Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2022/140 E. 2022/404 K. 17.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/140
KARAR NO: 2022/404
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/11/2021
NUMARASI: 2021/722 Esas 2021/1039 Karar
DAVA: Zayi Belgesi Verilmesi
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 17/03/2022
Davanın reddine ilişkin kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; müvekkili şirketlerin, 24.08.2021 tarihinde bilgisayar serverlarına kimliği bilinmeyen şahıslarca saldırılar düzenlendiğini ve şirketin teknik biriminin müdahale etmesine rağmen bilgisayarların hacklenerek; şirketin bir kısım digital kayıtlarının ele geçirildiğini, bu saldırı neticesinde şirketin bir kısım digital verilerinin ve müvekkilinin elinde tutmuş olduğu yedeklemelerin “…” olarak adlandırılan fidye yazılımlar vasıtası ile şifrelendiğini, serverlara saldırının gerçekleştiğinin anlaşıldığı anda internet erişiminin kesildiğini ve daha sonra verilerin kurtarılması umuduyla teknik destek alındığını, buna rağmen virüsün temizlenemediğini ve şifrelenen bazı belgelerin kurtarılamadığını, bu kapsamda; şirket cihazları … seri numaralı … model ve … seri numaralı … model sabit sürücülerdeki tüm dosyaların uzantısı ile birlikte yapılandırılıp “…” şeklinde şifreli bir yapıya çevirerek dosya yapısının bozulmasına sebep olduğunu, bu şifreleme esnasında ise 2017 yılının tüm aylarındaki (1-2-3-4-5-6-7-8-9-10-11-12) dönemlerin e-defter dosyalarının da şifrelendiğini ve ulaşılamaz hale geldiğini, Yine sabit sürücü “…-…- […com]…” şeklinde şifreli bir yapıya çevirerek dosya yapısının bozulmasına sebep olduğunu, bu şifreleme esnasında ise 2017 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz ve Ağustos ayı dönemlerine ait e-defter dosyalarına ulaşılamamış olduğunu, bu kapsamda her iki müvekkili yönünden de 2017 yılına ait e-defter kayıtlarının zayi olduğunu, dava açılmadan önce alınan teknik destek sonucunda belgeler üzerinde fince yazılım bulunduğunun ve siber saldırının Finlandiya kaynaklı olduğunun tespit edildiğini, yapılan çalışmaya rağmen şifrelemenin çözülemediğini, böylece müvekkili tarafından defterlerinin zayi olduğunun 31.08.2021 tarihi itibariyle öğrenilmiş olduğunu belirterek … A.Ş. yönünden 2017 yılının tüm aylarındaki (1-2-3-4-5-6-7-8-9-10-11-12) dönemlerine ait e-defterler yönünden, … A.Ş. yönünden ise 2017 Yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz ve Ağustos ayı dönemlerine ait e-defterler yönünden zayi olduğuna dair taraflarına zayi belgesi verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; Elektronik Defter Genel Tebliğinin 7.1 maddesi ve TTK’nun 82/7. maddesi gereğince bu davanın söz konusu durumların öğrenilmesinden itibaren 15 gün içerisinde açılması gerektiği, her ne kadar tebliğde belirtilen “söz konusu durumların öğrenilmesinden itibaren” ibaresi kullanıldığı ve söz konusu durumdan anlaşılması gerekenin açık olarak belirtilmediği görülmüş ise de, kanun lafzı dikkate alındığında söz konusu durumların ibaresinden e-Defter ve berat dosyalarının muhafaza edildiği e-Defter saklama hizmeti veren özel entegratör kuruluşlardan veya Başkanlıktan ikincil örneklerinin temin edilemediğinin anlaşılması gerektiği, buna göre dava açılmadan önce Gelir İdaresi Başkanlığına veya özel entegratör kuruluşlara defterlerin ikincil örneklerinin temin edilmesi için başvurulması gerektiği ve temin edilemeyeceğinin tespitinden itibaren 15 içerisinde zayi davasının açılması gerektiği, davacı tarafından sunulan belgelerden anlaşıldığı üzere davacının Gelir İdaresi Başkanlığına ve entegratör kuruluşlara davanın açılmasından sonra başvurduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde; mahkemece yasada yer almayan başvuru şartı arandığını, Gelir İdaresi Başkanlıklarınca bu kayıtların saklanmadığını, müvekkilinin 2017 yılında özel entegratör kurumlarla çalışmadığını, bu hususu mahkemeye bildirmelerine rağmen mahkemece zayi olan belgelerin dava açılmasından önce özel entegratör kurumlardan istenmemesi nedeniyle davanın reddine karar verildiğini, somut olayda siber saldırının 24/08/2021 tarihinde gerçekleştiğini, müvekkili şirket tarafından alınan teknik destekle defterlerinin şifrelendiğini ve şifrenin çözülemediğini, böylelikle müvekkilinin defterlerin zayi olduğunu 31/08/2021 tarihinde öğrendiğini, aynı gün Gelir İdaresi Başkanlığına müracaat edildiğini ve alınan olumsuz yanıt üzerine bu davanın açıldığını, ayrıca dosyaya gelen yazı cevaplarında da e-defterlerinin ikincil örneklerinin tutulmadığının bildirildiğini, bu durumda müvekkilinin bu