Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2022/1942 E. 2022/1814 K. 16.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1942
KARAR NO: 2022/1814
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 12/04/2022
NUMARASI: 2021/467 Esas 2022/204 Karar
DAVA: İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 16/12/2022
Davanın şartı yokluğundan usulden reddine ilişkin kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; davalı … A.Ş.’ye taşımacılık hizmeti verdiklerini, bu şirkete ait malları Çin Halk Cumhuriyeti’nden İstanbul’a taşıdıklarını, bu taşıma faaliyetini de dosyaya sundukları konşimentolarla kanıtladıklarını, taşıma faaliyetine ilişkin olarak düzenledikleri faturayı da Beykoz … Noterliğinin 28.04.2020 tarih ve … sayılı ihtarnamesi ile davalıya gönderdiklerini, fatura bedelinin ödenmemesi üzerine de İstanbul … İcra Dairesinin … sayılı dosyasından icra takibi başlattıklarını, takibe davalı tarafın itiraz etmesi üzerine de itirazın iptali davası açtıklarını belirtmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, müvekkili şirketin yerleşim yerinin Gebze- Kocaeli olduğunu, belirterek öncelikle mahkemenin yetkisine itirazda bulunduklarını ,davanın esasına ilişkin olarak da davacıya borçlarının bulunmadığını, davanın reddine ve kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davacının yerleşim yeri olan Beykoz ilçesinin borcun ifa yeri olduğu, Beykoz ilçesinin bağlı olduğu İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesinin de yetkili olduğu, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi’nin 01/06/2021 tarih 2021/672 esas ve 2021/834 karar sayılı ilamı ile tüm bu açıklamalar ışığında davalı yanca icra dairelerinin yetkisine itiraz edilmiş olup; HMK md. 6, 10, TBK md. 89. Gereğince başlatılan takibin yetkili icra dairesinde başlatılmadığı ve yetkili icra dairesinde takip başlatılmasının dava şartı olduğu gerekçesiyle davanın HMK madde 114/2 ve 115/2 maddeleri gereğince dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili; taraflar arasında kurulan taşıma akdine göre malın teslim yerinin İstanbul Havalimanı olduğunu, TTK 890.madde hükmü gereği malın teslim alındığı veya teslim için öngörülen yer mahkemesinin de yetkili olduğunu, İstanbul Çağlayan İcra Müdürlükleri ile İstanbul Çağlayan Asliye Ticaret Mahkemesinin adli yargı yetki alanında olduğunu, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, taşıma işinden kaynaklanan fatura bedelinin ödenmemesi üzerine başlatılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece,davanın icra dairesinin yetkisizliği nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir. Ancak,ticaret sicil kayıtlarından,şirketin iflas halinde olduğu anlaşıldığı gibi,davalı şirket hakkında Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 28/06/2021 tarihinde 2021/217 esas sayılı dosyasında iflas kararı verildiği davalı vekili tarafından dosyaya bildirilmiş ise de ,mahkemece bu bildirim dikkate alınmadan dava sonuçlandırılmıştır. Kural olarak İİK’nın 191. maddesi gereğince borçlunun iflas açıldıktan sonra masaya ait mallar üzerinde her türlü tasarrufu alacaklılara karşı hükümsüz olup, müflisin masa malları üzerindeki tasarruf yetkisi iflas ile kısıtlandığından, aynı yasanın 226. maddesinde de masanın kanuni mümessilinin iflas idaresi olduğu hükmü kabul edilmiştir. Müflisin tasarruf yetkisinin kısıtlanmış olması (İİK’nın 191. maddesi), müflisin iflas masasına giren mal ve haklarına ilişkin davaları takip yetkisini de etkiler. Müflis, nasıl iflasın açılması ile hak ehliyetini kaybetmiyorsa, dava ehliyetini de kaybetmez. Ancak müflisin masa malları üzerindeki tasarruf yetkisi kısıtlandığından, masa ile ilgili davalar hakkındaki dava takip yetkisi (ve taraf sıfatı), artık müflise değil, iflas idaresine aittir. Adi tasfiyede İİK’nın 226-229 maddeleri gereği iflas masasını temsil yetkisi iflas idare memurlarına, şayet basit tasfiye (İİK’nın 218. maddesi) usulü benimsenmişse, bu temsil yetkisi İflas Dairesine aittir. İflas idaresinin bu dava takip yetkisini kullanıp kullanmayacağını (yani davalara devam edip etmeyeceğini) tespit edebilmek için, ilk önce iflas organlarının oluşması ve her dava hakkında esaslı bilgi sahibi olunması gerekir. Bu ise, zaman isteyen bir husustur. İşte bu nedenle kanun, müflisin taraf bulunduğu hukuk davalarının, iflasın açılması ile belli bir süre için durmasını kabul etmiştir (İİK 194). İflastan önce açılmış olup da devam eden, müflisin (davacı veya davalı olarak) taraf bulunduğu hukuk davaları, (maddede yazılı istisnalar dışında) iflasın açılması ile durur. Bu durma, ikinci alacaklılar toplantısından (md. 237) on gün sonraya kadar devam eder; ancak bundan sonra duran hukuk davalarına devam edilebilir. Davaların durduğu bu süre içinde, iflas idaresi, duran davalar hakkında araştırma yapar ve bu davaların geleceği hakkında karar verir. Müflisin davalı olduğu davalarda, iflas idaresi bir davanın başarı şansı olduğu kanısına varırsa, masanın bu davayı takip etmesine karar verir; bu karar ikinci alacaklılar toplantısının uygun bulması ile kesinleşir ve ikinci alacaklılar toplantısından sonraki on günlük süre geçince, bundan böyle davaya, davalı olarak iflas idaresine karşı devam edilir. Taraf ve dava ehliyeti HMK’nın 114/1-d maddesi uyarınca dava şartı olduğundan resen gözetilmesi gerekmektedir.Mahkemece,açıklanan hususlar gözetilerek İİK’nın 194. maddesi uyarınca gerekli işlemler yapılarak taraf teşkili sağlanması gerekirken vekalet görevi sona eren vekile tebliğler yapılarak davaya devam edilerek sonuçlandırılması doğru olmamıştır. Açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, hükmün kaldırılarak dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine , davacı vekilinin istinaf nedenlerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 12/04/2022 Tarih 2021/467 Esas 2022/204 Karar sayılı kararın HMK’nun 353(1)a-4 gereği KALDIRILMASINA; “Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE” Davacı tarafından yatırılan 80,70-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 16/12/2022