Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/893 E. 2021/825 K. 01.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/893
KARAR NO: 2021/825
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 12/02/2021
NUMARASI: 2020/636 Esas 2021/139 Karar
BİRLEŞEN BAKIRKÖY 2. ATM’NİN 2020/788 E. 2020/712 KARAR SAYILI DOSYASI
DAVA: Şirketin İhyası
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 01/06/2021
Asıl ve birleşen davanın kabulüne ilişkin kararın davalı tasfiye memuru vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
ASIL DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarası ile kayıtlı Tasfiye Halinde … Ltd Şti’nin tasfiye edildiğini, İstanbul 14. İş Mahkemesinin 2019/482 Esas sayılı dosyasında verilen ara karar uyarınca şirketin ihyası davası açmak üzere kendilerine süre verildiğini bildirerek; İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarası ile kayıtlı Tasfiye Halinde … Ltd Şti’nin tasfiye işlemlerinin tamamlanmasına ilişkin karar ve işlemlerin kaldırılarak yeniden ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
ASIL DAVADA CEVAP: Davalı İstanbul Ticaret Sicil Müdürülüğüne usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen cevap dilekçesi sunulmamıştır.
BİRLEŞEN DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; Bakırköy 3 ATM’nin 2020/636 Esas sayılı dosyasında davalı şirketin ihyası için açılan davada mahkemece tasfiye memuru aleyhine dava açılması konusunda ara karar verildiğini, belirterek dosyanın Bakırköy 3.ATMnin 2020/636 esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVADA CEVAP: Davalı tasfiye memuruna usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen cevap dilekçesi sunmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davacının İstanbul 14.İş Mahkemesi’nde açtığı davada taraf teşkilinin sağlanması ve davanın yürütülüp sonuçlanması gerektiğinden davayı açmakta hukuki yararının bulunduğu, bu davada davalı olan Tasfiye Halinde … Ltd.Şti ‘nin tüzel kişiliğinin tasfiyenin sonlandırılması nedeniyle sicilden terkin edildiği, davada taraf teşkilinin sağlanması ve yargılamanın yürütülebilmesi için şirketin ihya edilmesi gerektiğinden asıl ve birleşen davanın kabulüne, şirketin tüzel kişiliğinin yeniden ihyasına, ek tasfiye işlemlerini yapması için 6102 Sayılı TTK.nun 547/2’nci maddesi uyarınca eski tasfiye memuru olan …’ın şirketin tasfiye memuru olarak atanmasına, keyfiyetin karar kesinleştiğinde tescil ve ilanına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı tasfiye memuru vekili; ihya şartlarının oluşmadığını, alacağın başka bir şekilde elde edilmesi imkanı bulunuyorsa yeniden tescil isteğinde bulunulamayacağını, ihya edilen şirkette tasfiye memurunun şahsen sorumlu olmadığını, tasfiye memurlarının kusurlu olduğunun ispatının davacıya ait olduğunu, bu nedenlerle kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava; sicilden terkin edilen şirketin ihyası talebine ilişkindir. TTK’nun 547. maddesinde “Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurlarının, yönetim kurulu üyelerinin, pay sahibi veya alacaklıların ,şirket merkezinin bulunduğu yerde ki asliye ticaret mahkemesinden bu ek işlemler tamamlanıncaya kadar şirketin yeniden tescilini isteyebilecekleri, mahkemenin istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse ek tasfiye için yeniden tesciline ve bu işlemleri yapmaları için tasfiye memuru atayacağı düzenlenmiştir. Şirketin tasfiye işlemlerinin eksiksiz ve tam olarak yapılması halinde tüzel kişiliğin sona ermesinden söz edilecektir.Dosya arasına celbedilen ticaret sicil kaydının incelenmesinde şirketin tasfiyesinin sona erdiği 16/01/2018 tarihinde tescil edildiğinden sicil kaydının terkin edildiği, Tasfiye Halinde … Ltd Şti.nin İstanbul 14.İş Mahkemesi’nin 2019/482 Esas sayılı dosyasında davalı olarak bulunduğu ve dosyanın sonlandırılabilmesi için ihya talebinde hukuki yararı bulunduğu anlaşılmaktadır. Tüm dosya kapsamından; TTK’nın 547. maddesi gereğince tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu, derdest dava konusunun ücret alacakları istemine ilişkin olup tasfiyeden evvel ki zamana ilişkin olduğu, tasfiyenin sonlandırılması nedeniyle davacının hakkının sona erdiği kabul edilemeyecektir. Bu nedenlerle şirketin ihyasına ve tasfiye memuru atanmasına,HMK 326 gereği aleyhine yargı giderine hükmedilmesinde bir isabetsizlik görülmemiş ,davalı tasfiye memuru vekilinin istinaf nedenleri yerinde olmadığından başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Yargıtay HGKnun 2017/11-2924 esas 2018/1935 karar sayılı ve 13.12.2018 tarihli ilamı ile ” şirket davalarında yargılama usulünün düzenlendiği TTK 1521. maddesin de açılacak davalarda basit yargılama usulünün uygulanacağı, ek tasfiyenin ” çekişmesiz yargı işi olduğu” nun tesbit edilmesi nedeniyle, çekişmesiz yargı işlerinde temyiz yolu açık bulunmadığından kesin olarak karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı tasfiye memuru vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına, İstinaf yoluna başvuran davalı tasfiye memuru tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, hükümden sonra davacı gider avansından karşılanan 49-TL posta masrafının davalı tasfiye memurundan alınarak davacıya verilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-ç maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.01/06/2021