Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1289
KARAR NO: 2022/1009
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/04/2022 (Ara Karar)
NUMARASI: 2021/451 Esas
TALEP: İhtiyati Tedbir
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 30/06/2022
İhtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararın ihtiyati tedbir talep eden davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP: Davacı vekili, 16.02.2018 tarihinde davalı …’dan bedeli 215.000- TL olan iş makinesi alındığını, bedelinin çek ile ödendiği, 16.02.2019 tarihinde 115.000- TL bedelle davalı … Tic. Ltd. Şti. ‘den bir iş makinesi daha satın alındığını, söz konusu iş makinasının satış bedeli olan 50.000-TLnin de çek ile ödendiğini, kalan bedelin de noterde tescil anında ödeneceği hususunda davalılarla anlaşma sağlandığını, iş makinelerinin müvekkiline teslim edilip bir süre müvekkili tarafından kullanıldığını,bedelleri ödenmesine rağmen bu makinelerin müvekkili adına tescilinin yapılmadığını,davalıların kendini 3. Kişilere borçlandırarak 3. Kişiler tarafından davalı şirket aleyhine icra takibi başlatılarak iş makineleri haczedilerek davalı şirket yetkilisine yediemin olarak bırakıldığını,şuanda dava konusu iş makinelerinin 3. Şahıslar adına kayıtlı olduğunu, bu hususun Ticaret Sicil Müdürlüğün’den tespit edilebileceğini, bu nedenlerle iş makinelerinin müvekkiline teslimi ile müvekkili adına tesciline, ödenen bedelin ticari faizi ile davalı şirket ve davalı şirket yetkilisinden müteselsilen tahsiline, dava konusu iş makinelerine ve davalılar adına kayıtlı olan taşınır ve taşınmazlara ihtiyati tedbir şerhi işlenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARI: Mahkemece, davacı tarafın ileri sürdüğü dava konusu iş makinelerinden birinin bedeli olan 215.000-TL’ yi çek ile ödediği, diğerinin bedelinin 50.000-TL’ sini çek ile ödediği ve kalan bedelin de noterde tescil anında ödeneceği hususunda davalılarla anlaşma sağlandığı hususlarının ispatının yargılamayı gerektirdiği, davalılar hakkındaki ceza soruşturmasının kovuşturmaya yer olmadığı kararı ile sonuçlandığı gerekçesiyle; dosya kapsamına, delil durumuna, henüz davacının haklılığının yaklaşık olarak ispat edilmemiş olmasına göre, dava konusu iş makinelerine yönelik ihtiyati tedbir talebinin ve HMK 381/1.fıkrası gereğince ihtiyati tedbir talebinin uyuşmazlık konusu olmamasına göre davalılar adına kayıtlı olan taşınır ve taşınmazlara yönelik ihtiyati tedbir talebinin ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili,müvekkili tarafından iş makinelerinin satış bedelleri ödenmesine rağmen bu makinelerin tescilinin yapılmadığını,davalıların kendini 3. Kişilere borçlandırdığını, 3. Kişiler tarafından davalı şirket aleyhine icra takibi başlatılarak iş makineleri haczedilerek davalı şirket yetkilisine yedi emin olarak bırakıldığını,davalılar tarafından yapılan işlemlerin ileride güç ve imkansız zararlara sebebiyet olmaması adına ihtiyati tedbir talebinin reddi yönündeki kararın kaldırılarak, davalılar adına kayıtlı olan taşınır ve taşınmazlara ilişkin ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Talep,bedeli ödenmesine rağmen iş makinelerinin müvekkili adına devir ve tescili yapılmadığı iddiasıyla iş makinelerinin davacı adına tescili,ödenen bedelin iadesi istemli açılan davada ihtiyati tedbir talebine ilişkindir. HMK’nın 390/3 maddesi, “Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkca belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır” düzenlemesini içermektedir. Somut olayda, davacı tarafından davalılardan haricen satılan iş makinelerinin halen üçüncü kişiler adına tescilli olduğu dava dilekçesinde yazılı olduğu gibi ,getirtilen satış belgelerinden davalı şirketten sonra makinelerin pek çok kez el değiştirdiği anlaşılmaktadır . Halen üçüncü kişiler adına kayıtlı bulunan iş makineleri üzerine ihtiyati tedbir konulması talebi davada taraf bulunmayan üçüncü şahısların hukukunu etkiler niteliktedir. Davada taraf olmayan kişilerin hukukunu etkileyecek şekilde ihtiyati tedbir kararı verilemez.Bu sebeble tescili talep edilen makineler üzerine ihtiyati tedbir konulması istemi yerinde bulunmamaktadır. Davalıların malvarlığı iş bu davanın konusunu teşkil etmemektedir. HMK.nun 389 maddesinin açık hükmü gereği ihtiyati tedbire ancak davanın konusu olan mal varlığı değerleri bakımından karar verilmesi mümkün bulunmaktadır.Konusu para alacağı talepli davalarda koşulları varsa İİK hükümlerine göre ancak ihtiyati haciz kararı verilebilir.Somut uyuşmazlıktaki gibi davacının terditli talebi olan konusu para alacağı olan davalarda ihtiyati tedbir kararı verilmesi imkanı bulunmadığı yargı kararları ile sabittir. Bu kapsamda davalıların menkul ve gayrımenkul malvarlığına yönelik ihtiyati tedbire ilişkin talep yerinde değildir. Açıklanan nedenlerle; taraflar arasındaki ihtilafın iş makineleri satışından kaynaklandığı, ancak iş makinelerinin davalılardan sonra pek çok kez el değiştirerek halen üçüncü şahıslar adına kayıtlı bulunduğu gerek iş makineleri gerekse davalıların malvarlığına ihtiyati tedbir kararı verilmesi mümkün olmadığından ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararda isabetsizlik görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle; ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 30/06/2022