Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2022/1171 E. 2022/941 K. 23.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1171
KARAR NO: 2022/941
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/12/2021
NUMARASI: 2019/294 Esas – 2021/816 Karar
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 23/06/2022
Davanın feragat nedeniyle reddine ilişkin verilen kararın davalılar … Tic. A.Ş Ve … Tic. A.ş. vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; … Tic. A.Ş./… Tic.A.Ş. ile davacı şirket arasında 01.06.2018 tarihinde 1 yıl süreli yetkili servis sözleşmesi imzalandığını,davalının diğer davalı … A.Ş ile yapmak istediği anlaşma için müvekkillerine yedek parça sevkiyatı yapmayarak ve Türkiye Pazarından çekileceğini bildirerek sözleşmeyi sona erdirmeye çalıştığını, bu kapsamda … A.Ş’nin müşterilerini … A.Şye yönlendirdiğini,davalıların arasında yapılan gizli anlaşmanın haksız rekabete yol açarak dürüst ve bozulmamış rekabet ortamının oluşmasını engellediğini, bu anlaşma neticesinde müvekkilleri ile davalı … A.Ş’ arasındaki yetkili servis sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini, … Şirketlerinin … A.Ş’ ile müvekkilleri arasındaki yetkili servis sözleşmesinin feshedilmesine zemin hazırlayan, haksız rekabet teşkil eden eylemleriyle sözleşmenin feshi sürecine doğrudan katılan bir aktör olduğunu, TBK ve Rekabet Kanuna uyarınca tüm zararlardan müteselsilen sorumlu olduklarını, zira dilekçe ekinde sundukları, … A.Ş ile … A.Ş’ işbirliğine ilişkin belgelerde yer alan tüm hususların müvekkil ile davalı … A.Ş’ arasındaki sözleşmenin henüz feshedilmeden gerçekleştiğini, açıklanan nedenlerle davalı şirketlerin haksız fesih ve haksız eylemleri nedeniyle müvekkilin uğradığı zararın bilirkişi marifetiyle hesaplanması ve zararın davalı şirketlerden tazmini gerektiğini, davalıların ortak kusuruna dayanan haksız rekabet teşkil eden eylemleri sonucunda müvekkillerinin taraf olduğu sözleşmenin haksız feshedilmesi nedeniyle doğan şimdilik 10.000- TL maddi, 10.000- TL manevi zararın haksız fiille gerçekleştiği tarihten itibaren işleyecek ticari işlerde uygulanan temerrüt faiziyle birlikte müteselsilen sorumlu davalılardan tahsil edilerek müvekkile ödenmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … A.Ş vekili ;temelde sözleşmeye aykırılık iddialarına dayanan tazminat taleplerinin sözleşmenin tarafı olmayan müvekkil şirkete yöneltilemeyeceğini, müvekkil şirket ile … AŞ arasındaki ticari ilişkinin haksız rekabet teşkil etmemekte ve rekabetin koruması hakkında kanunda aykırılık teşkil etmediğini ,dava dilekçesinde ticari ilişkinin devam edebilmesi için yaklaşık 100.000- TL hava parası ödediğini yaklaşık 32.000- TL tazminat ödediğini ve bölge müdürünün baskısıyla 50.000-TL tutarında tadilat yapmak zorunda kaldığını ifade etmiş ve ayrıca mahrum kalmış olduğu karın tahsilini talep etmiş olmasına rağmen huzurdaki davayı fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000- TL maddi ve 10.000- TL manevi zararın tazmini talebi ile belirsiz alacak davası olarak ikame ettiğini, belirsiz alacak davası açılması mümkün olmadığını ,HMK’ya aykırı olarak açılan davanın usulden reddine,aksi halde esastan reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … Tic. A.Ş vekili; davanın müvekkil yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini, müvekkil şirket ile davacı arasında herhangi bir sözleşmesel ilişki bulunmadığını, sözleşmelerin nispiliği ilkesi gereğince davacı ile … arasında akdedilmiş olan yetkili servis sözleşmesinin feshine ilişkin iddia ve taleplerin,üçüncü kişi konumundaki müvekkil şirkete yöneltilebilmesinin hukuken mümkün olmadığını, davanın pasif husumet yokluğundan reddine, aksi halde esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davacı vekili tarafından 12/10/2021 tarihli beyanı ile birlikte 24/09/2021 tarihli, “Avukatlık Kanunu 35/A Uyarınca Uzlaşma Tutanağı-Protokolü” sunulmuş, protokol gereğince davalı … şirketlerinin müvekkillerine ödeme yaptıklarını davadan tüm davalılar yönünden feragat ettiklerini, davalılar … Tic. AŞ vekilinin 20/10/2021 tarihli duruşmada alınan beyanında “Feragata bir diyeceğimiz yoktur, yargı gideri ve vekalet ücreti talebimiz mevcuttur ” şeklinde beyanda bulunduğunu, feragatın davaya son veren bir taraf işlemi olduğundan davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran davalılar … Tic. A.