Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/897 E. 2022/348 K. 03.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/897
KARAR NO: 2022/348
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 29/11/2019
NUMARASI: 2017/1198 Esas – 2019/1140 Karar
DAVA: Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 03/03/2022
Davanın reddine ilişkin kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacılar vekili; müvekkilinin “nakliyat sorumluluk sigortacısı” sıfatı ile sigortalısı … firmasına halef olarak işbu davayı ikame ettiğini, sigortalı …un taşıma işyeri komisyoncusu sıfatıyla hareket ederek 6 ayrı emtianın Türkiye’den Finlandiya’ya taşınması işini üstlendiğini, dava dışı sigortalı …’un işbu taşıma için … A.Ş (Devir sonrası davalı … AŞ)’yi görevlendirdiğini, davalı …’ın da söz konusu taşıma için davalı …Ltd.Şti.’yi görevlendirdiğini, taşıma konusu emtiaların davalı …’a ait araca yüklendiğini, ancak aracın 30/08/2011 tarihinde Romanya’da kaza yaptığını, işbu kaza neticesinde araçta bulunan emtiaların hasara uğradığını, hasarlı emtiaların bir başka araca yüklenerek Türkiye’ye gönderildiği bilgisi edinilmiş ise de emtialara ulaşılamadığını ve emtiaların alıcılarına teslim edilemediğini, bu sebeple yük ilgililerinin dava dışı sigortalı …’u sorumlu tuttuklarını, mezkur zararın davacı tarafından tanzim edilen sigorta poliçesi kapsamına girmesi nedeniyle sigortalısının CMR Konvansiyonu uyarınca sorumluluğu çerçevesinde yük sahiplerine toplam 41.836,18-euro tutarında sigorta tazminatı ödemek durumunda kaldıklarını, davacının TTK’nun 1301. maddesi uyarınca sigortalısının haklarına halef olarak bu hakları temellük ettiğini, davalılar aleyhine başlattıkları icra takibine itiraz edilmesi üzerine takibin durdurulduğunu belirterek davalıların haksız itirazlarının iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: 1-Davalı … vekili; 30.08.2011 tarihinde tam zayi olan emtia sebebi ile işbu davanın 25.12.2017 tarihinde açıldığını, icra takibinin ise 16.07.2014 tarihinde başlatıldığını, CMR m.32 gereğince zamanaşımı süresinin 25.10.2012 itibarı ile dolduğunu, davacı tarafından ödeme dekontu ve sigorta poliçesi sunulmadığını, bu nedenle davacının aktif husumetinin bulunmadığını, rücu ve tazminat koşullarının olmadığını, inkar tazminatı taleplerinin yerinde olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. 2-Davalı … vekili; davanın zamanaşımına uğradığını, zararın sigorta teminatına dahil olup olmadığının belli olmadığını, fiili taşıyanın müvekkilinin olmadığını, müvekkilinin rücu sorumluluğunun bulunmadığını, zararın fahiş olduğunu, inkar tazminatı talep edilemeyeceğini, yıllık faizin %5 olması gerektiği belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davacı sigortacının yaptığı ödemeyi taşıma işinde fiilen bulunmayan … A.Ş.’den talep edebilmesi için CMR Sözleşmesinin 37.maddesi uyarınca öncelikle fiilen taşıyıcı olan davalı …A.Ş.’den talepte bulunması ve bu talebin sonuçsuz kalması gerektiği, davalı … A.Ş.’yi davalı …A.Ş. ile birlikte dogrudan müteselsilen sorumlu tutamayacağı, bu nedenle davalı …’ın davada pasif husumetinin bulunmadığı, dava konusu emtiaların trafik kazası sonucu zarara uğrayarak alıcılarına teslim edilememiş olması nedeni ile 32. Maddede yer alan “Bilerek kötü hareket” veya bu yönde kusurlu sayılabilecek bir durum mevcut olmadığından davanın 1 yıllık zaman aşımı süresi içinde açılması gerektiği, davacı tarafından 22/08/2012 tarihli rücu yazısının davalılara tebliğine ilişkin herhangi bir delil sunulmadığı, davacı tarafından davalılara usulüne uygun yazılı başvuru yapıldığının ispatlanamadığını, zamanaşımını durduran hallerin olayda gerçekleşmediği, davanın zamanaşımı süresi dolduktan sonra açıldığı gerekçesiyle davalı … A.