleşmesinin sunulduğu ,yaklaşık ispatın sağlandığı gözetilmeden ihtiyati tedbir isteminin somut olaya uygun olarak deliller değerlendirilmeden reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin istinaf nedeni yerinde görüldüğünden mahkemenin 25/10/2022 tarihli ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararının kaldırılarak davacıların ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne; İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/530 Esas sayılı 25/10/2022 Tarihli ara kararın HMK 353(1)b-2 gereği KALDIRILMASINA; yeniden ara karar verilmesine; “İhtiyati tedbir isteminin HMK 391/1 ve devamı maddeleri uyarınca kabulüyle halen davalı şirketin davalı …’a ait iken davacılara devredildiği ileri sürülen %16, %3,3 (toplam %19,3) oranında davalı … San. Ve Tic. A.Ş.’deki … paylarının 3.şahıslara devir ve temlik edilmemek üzere ihtiyati tedbir konulmasına, Takdiren %10 oranında (davacı … yönünden 17.600.000, … yönünden 3.630.000) 2.123.000-TL tutarında teminat (nakit veya kesin-süresiz teminat mektubu) alınmasına, teminat yatırıldığı takdirde İstanbul Anadolu Nöbetçi İcra Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak tedbir kararın infazına, HMK 393 (1) maddesi uyarınca Dairemiz kararının tebliğinden itibaren bir hafta kesin süre içinde teminat karşılanarak ihtiyati tedbir kararının uygulanması talep edilmediği takdirde tedbir kararının kendiliğinden kalkacağının davacılar/ihtiyati tedbir isteyenler vekiline bildirilmesine,Teminatın alınması ve tedbir kararının infazı işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,” Davacı tarafça yatırılan peşin istinaf karar harcının davacı tarafa iadesine , Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 23/12/2022