Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2022/1694 E. 2022/1306 K. 29.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1694
KARAR NO: 2022/1306
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/07/2022 (Ara Karar)
NUMARASI: 2022/485 Esas
TALEP: İhtiyati Haciz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 29/09/2022
21/07/2022 tarihli ara kararın ihtiyati haciz talep eden davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP: İhtiyati haciz isteyen davacı vekili; müvekkili şirket tarafından, davalı şirkete muhtelif ürün satışları yapıldığını ve ürünlerin teslim edildiğini, faturalara yasal süresinde itiraz edilmediğini, ancak davalı şirket tarafından teslim alınan ürün bedellerinin ödemediğini, bunun üzerine davalı aleyhine İstanbul … İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, ayrıca son dönemlerde basında yer alan haberlere göre davalı şirket çalışanlarının maaşlarını alamadıklarını ve taraflarına gelen şifahi duyumlardan da davalının birçok alacaklısına borcunu ödemediğinin istihbar olunduğunu, alacağın rehinle teminat altına alınmadığını, bu nedenle ihtiyati haciz koşullarının oluştuğunu belirterek, davalının dava konusu alacakları kadar menkul ve gayrimenkul mallarına, hak ve alacaklarına ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARI: Mahkemece; dava dilekçesi ekinde yer alan belgelerin, davacının vadesi gelmiş bir alacağın alacaklısı olduğu kanaatini uyandırmaya yeterli olmadığı gerekçesiyle, şartları oluşmayan ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: İstinaf yoluna başvuran ihtiyati haciz isteyen davacı vekili; müvekkili tarafından düzenlenmiş olan faturalara konu ürünlerin davalıya teslim edildiğini, davalı şirketin faturaların içeriğine de itiraz etmediğini, ancak davalının oluşan cari hesap borcunu ödemediğini, ayrıca davalının mutabakat mektubu ile de borcu kabul ettiğini, mutabakat mektubunun kesin borç ikrarı içeren bir belge olduğunu, davalı şirketin ekonomik olarak zor durumda bulunduğunun kamuoyuna yansıdığını, bu nedenle müvekkilinin alacağına kavuşmasının imkansız olacağını belirterek, ara kararın kaldırılarak ihtiyati haciz taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Talep, fatura ve cari hesap alacağına dayalı olarak başlatılan itirazın iptali davasında, İİK’nın 257 vd. maddeleri uyarınca ihtiyati haciz kararı verilmesi istemine ilişkindir. İİK’nın 257/1. maddesine göre, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı ihtiyati haciz talebinde bulunabilir. Aynı yasanın 258/1. maddesinin 2. cümlesine göre ise; “İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacaklı, alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek delilleri göstermeye mecburdur.” Belirtilen madde hükümleri uyarınca ihtiyati haciz talep eden, bir para borcunun alacaklısı olduğunu, borcun rehinle temin edilmediğini ve borcun vadesinin gelmiş olduğunu yaklaşık olarak mahkemeye kanaat getirecek tarzda ispat etmek durumundadır. İİK’nın 257. maddesi hükmü uyarınca, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için muaccel bir para alacağının bulunması ön koşul olup, varlığı ihtilaflı ve tespite muhtaç olan bir alacak talebi yönünden ortada muaccel veya müeccel bir bir para alacağı bulunduğu söylenemeyecektir. Somut olayda; davacı tarafça, ihtiyati hacze dayanak olarak müvekkili tarafından düzenlenmiş olan faturalar, cari hesap ekstresi ile davalının düzenlemiş olduğu 31.10.2021 tarihli mutabakat mektubuna dayanılmıştır. Ancak davalı tarafça mutabakat mektubunun geçersiz olduğu ileri sürülmüş olup, bu hususun tespiti yargılamayı gerektirmektedir. Bu durumda davacının iddialarının doğruluğu ve haklılığının yapılacak tahkikat neticesi delillerin değerlendirilmesi sonucunda anlaşılacağı, davacının ileri sürdüğü muaccel alacağın varlığının yargılamayı gerektirdiği, mevcut durumda muaccel bir alacağın varlığının yaklaşık ispat ölçüsünde ispatlanamadığı sonuç ve kanaatine varılmış olup, ilk derece mahkemesinin ihtiyati haciz isteminin reddine yönelik ara kararında bir isabetsizlik görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle, ihtiyati haciz isteyen davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati haciz talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 29/09/2022