Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2022/1564 E. 2022/1314 K. 29.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1564
KARAR NO: 2022/1314
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 29/06/2022
NUMARASI: 2022/377 Esas – Ara Karar
TALEP: İhtiyati Tedbir
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 29/06/2022
29/06/2022 tarihli ara kararın ihtiyati tedbir talep eden davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP: İhtiyati tedbir isteyen davacılar vekili; davalı şirketin 28.04.2022 tarihli olağanüstü genel kurulunda şirketin sermayesinin 7.100.000-TL’den 23.770.000-TL’ye çıkarılmasına karar verildiğini, ancak toplantı anında önceki sermayenin tamamının ödenmiş olup olmadığının, sermayeye iç kaynaklardan aktarılabilecek bir fon bulunup bulunmadığının ve sermaye artırım gerekçesinin ispatlanamadığını, yönetim kurulunca hazırlanan aynı tarihli beyan ve raporun da kanunun aradığı şartları taşımadığını, öncesinde 13.09.2021 tarihli toplantıda diğer yönetim kurulu üyelerinin sözlü ve fiziki müdahalede bulunarak müvekkillerinin zorla yönetim kurulu üyeliğinden istifa etmelerine sebebiyet verdiklerini belirterek, davalı şirketin 28.04.2022 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında alınan kararların yokluğunun tespitine, aksi halde iptaline, alınan tüm kararların yürütülmesinin tedbiren geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili; alınan sermaye artırım kararının usul ve yasaya aykırı bir yönünün bulunmadığını, davacılara genel kurul sonrasında rüçhan haklarını kullanmaları yönünde bildirim yapılmış olmasına rağmen davacıların şirkete başvuruda bulunmadıklarını, bu nedenle diğer ortaklara yapılan teklifin diğer ortaklarca kabul edilerek sermaye payının diğer ortaklarca banka hesabına bloke edildiğini, davalı şirketin, davacıların kötü yönetimi nedeniyle zarar ettiğini, şirketin mevcut sermayesinin ödenmiş olup, şirket içerisinden sermayeye aktarılabilecek bir fon bulunmasının mümkün olmadığını belirterek, davacıların ihtiyati tedbir istemi ile davanın davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; somut olayda ihtiyati tedbir kararı verilmemesi halinde davacının hakkını elde etmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden bu aşamada bahsedilmesinin mümkün olmadığı, tedbir kararı verilmemesi halinde ciddi bir zararın doğacağına dair emarelerin de bulunmadığı, ayrıca davacı iddialarının yaklaşık ispat ölçüsünde kanıtlanamadığı gerekçesiyle, ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: İstinaf yoluna başvuran davacılar vekili; mahkemece somut olay ile bir bağ kurulmadan ve gerekçesi açıklanmadan karar verildiğini, ancak önceki sermayenin tamamının ödenip ödenmediğinin ispatlanamadığını, müvekkillerine şirketin finansal bilgilerinin verilmediğini, sermayeye iç kaynaklardan aktarılabilecek bir fon bulunup bulunmadığının ispatlanamadığını, sermaye artırım gerekçesinin açıklanmadığını, toplantı anında sunulan yönetim kurulu beyanının eksik olup sermaye artırımının neden gerekli olduğunu aydınlatır mahiyette olmadığını, sermaye artırımının dürüstlük kuralına aykırı olduğunu, Nisan 2021’de şirket sermayesi artırılmış iken yeniden sermaye artırımı yapılmasının gerekçesinin izah edilmediğini, ihtiyati tedbir kararı verilmediği takdirde müvekkillerinin ciddi zararının oluşacağını, müvekkillerinin zorla yönetim kurulu üyeliğinden zorla istifa ettirilmeye çalışıldığını, sermaye artırımı öncesinde ayrı ayrı %15 payı bulunan müvekkillerinin bu payının tedbir kararı verilmemesi halinde %4,8’e düşeceğini, bu zararın telafisinin imkansız olacağını belirterek, 28.04.2022 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında alınan kararların yürütülmesinin geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Talep; genel kurul kararının yokluğunun tespiti ve iptali istemli davada, TTK’nın 449. maddesi uyarınca genel kurul kararının yürütülmesinin geri bırakılması istemine ilişkindir. TTK’nın 449. maddesi ”Genel kurul kararı aleyhine iptal veya butlan davası açıldığı taktirde mahkeme, YK üyelerinin görüşünü aldıktan sonra, dava konusu kararın yürütülmesinin geri bırakılmasına karar verebilir” hükmünü içermektedir. Anılan maddede hangi hallerde geçici hukuki koruma kararı verileceği özel olarak düzenlenmediğinden, tamamlayıcı yorum kuralı olarak HMK’nın ihtiyati tedbire ilişkin hükümlerinden yararlanılabilir. HMK’nın 390/3 maddesi ise, ”Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır” düzenlemesini içermektedir. Somut olayda; genel kurul kararı aleyhindeki ihtiyati tedbir istemi, yönetim kurulu üyelerinin görüşü sorularak karara bağlanmıştır. Davalı şirketin dava konusu genel kurulunun 3 no.lu kararında, şirket sermayesinin 7.100.000-TL’den 23.770.000-TL’ye çıkarılmasına yönelik karar alınmıştır. Davacı tarafça; şirketin önceki sermayesinin tamamının ödenmiş olup olmadığının, sermayeye iç kaynaklardan aktarılabilecek bir fon bulunup bulunmadığının kanıtlanamadığı, sermaye artırım kararı dürüstlük kuralına aykırı olup, sermaye artırım gerekçesinin ispatlanamadığı, yönetim kurulu beyanının yetersiz olduğu, ayrıca öncesinde müvekkillerinin zorla yönetim kurulu üyeliklerinden istifa ettirildiklerini ileri sürmüştür. Sermaye artırımı sonrasında davacıların rüçhan haklarını kullanmayarak sermaye artırımına katılmadıkları anlaşılmaktadır. Davacılarının bu iddiaları ve özellikle sermaye artırımı kararı sonrası bu karara katılmayan davacıların şirketteki sermaye paylarının düşecek olması nedeniyle, alınan kararın icrasının durdurulmaması halinde, telafisi imkansız zarara neden olabileceği sonuç ve kanaatine varılmıştır. Bu nedenle mahkemece ihtiyati tedbir isteminin kabulü gerekirken reddine karar verilmesi isabetsiz olup, davacılar vekilinin ihtiyati tedbir isteminin kabulü ile takdiren teminatsız olarak davalı şirketin 28.04.2022 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında alınan sermaye artırımına dair 3 no.lu kararının icrasının tedbiren durdurulmasına karar verilmiştir. Açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin 29.06.2022 tarihli ara kararının HMK’nın 353/(1)b-2 maddesi uyarınca kaldırılarak, davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin kabulüne, takdiren teminatsız olarak davalı şirketin 28.04.2022 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında alınan sermaye artırımına dair 3 no.lu kararının icrasının tedbiren durdurulmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati tedbir talep eden davacılar vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 29/06/2022 Tarih 2022/377 Esas sayılı ara kararının HMK.’nın 353(1)b-2 gereği KALDIRILMASINA; “Davacılar vekilinin ihtiyati tedbir talebinin kabulüne, takdiren teminatsız olarak davalı şirketin 28.04.2022 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında alınan sermaye artırımına dair 3 no.lu kararının icrasının tedbiren durdurulmasına,” Tedbirin bildirimine ilişkin işlemlerin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine, Davacılar tarafından yatırılan 80,70-TL peşin istinaf karar harcının isteği halinde davacıya iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 29/09/2022