Ş. Bakımından davanın husumet nedeniyle, diğer davalı bakımından ise davanın zamanaşımı süresinin dolması nedeniyle reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili; dava konusu taşımada CMR m. 34’ün kurucu şartları bulunmadığından CMR m. 34 vd. hükümlerine göre verilen hükmün kaldırılması gerektiğini, somut olayda davalı … tarafından taşımanın, dava dışı sigortalı üst taşıyıcı … firmasından habersiz olarak alt taşıma sözleşmesi kapsamında diğer davalı …’a yaptırıldığını, bu nedenle somut olayda müteakip taşıma değil alt taşıma ilişkisi bulunduğunu, dava dışı sigortalının, davalı …’ın yol açacağı zararın üstünde kalma riskini bilebilmesi ve bunu alması için, böyle bir taşıyıcının taşıma silsilesinde görev aldığını bilmesi gerektiğini, fakat müvekkilinin …’ın taşımaya dahil olduğundan haberinin bulunmadığını, taşıma senetlerinde, yalnızca Davalı …’ın kaşesi bulunmakta olup Davalı …’ın yalnızca ismine yer verildiğini, Buna mukabil, dava dışı sigortalı …’un adı veya imzası/kaşesinin CMR senedinde yer almadığını, taşıma senedinin, … firması tarafından devredilmediğini, müteakip taşımanın koşullarının oluşmaması nedeniyle davalı …’ın müvekkiline karşı sorumluluğunun devam ettiğini, CMR m. 37’nin üst taşıyıcının ara taşıyıcıya dava açmasını engelleyen bir hüküm olmadığını, davalı …’ın zamanaşımı definin de yerinde olmadığını, dosyada mübrez yazışmalardan sabit olduğu üzere, müvekkili tarafından …’a gönderilen ihtar mailinin …’a da gönderildiğini, ardından …’ın sorumluluk sigortacısı ile müvekkili arasında sulh görüşmeleri yürütüldüğünü, dava dosyasında “okundu” maillerinin mevcut olduğunu, …’a ödeme ihtarı mailinin ulaştığı konusunda bir tereddüt bulunmadığını, aksi takdirde …’ın sigortacısıyla görüşmelerinin mümkün olmadığını, CMR uyarınca, taşıyıcıya gönderilen yazılı ihtarın, talep reddedilene kadar zamanaşımını durduracağını, dosyadaki “Okundu” belgeleri ile davalı …’dan ödeme talebininde bulunulduğunun ispatlandığını, bu davalı yönünden de zamanaşımının durduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, emtia nakliyat sorumluluk sigorta poliçesi kapsamında sigortalıya ödenen bedelin davalılardan rücuen tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı, sigortalısı … firmasının üst taşıyıcısı, davalı … (…) …A.Ş.’nin alt, diğer davalı …Ltd. Şti.’nin fiili taşıyıcısı olduğu emtianın Türkiye’den Finlandiya’ya taşınması sırasında Romanya’da meydana gelen kaza sonucu hasara uğrayan emtia ile ilgili ödenen sigorta bedelinin davalı taşıyıcılardan tahsilini talep etmektedir. Mahkemece, davalı …’ın alt taşıyan, diğer davalı …’ın ise fiili taşıyan olduğu, CMR’nin 37. Maddesi gereğince davalı …Ltd. Şti ile birlikte dogrudan müteselsilen sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle davalı …A.Ş. yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle, diğer davalı bakımından ise icra takibinin CMR m32’de öngörülen zamanaşımı süresi dolduktan sonra başlatıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı tarafından yapılan ödeme ile ilgili makbuz veya dekont gibi bir belge ibraz edilmemiş ise de, yapılan ödemeye ilişkin halefiyet belgeleri dosyaya sunulduğundan ilgililere 41.836,18-euro ödemede bulunduğu ve aktif dava ehliyetinin sahip olduğu anlaşılmaktadır. Davacı vekili, dava dışı sigortalı üst taşıyıcının ve fiili taşıyan davalı …’ın taşıma senetlerinde imzasının bulunmadığını, müvekkilinin sadece davalı …A.Ş. ile sözleşme imzaladığını, davalı …Ltd. Şti’nin yükü taşıma senedi ile birlikte devralmadığını, bu nedenle somut olayda CMR m.34 anlamında müteakip taşıma söz konusu olmadığını, müteakip taşıma söz konusu olmadığından CMR m.37’nin uygulanma alanının bulunmadığını ileri sürmektedir. Davacı tarafından ibraz edilen taşıma sözleşmeleri davacı ile davalı …A.Ş. arasında olup, dosyada davacı ile davalı …Ltd. Şti’nin arasında yapılan yazılı bir sözleşme bulunmamaktadır. Hamule senetlerinin incelenmesinde ise gönderen olarak davalı …A.