Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2022/1926 E. 2022/1372 K. 07.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1926
KARAR NO: 2022/1372
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/04/2022 (Ara Karar)
NUMARASI: 2022/39 Esas
TALEP: İhtiyati Tedbir
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 07/10/2022
İhtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin 08/04/2022 tarihli ara kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP: Davacı vekili, müvekkili …’un … San. Ve Tic. A.Ş.’nin hisse ortağı olduğunu, 07/06/2021 tarihinde yönetim kurulu tarafından 26/06/2021 tarihinde olağan genel kurul toplantısı için çağrı yapıldığını ve 07/07/2021 tarihinde olağan genel kurul toplantısı yapıldığını, ancak genel kurul toplantısı ve işbu genel kurulda alınan kararların yok hükmünde olduğunu, genel kurul toplantısı ile işbu genel kurulda alınan kararların yokluğunun tespit edilmesi gerektiğini beyanla davanın kabulü ile … San ve Tic. A.Ş.’nin 07/07/2021 tarihli genel kurul toplantısının ve bu toplantıda alınan genel kurul kararlarının yokluğunun tespitini, İzmir ili, Selçuk ilçesi, … Mahallesi, .. Mevkii, … ada, .. parselde bulunan taşınmaz hakkında ihtiyati tedbir kararı uygulanmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; ihtiyati tedbir kararının ancak uyuşmazlık konusu hakkında verilebileceği, davanın genel kurul kararının iptali istemine ilişkin olduğu, tedbir kararı verilmesi istenen taşınmazın dava konusu olmadığı anlaşıldığından koşulları oluşmayan ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili, tedbir talebinin reddine ilişkin kararına dayanak olarak taşınmazın dava konusu olmadığı gösterildiğini, ‘şirket ortaklarından olan … kendisi adına asaleten; şirket hisselerinin çoğunluğuna sahip olan … Ltd. Şti.’nin temsilcisi olduğunu iddia ederek bu ortağa da vekaleten toplantıya katıldığını ve oy kullandığını, ancak …’nin sunmuş olduğu vekaletname sahte olduğunu, genel kurul toplantısında müvekkili ve diğer ortakların itirazlarına rağmen …’nin kendi oyu ve temsilcisi olduğunu iddia ettiği … Ltd. Şti.’nin yerine kullandığı oy ile tek başına yönetim kurulu üyesi seçildiğini, tek başına karar alabilen birinin şirket varlığı üzerinde tasarruf edeceği aşikar olduğunu, İzmir- Selçuk ilçesi … ada, … parselde bulunan taşınmazın şirket için oldukça önemli bir mal varlığı olduğunu,…’nin sahip olduğu yönetim yetkisi nedeniyle bu taşınmazı satma ihtimalinin diğer ortakları endişelendirdiğini, 08.04.2022 tarihli ara kararının kaldırılarak tedbir talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Talep, TTK’nın 449. maddesi uyarınca genel kurul kararlarının iptali istemli davada davalı şirket adına kayıtlı taşınmazlara ihtiyati tedbir konulması istemine ilişkindir.TTK nun 449. maddesi ”Genel kurul kararı aleyhine iptal veya butlan davası açıldığı taktirde mahkeme, YK üyelerinin görüşünü aldıktan sonra, dava konusu kararın yürütülmesinin geri bırakılmasına karar verebilir” hükmünü içermektedir. Anılan madde de hangi hallerde bu geçici hukuki koruma kararı verileceği özel olarak düzenlenmediğinden, tamamlayıcı yorum kuralı olarak HMK’nın ihtiyati tedbire ilişkin hükümlerinden yararlanılabilir. HMK’nın 389. maddesi, “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme sebebiyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” şeklindedir. Aynı yasanın 390/3 maddesi ise, ”Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır” düzenlemesini içermektedir. Somut olayda; davacı genel kurul kararının yokluğunun tesbiti davasında şirket taşınmazına ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiştir. Eldeki ara kararı verildikten sonra sonra esas bakımından karara bağlanarak davanın reddine karar verilmiştir. Genel kurul kararının iptali davasında ihtiyati tedbir olarak ancak alınan kararın icrasının durdurulmasına karar verilebileceği, şirket taşınmazının iş bu davanın konusunu teşkil etmediği açıktır.Genel kurul kararlarının yürütülmesinin geri bırakılması ve davalı şirket taşınmazları üzerine ihtiyati tedbir konulması koşullarının oluşmadığı;ara kararda bir isabetsizlik bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmış olup, ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 07/10/2022