Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2022/1125 E. 2022/1064 K. 07.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1125
KARAR NO : 2022/1064
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/02/2022
DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 07/07/2022
Davanın reddine ilişkin kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA : Davacı vekili, müvekkili şirkete ait A serisi 494380- 494544 (dahil) seri numaraları arasındaki faturaların müvekkili şirketin mali müşavirine gönderilmek üzere 13.01.2021 tarihinde … Kargo firmasının Yakuplu şubesi aracılığı ile kargo firmasının personeline teslim edildiğini, bahsi geçen faturaların kargo firması tarafından gönderimi yapılmadan zayi edilerek mali müşavire ulaştırılamadığını, faturaların zayi edildiğini ve mali müşavire teslim edilemediğini 06/02/2022 tarihinde öğrendiklerinden bahisle talep konusu A serisi 494380- 494544 (dahil) seri numaraları arasındaki faturaların zayi olduğuna dair zayi belgesi verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, mezkur 82/7. maddede tutmakla yükümlü bulunulan defter ve belgeler için zayi belgesi verilebilmesinin “yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle” kaybolması durumlarına hasredildiği, talep edenin ise bu durumlardan herhangi birine dayanmadığı, talep konusu faturaların mali müşavire gönderilmek üzere kargoya teslim edilmesinden sonra kaybolmasının gerekçe gösterildiği, kayıp durumunun mezkur maddede sınırlı olarak sayılan durum ve benzeri durumlardan olmadığı gibi, talep edenin basiretli tacir olma yükümlülüğüne de aykırı bir şekilde söz konusu faturaları kargo yolu ile göndermeye çalıştığı, kaldı ki talep konusu faturaların kargo firmasına verildiğinin bildirildiği tarih ile zayi durumunu öğrendikleri ileri sürülen tarih arasında uzunca bir zaman geçmiş olduğu, davacının bu süre zarfında faturaların zayi olduğunu öğrenmemesinin hayatın olağan akışına aykırı olması nedeniyle talebin 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde de yapılmadığı gerekçesiyle zayi belgesi verilmesi talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili, bahsi geçen faturaların kargo firması tarafından zayi edilerek mali müşavirlerine ulaşmadığını, bu durumun 06.02.2022 tarihinde öğrenildiğini, mahkemece kargo gönderim tarihi ile durumun öğrenilme tarihinin uzunca bir süre olduğunu belirttiğini ancak 1 aylık bir sürenin bu anlamda uzun bir süre olmadığını, kargo teslim fişinde 13.01.2022 tarihi yazmakta ancak sehven dava dilekçesine 13.01.2021 yazıldığını, mahkemece eksik inceleme yapılarak kargo fişi incelenmeden karar verildiğini, bu nedenlerle kararın kaldırılarak, davanın kabulünü talep etmiştir.
GEREKÇE :TTK’nın 82/7. Maddesinde “Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir.” hükmü düzenlenmiştir.
“Zayi belgesi verilmesi davaları sonuçları itibariyle sadece davacı taraf yönünden değil, davada taraf olmayan kimseler bakımından da sonuç doğuran dava türlerindendir. Mahkemece bu tür davalarda yapılacak incelemeler, sadece davacı tarafın iddia ve delilleri ile sınırlandırılmamalı, zayi belgesi verilmesi istenilen belgelerin, bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu belgelerden olup olmadığı, TTK’nın 68. maddesinde yazılı afet kavramına davacıya kusur izafe edilemeyecek olan ve irade dışında meydana gelen olayların girebileceği gözetilerek tacirin belgelerini muhafazada gerekli dikkat ve özeni gösterip göstermediği, tasdike tabi defterlerin tasdik edilip edilmediği, davacıya ait defterler hakkında soruşturma bulunup bulunmadığı ve iddia edilen olayın meydana geldiği yerin tacirin faaliyette bulunduğu yerlerden olup olmadığı hususlarının araştırılarak,olayın şüpheden uzak bir şekilde meydana gelip gelmediğinin tespiti gerekir (YHGK. 16.03.2016 tarih, 2014/827 Esas, 2016/311 Karar).İlk derece mahkemesince ;faturaların kargo ile gönderilmek istenmesi başlıbaşına saklamada özensizlik olarak kabul edilmiş ise de ,muhasebecinin her işyerinde istihdam edilme imkanı bulunmadığı ve değişen ekonomik koşullara göre bu halin başlıbaşına faturaların saklanmasında özensizlik olarak kabulü doğru görülmemiştir.HMK’nun 322. maddesi atfı ile basit yargılama usulünde de uygulama alanı bulan HMK’nın “Ön İnceleme duruşması” başlıklı 140. maddesinin, 28.07.2020 tarihli RG’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7251 sayılı kanunun 14. maddesi ile yapılan değişiklikle 5. fıkra; “139 uncu madde uyarınca yapılan ihtara rağmen dilekçelerinde gösterdikleri belgeleri sunmayan veya belgelerin getirtilmesi için gerekli açıklamayı yapmayan tarafın bu delillere dayanmaktan vazgeçmiş sayılmasına karar verilir.” şeklinde düzenlenmiştir.Somut olayda;talebin 15 gün içinde hak düşürücü süre içinde yapılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, ancak davacı vekili tarafından istinaf dilekçesinde bu tarihin maddi hata olduğu, doğru tarihin 13.01.2022 olduğu ileri sürülmüştür. Ne var ki dava dilekçesi ekinde ek olarak gösterilmesine rağmen uyapda yapılan incelemede de bu belgelerin ek olarak sunulmadığı anlaşılmaktadır. Dava dilekçesinde ek olarak sunulduğu belirtilen belgeler sunulmamış, belgeler de mahkemece yöntemince istenilmemiştir. Açıklanan nedenlerle; mahkemece davacı vekiline dilekçesinde gösterdiği, ancak henüz sunmadığı belgeleri mahkemeye sunması için süre verilmesi ,kargo şirketinden kaybın ne suretle gerçekleştiği de sorularak ,deliller toplandıktan sonra varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği halde, dava dilekçesi incelenerek davanın reddine karar verilmesi doğru görülmediğinden, kararın kaldırılarak davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 23/02/2022 Tarih 2022/186 Esas 2022/141 Karar sayılı hükmün HMK.’nın 353(1)a-4-6 gereği KALDIRILMASINA;
“Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE”
Davacı tarafça yatırılan 80,70-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-ç maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 07/07/202