Ş.’nin imzası bulunmasına karşılık davalı …Ltd. Şti ise taşıyıcı olarak gösterilmiştir. Bunun dışında müteakip taşıyan hanesi boş bırakılmış, dava dışı sigortalı üst taşıyıcı … firması hamule senedinde yer almamıştır. Diğer taraftan davacı … şirketinin sigortalısının üst taşıyan sıfatına sahip olduğu, davalı …A.Ş.’nin alt, diğer davalı …Ltd. Şti’nin ise fiili taşıyan olduğu dikkate alındığında davacı … şirketinin dava dışı sigortalısı … firmasının kendi akidi konumunda olan davalı …A.Ş.’ye açtığı bu davada davalı …A.Ş.’nin pasif husumeti bulunduğu sabittir. Bu nedenle mahkemece davanın davalı …A.Ş. yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Dava konusu emtiaların trafik kazası sonucu zarara uğrayarak alıcılarına teslim edilememiş olması nedeni ile maddede yer alan “Bilerek kötü hareket” veya bu yönde kusurlu sayılabilecek bir durum mevcut olmadığından davanın CMR’nin 32.maddesi gereğince 1 yıllık zamanaşımı süresi içinde açılmış olması gerekmektedir. Yine maddede, yazılı talepte bulunulması durumunda taşımacının bunu yazılı bildiri ile geri çevirip ona ilişkin belgeleri de iade edinceye kadar zaman aşımını erteleyeceği, talebin alındığını, cevap verildiğini ve belgelerin gönderildiğini ispat yükünün ileri süren tarafa ait olacağı öngörülmüştür. Diğer taraftan CMR m.39/4 uyarınca taşımacılar arasındaki davalarda zamanaşımının ya bu anlaşma gereğince ödenmesi gereken tazminatın miktarını tayin eden son mahkeme kararı tarihinden yahut da böyle bir karar yoksa, ödeme tarihinden itibaren başlayacağı düzenlenmiştir. Davacı … şirketi tarafından dava konusu icra takibi, sigortalısı üst taşıyan … firmasına halefiyeten başlatılmıştır. Somut olayda, davalılarca kendilerine davacı … şirketi veya sigortalı tarafından yapılan başvuru bulunmadığını, bu nedenle davanın zamanaşımı süresi içerisinde açılmadığını ileri sürmektedirler. Buna karşılık davacı … şirketi tarafından davalı …Ltd. Şti’ne 22/08/2012 tarihinde rücu belgesi e-posta yoluyla gönderilmiş, bahse konu e-postanın karşı tarafça okunduğuna dair rapor ibraz edilmiştir. Yine davacı … şirketi tarafından diğer davalıya da rücu belgesi aynı tarihte e-posta yoluyla gönderilmiş, her iki davalı tarafından da davacının yazılı müracaatı ile ilgili olumlu ya da olumsuz geri dönüş yapılmamıştır. Somut olayda, CMR m.39/4 uyarınca 1 yıllık zamanaşımı süresi 02/08/2012 tarihinde başlamakta olup, davacı tarafça davalılara aynı tarihte müracaat edilmiş, CMR’nin 32/2. Maddesi uyarınca zamanaşımı süresinin işlemesi bu tarih itibariyle durmuştur. İstanbul Anadolu … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasında 03/07/2014 tarihinde icra takibi başlatılmış, davalılarca icra takibine itiraz edilmiştir. Bu süreçte de davalılar tarafından davacının isteminin geri çevrildiğinin davacıya bildirildiğine dair bir delil bulunmadığından duran zamanaşımı süresi yeniden işlemeye başlamamıştır. 14/08/2015 tarihinde İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/874 esas sayılı dava dosyası açılmış, mahkemenin takibin yetkili icra dairesinde başlatılmaması nedeniyle davanın usul yönünden reddine ilişkin verdiği 04/10/2016 tarihli karar 27/12/2016 tarihinde kesinleşmiş, davacı alacaklı tarafından dosyanın yetkili icra dairesine gönderilmesi için 15/12/2016 tarihinde talepte bulunulmuştur. Küçükçekmece … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasında devam eden icra takibinde davacı tarafından tebligat yapılamayan borçlulara 24/07/2017, 25/08/2017, 22/09/2017 tarihinde yeniden tebligat yapılması talebinde bulunulmuş, davalılarca icra takibine itiraz edilmiştir. İş bu itirazın iptali davası ise 25/12/2017 tarihinde açılmıştır. Bu durumda davacının davalılara yazılı müracaatlarına rağmen