Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/935 E. 2021/975 K. 24.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/935
KARAR NO: 2021/975
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 28/11/2018
NUMARASI: 2018/247 Esas 2018/925 Karar
DAVA: Şirket Bölünme İşleminin İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 24/06/2021
Konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına ilişkin kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, davalı firma ile müvekkilleri arasında arsa payı karşılığı inşaat yapımı ve gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi akdedildiğini, müvekkillerin davalı yüklenici firmanın sözleşmeyle kararlaştırılan teminat mektubunu vermemesi, davalı ile akdettikleri sözleşmeyi davalının işi bilinçli olarak geciktirmesi nedeniyle noter aracılığıyla feshedildiğini, davalı şirketin yayınladığı ilanlara göre bölünmeye gittiğini, bundan dolayı sermayenin azaltılması sonucunun doğacağını, iş bu fiili azalma, sermaye ile alacakların ortak teminatlarını da azaltmış olacağı belirtilerek, davalının bölünme işleminin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, müvekkilinin sermaye değerinde bir değişiklik yapılmaksızın bölünme işlemlerini başlattığını, ancak sözleşmenin diğer tarafının edimlerini yerine getirmemesi nedeniyle sözleşmenin feshedildiğini, müvekkili şirketin ise bölünme işlemlerini durdurduğunu, fakat bu durdurmanın huzurdaki davadan bağımsız olarak gerçekleştiğini belirterek açılan davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, dava dilekçesi ekindeki belgelere göre, davalı şirketin bölünme işlemlerinin gerçekleştirileceğinden bahisle 04/01/2018, 11/01/2018, 18/01/2018 tarihli Ticaret Sicil Gazetesi’nde ilan yaptırdığı, davacının bu ilan üzerine iş bu davayı açtığı, ne var ki yönetim kurulu kararından sonra TTK.nun 173. Maddesine göre genel kuruldan onama kararı alınması gerektiği, ancak ön inceleme aşamasında davalı şirketin artık böyle bir amacının da kalmadığı, diğer bir ifadeyle iptal edilecek genel kurulca alınmış bir bölünme kararının olmadığı, davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına, konusuz kalan davada, dava tarihi itibariyle davacıların, Ticaret Sicil Gazetesi’nde yapılan ilanları görerek dava açmasında haklı olduğu, davanın davalının bölünme işlemlerinden vazgeçmesi üzerine konusuz kaldığı gerekçesiyle davacı taraf lehine maktu vekalet ücreti takdirine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili; davacılar tarafından müvekkiline gönderilen teminat talebini içerir ihtarnameye verilen cevapta şirketin bölünme işleminin gerçekleştirilmesi halinde sermaye tutarında herhangi bir değişiklik yapılmayacağının bu nedenle de varsa alacaklıların zarara uğramayacağının davacılara bildirildiğini, sicil gazetesinde yapılan ilanda da sermaye tutarında bir değişiklik yapılmayacağının ilan edildiğini, buna karşılık davanın haksız olarak açıldığını, ayrıca alacaklıların tehlikeye düşmesi gibi bir durum söz konusu olmadığından müvekkili şirket tarafından teminat gösterme zorunluluğunun bulunmadığını, bu nedenle davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin yerinde olmadığını ileri sürerek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava; şirket bölünme işleminin iptali istemine ilişkindir. TTK’nın 192’nci maddesinde birleşme, bölünme ve tür değiştirmeye ilişkin hükümlerin ihlali hâlinde, birleşme, bölünme ve tür değiştirme kararına olumlu oy vermemiş ve bunu tutanağa geçirmiş bulunan birleşmeye, bölünmeye veya tür değiştirmeye katılan şirketlerin ortaklarının; bu kararın Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde ilanından itibaren iki ay içinde iptal davası açabilecekleri düzenlenmiştir. Şirket alacaklarına ise TTK m.173-175 hükümlerine göre teminat isteme hakkı ile bölünme işlemine katılan ve kusurları ile zarara neden olan kişilere karşı sorumluluk davası açma hakkı (TTK m.193) tanınmıştır. Buna karşılık şirket alacaklılarına; birleşme, bölünme ve tür değiştirme kararlarına karşı iptal davası açma hakkı tanınmamıştır. Somut olayda, davalı şirket yönetim kurulunca 14/12/2017 tarihinde bölünme kararının alındığı, 04/01/2018, 11/01/2018, 18/01/2018 tarihlerince Ticaret Sicil Gazetesi’nde ilan yapılması üzerine 27/02/2018 tarihinde bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece yönetim kurulu kararından sonra TTK.nun 173. maddesine göre genel kuruldan onama kararı alınması gerektiği, ancak ön inceleme aşamasında davalı şirketin artık böyle bir amacının kalmadığı, diğer bir ifadeyle iptal edilecek (genel kurulca alınmış) bir bölünme kararının olmadığı gerekçesiyle davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş olup hüküm davalı vekili tarafından sadece vekalet ücreti yönünden istinaf edilmiştir. Davanın konusuz kalması nedeniyle HMK m.331 uyarınca yapılan değerlendirmede; Kanunda davacılara alacaklı sıfatıyla bölünme işleminin iptali ile ilgili dava açma hakkı tanınmadığından davacıların aktif dava ehliyetlerinin bulunmaması nedeniyle davanın açıldığı an itibariyle davalı tarafın haklı olduğunu kabul etmek gerektiğinden kendisini vekil ile temsil ettiren davalı şirket lehine vekalet ücreti takdiri gerekir. Bu itibarla ilk derece mahkemesince, açıklanan bu hususlar dikkate alınarak davalı şirket lehine vekalet ücreti takdiri gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş ise de, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile kararın kaldırılmasına ve konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına, davalı lehine 4.080-TL maktu vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya ödenmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/247 Esas-2018/925 Karar sayılı ve 28/11/2018 tarihli kararın HMK.’nun 353(1)b-2 maddesi gereği KALDIRILMASINA; “Konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına” İlk Derece yargılamasına ilişkin olarak; Alınması gereken 59,30-TL’den davacı tarafça peşin yatırılan 35,90-TL harcın mahsubu ile 23,40-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına, Davacı tarafından yapılan 71,80-TL peşin harçlar ile 101-TL posta masrafı olmak üzere 172,80-TL’nin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, Davalı lehine 4.080-TL maktu vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,” İstinaf yoluna başvuran davalı tarafından yatırılan 44,40-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, İstinaf yoluna başvuran davalı tarafından yapılan 23,50-TL posta masrafının davacılardan alınarak davalıya verilmesine, Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 24/06/2021