davayı açmakta hukuki yararının bulunduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE :Dava, TTK 82. Maddesi kapsamında zayi belgesi verilmesi talebine ilişkindir. TTK’nın 82/7. Maddesinde “Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir.” hükmü düzenlenmiştir. Davanın açıldığı tarihte yürürlükte olan 19/10/2019 tarih 30923 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 3 Sıra No’lu Elektronik Defter Genel Tebliği (Sıra No:1)’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğle; elektronik ortamda tutulan defterlerin, vergi güvenliğini sağlamak ve virüs, siber saldırısı vb. diğer teknolojik ataklara karşı tedbir almak amacıyla ikincil kopyalarının gizliliği ve güvenliği sağlanmış şekilde Gelir İdaresi Başkanlığı sistemlerinde ya da Başkanlıktan izin alabilen güvenli saklamacı kuruluşlar bünyesinde de saklanması zorunluluğu getirilmiştir (Bkz. Tebliğ m.4.4.1-e). Öte yandan, aynı tebliğin 7.1. Maddesininde, e-defter tutanların, Vergi Usul Kanununda belirtilen “Mücbir Sebep” halleri nedeniyle e-defter veya beratlarına ait kayıtlarının bozulması, silinmesi, zarar görmesi veya işlem görememesi ve e-Defter ve berat dosyalarının muhafaza edildiği e-Defter saklama hizmeti veren özel entegratör kuruluşlardan veya Başkanlıktan ikincil örneklerinin temin edilemediği hallerde, söz konusu durumların öğrenilmesinden itibaren tevsik edici bilgi ve belgeleri ile birlikte 15 gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yetkili mahkemeye başvurarak kendisine bir zayi belgesi verilmesini isteyebilecekleri; Mahkemeden zayi belgesinin temin edilmesini müteakip, zayi belgesi ile birlikte durumun Başkanlığa yazılı olarak bildirilmesi ve Başkanlık tarafından istenilen bilgi ve belgelerin ibraz edilmesi halinde, mükelleflerin zayi olan e-defter kayıtlarının yeniden oluşturulması ve bunlara ait yeni oluşturulan e-defter ve berat dosyalarının e-defter uygulaması aracılığı ile Başkanlık sistemine yeniden yüklenmesi için Başkanlık tarafından yazılı izin verileceği düzenlenmiştir. TTK’nın 82/7. Maddesine uygun şekilde düzenleme yapılan anılan tebliğde e-defter veya beratlarına ait kayıtların bozulması, silinmesi, zarar görmesi veya işlem görememesi ve e-Defter ve berat dosyalarının muhafaza edildiği e-defter saklama hizmeti veren özel entegratör kuruluşlardan veya Başkanlıktan ikincil örneklerinin temin edilemediği hallerde, söz konusu durumların öğrenilmesinden itibaren 15 gün içinde yetkili mahkemeden zayi belgesi verilmesini istemesi gerektiği belirtilmiştir. TTK’nın 82/7. Maddesinde düzenlenen zayi belgesi verilmesi için başvuru süresi hak düşürücü süre olup bu süre içinde başvuru yapılması zorunludur. Somut olayda, davacı vekili 24/08/2021 tarihinde gerçekleşen siber saldırı neticesinde müvekkili şirketlere ait 2017 yılı defterlerinin bulunduğu klasörünün şifrelendiğini, alınan teknik destek neticesinde bu şifrenin çözülemeyeceğinin tespit edilmesi ile zayi olgusuna 31/08/2021 tarihinde vakıf olduklarını belirtmekte olup dava da 01/09/2021 tarihinde açılmıştır. Mahkemece ise davanın açıldığı tarih itibariyle yukarıda bahsi geçen tebliğ hükümlerinde belirtilen entegrasyon şirketlerinden defterlerinin ikincil örneklerinin temin edilip edilemeyeceği açıklığa kavuşturulmadan dava açılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Oysa hem Tebliğ’de hem de Gelir İdaresi Başkanlığı’na yazılan müvekkere cevabında belirtildiği üzere elektronik defterlerin Başkanlığın veya Başkanlıktan izin alan özel entegratörlerin bilgi işlem sisteminde saklama zorunluluğu Ocak/2020 döneminden itibaren başlamaktadır. Davacılar vekili tarafından müvekkili şirketin 2017 yılına ilişkin defterlerin özel entegratörlerin bilgi işlem sisteminde saklanmadığı beyan edilmiş olup buna ilişkin entegratör şirketin yazısını sunmuştur. Bu itibarla davacı şirketlere ait 2017 yılı ticari defterlerin Başkanlık veya Başkanlıktan izin alan özel entegratörde saklanmaması nedeniyle temini mümkün olmayacağından dava açılmasından önce bu durumun araştırılmasına gerek bulunmamaktadır. Bu nedenle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Açıklanan nedenle davacılar vekilinin istinaf nedeni yerinde olduğundan başvurusunun kabulü ile kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye iadesine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08/11/2021 Tarih 2021/722 Esas 2021/1039 Karar sayılı hükmün HMK.’nın 353(1)a-4 gereği KALDIRILMASINA; “Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE” Davacılar tarafından yatırılan 80,70-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.17/03/2022