davalılarca bu başvuruya yanıt verilmediğinden 22/08/2012 tarihi itibariyle zamanaşımı süresinin işlemesi durmuş olup başlatılan icra takibi ve dava süresindedir. Bu nedenle davalı …Ltd. Şti. yönünden davanın zamanaşımı nedeniyle reddi doğru olmamıştır. Araçla birlikte 6 farklı müşteriye ait tam zayi olan yükün emtia bedeli 48.057,63-euro olup bilirkişilerce gerçek zarar olarak bu miktar belirlenmiştir. Davacı tarafından 41.836,18-euro talep edilmektedir. Taşıma senetlerinde emtiaların ağırlığının toplamda 8.425,04-kg olduğu anlaşılmaktadır. CMR m.23/3 uyarınca sorumluluğu 70.180,58-SDR (8.425,04 kg X 8,33=70.180,58) ile sınırlı olup, talep edilen bedel sınırlı sorumluluk miktarının altındadır. 23/08/2012 tarihinden icra takibinin başlatıldığı 03/07/2014 tarihine kadarki 671 günlük süre için CMR m.27’de düzenlenen % 5 faiz oranı üzerinden 3.898,51-euro faiz işlemiş bulunmaktadır. CMR’nin 17. maddesi gereğince taşımacı, yükü teslim aldığı andan teslim edinceye kadar, bunların kısmen veya tamamen kaybından ve doğacak hasardan sorumludur. Emtialarda meydana gelen hasarın taşıtanın hatası veya ihmalinden, taşıtanın verdiği talimattan, yüke has bir kusurdan yahutta taşımacının önlemesine olanak bulunmayan durumlardan ileri geldiğine dair bir delil bulunmadığından meydana gelen zarardan davalılar sorumludur. Açıklanan nedenlerle mahkemece davanın reddine karar verilmesi doğru olmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, kararın kaldırılmasına, bahsi geçen hata nedeniyle yeniden yargılama yapılmasına gerek bulunmadığından davalıların davanın kısmen kabulüne, icra takibine itirazının 41.836,18-euro asıl alacak ve 3.898,51-euro işlemiş faiz alacağı bakımından iptaline ve takibin bu miktar üzerinden devamına, alacağın likit olmaması nedeniyle koşulları oluşmayan icra inkar tazminatı talebi ile reddine karar verilen kısım yönünden koşulları oluşmadığından davalıların tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne; Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 29/11/2019 Tarih 2017/1198 Esas 2019/1140 Karar sayılı kararın HMK.’nın 353(1)b-2 gereği KALDIRILMASINA; “İtirazın kısmen iptaline; Davalının Küçükçekmece … İcra Dairesinin … esas sayılı dosyada itirazının 45.734,69-euro üzerinden 41.836,18-euro asıl alacağa takip tarihinden itibaren %5 oranında temerrüt faizi işletilerek takibin devamına, fazla istemin reddine, Koşulları oluşmadığından davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine, Koşulları oluşmadığından davalıların kötüniyet tazminatı taleplerinin reddine,” İlk Derece yargılamasına ilişkin olarak; “Alınması gereken 14.137,65-TL nispi karar ve ilam harcından mahkeme veznesine peşin yatırılan 2.965,70-TL’nin mahsubu ile bakiye 11.171,95‬-TL’nin davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına, Davacı tarafça peşin ödenen 2.997,1‬0-TL harcın davalılardan alınarak davacıya ödenmesine, Davacı tarafından yapılan 2.350-TL bilirkişi ücreti, 295,50-TL posta masrafı olmak üzere toplam 2.645,50-TL yargı giderinin, davanın kabulü oranında hesaplanan 2.533-TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına, Davacı vekili için takdir olunan 22.937,42-TLnispi vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, Davanın reddolunan kısmı üzerinden davalılar lehine taktir olunan 5.100-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine, ” Davacı tarafından yatırılan 59,30-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, Davacı tarafından yapılan 93,50-TL istinaf yargı giderinden davanın kabulü oranında hesaplanan 90-TL’sinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine, kalan giderin üzerinde bırakılmasına, Davalılar tarafından karşılanan 5,50-TL posta masrafının davalılar üzerinde bırakılmasına, Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 03/03/2022