Ş ve … A.Ş. Vekili; davacı ve diğer davalı … şirketlerinin uzlaştığını, davacı yan tarafından, tarafına herhangi bir sulh protokolü yöneltilmediğini, dolayısıyla yapılan yargılama sonucunda yargılama gideri ve 2 farklı vekalet ücreti masraflarının karşılanması gerektiğini, fakat mahkemece yalnızca bir vekalet ücretine hükmettiğini, bu sebepten dolayı maddi tazminat talebi ve manevi tazminat talebi için ayrı ayrı olmak üzere yargılama giderlerine ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, bu yönde karar çıkmaması kanuna ve hukuka aykırı olduğunu, bu sebeplerden dolayı kararın vekalet ücreti yönünden kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: HMK.’nın 355(1) gereği istinaf edilen husus; davalılar … A.Ş. ve … Tic. A.Ş. lehine maddi ve manevi tazminat yönünden ayrı ayrı vekalet ücreti takdirine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince davanın feragat nedeniyle reddine, davalı … şirketleri ile yapılan protokol gereği yargılama gideri ve vekalet ücreti takdir edilmemesine, davalılar … A.Ş. ve … A.Ş. yargılama gideri ve vekalet ücreti talebinde bulunduğundan lehine yargı gideri ve 5.100-TL vekalet ücreti takdirine karar verilmiş; davalılar … A.Ş. ve … Tic. A.Ş. Vekili;maddi ve manevi tazminat istemleri açısından müvekkilleri lehine iki ayrı vekalet ücreti takdir edilmesi gerektiğini istinaf sebebi olarak ileri sürmüştür. AAÜT nin 10(4) nolu bendi manevi tazminat davasının maddi tazminat veya parayla ölçülmesi mümkün diğer taleplerle birlikte açılması halinde manevi tazminat açısından vekalet ücretinin ayrı bir kalem olarak hükmedileceği düzenlenmiştir. Maddi ve manevi tazminat talepleri bakımından ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi tarife gereği olup davalılar … A.Ş. ve … Tic. A.Ş. vekili tarafından ileri sürülen istinaf nedeni yerinde olduğundan istinaf başvurusunun kabulü ile, HMK 353(1)b-2 maddesi uyarınca hükmün kaldırılmasına, davalılar … A.Ş. ve … Tic. A.Ş. lehine maddi ve manevi tazminat yönünden ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalılar … A.Ş. ve … Tic. A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne ; İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 21/12/2021 Tarih 2019/294 Esas – 2021/816 Karar sayılı kararın HMK’nun 353(1)b-2 gereği KALDIRILMASINA; “Davanın feragat nedeniyle reddine,” İlk Derece yargılamasına ilişkin olarak; “Alınması gereken 80,70-TL harcın, mahkeme veznesine yatırılan 341,55-TL peşin harçtan mahsubu ile fazla olan 260,85‬-TL’nin talep halinde davacıya iadesine, Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, 6325 Sayılı Yasa’nın 18/A-14 maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26. Maddesine göre; Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320-TL arabuluculuk ücretinin taraflardan (660-TL’sinden davacı tarafın, 660-TL’sinden Davalı … Tic. AŞ ve … Tic. AŞ sorumlu olması kaydı ile) tahsili ile hazineye gelir kaydına, Davalılar … Tic. A.Ş. ve … Tic. A.Ş. Vekili için takdir olunan maddi tazminat yönünden 5.100-TL, manevi tazminat yönünden 5.100-TL olmak üzere 10.200-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılar … Tic. A.Ş. ve … Tic. A.Ş. verilmesine, Kullanılmayan gider avansının talep halinde yatıran tarafa iadesine” Davalılar … A.Ş. ve … Tic. A.Ş. tarafından yatırılan 80,70-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, Davalılar … A.Ş. ve … Tic. A.Ş. tarafından yapılan 58-TL istinaf yargı giderinin davacıdan alınarak bu davalılara verilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.23/06/2022