Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/825 E. 2023/976 K. 15.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/825
KARAR NO: 2023/976
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/10/2020
NUMARASI: 2016/905 Esas 2020/517 Karar
DAVA: Menfi Tespit (Ticari Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 15/06/2023
Davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen kararın, davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, davalının müvekkiline karşı İstanbul Anadolu … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, takibe konu cari hesap alacağında belirtilen borcun müvekkiline ait olmadığını ve bu durumun mahkemece yapılacak yargılamada şirket defterleri incelendiğinde tespit edileceğini ileri sürerek, müvekkilinin davalıya borcunun olmadığının tespiti ile takibin iptaline ve %15’den az olmamak üzere tazminata karar verilmesini istemiştir.
CEVAP: Davalı vekili, iddiaların hukuki ve maddi gerçeklikten uzak olduğunu, davacının müvekkilinden çeşitli miktar ve seferlerde un satın aldığını, bu unların ödemesinin çek, senet ve nakden yapıldığını,kalan borç üzerinde anlaşıldığını ve bu doğrultuda işbu dosyaya ait borç dahil olmak üzere, tüm icra dosyalarının asıl alacakları ve bazı kalemlerinin borçlu tarafından ödendiğini ve ayrıca davacının borcuna karşılık verdiği 30/05/2016 vadeli ve 13.567-TL bedelli senedin protesto olduktan sonra ödendiğini belirterek, davanın reddine ve alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI: Mahkemece, bilirkişi raporunda davalı defterlerine göre dava tarihi itibariyle davacının 4.886,45-TL borç bakiyesinin mevcut olduğu, şartları oluşmadığından tarafların tazminat taleplerinin yerinde olmadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile davacının İstanbul Anadolu … İcra Dairesinin … takip sayılı dosyasında 23.726,44- TL borçlu olmadığının tespitine, fazla talebin reddine, davacının kötü niyet tazminatı ve davalının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili, davanın açıldığı 15/08/2016 itibariyle davacının müvekkiline 101.238,88-TL borcu bulunduğunun tespit edildiğini, davadan sonra düzenlenen 12/10/2016 tarihli protokol kapsamında yapılan ödemelerle davacının 4.886,45-TL borcunun kaldığını; dolayısıyla 10/10/2016 tarihli protokolle davacının borcu kabul ettiğini ve buna rağmen Mahkemece davanın kısmen kabulüne, müvekkilinin icra inkar tazminatı talebinin reddine ve yargı giderinin müvekkiline yüklenmesinin hatalı olduğunu belirterek,kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE: Dava, cari (açık) hesap alacağının tahsili için davacı aleyhine başlatılan icra takibi nedeniyle davacının borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Davaya konu 28.612,59-TL talepli icra takibi 29/07/2016’da başlatılmış, ödeme emri davacı-borçluya 04/08/2016’da tebliğ edilmiş, işbu dava da 15/08/2016’da açılmıştır. Bilirkişi raporunda takip tarihi itibariyle davalının davacıdan 101.238,88-TL alacaklı olduğu, davadan sonra yapılan 24/08/2016, 26/09/2016 ve 28/09/2016’da yapılan ödemelerle davacının 54.208,88-TL borcu kaldığı ve taraflar arasında akdedilen 12/10/2016 tarihli protokolde de 54.208-TL borç olduğu hususunda mutabakata varıldığı, en son olarak da 30/12/2018 itibariyle davacının ödemelerden sonra 4.886,45-TL borcunun kaldığı görülmüştür. Kural olarak, her dava açıldığı tarihteki şartlara göre karara bağlanır. Davacı, dava dilekçesinde davalıya icra takibi kapsamında hiç bir borcu bulunmadığını belirterek borçlu olmadığının tespitini istemiş ancak davadan sonra icra takibi itiraz ile durduktan sonra haricen ödemeler yapmış ve davadan sonra yapılan ödemeler ile borcun hüküm verilen miktara düştüğü belirlenmiştir. Mutabık kalınan borç 12/10/2016 protokol tarihi itibariyle ticari defterlerde kayıtlı bulunan borç miktarıdır. Ayrıca itiraz ile takip durduğundan, davacının cebri icra tehdidi altında protokolü imzaladığı kabul edilemez. Buna göre davacının dava tarihi itibariyle takip tutarı kadar borçlu olduğu sabittir. Davacının yaptığı ödemeleri mevcut borcuna karşılık yaptığı, istirdadına karar verilemeyeceği, dava tarihinden sonra yapılan ödemeler nedeniyle menfi tespit davasının kabulüne karar verilemeyeceği gözetilerek, davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır. Açılan menfi tespit davası kapsamında ihtiyati tedbir kararı verilerek icra takibi durdurulmadığından, davalı lehine İİK m.72/4 kapsamında tazminat koşulları oluşmamıştır. Açıklanan nedenlerle; mahkemece davanın reddi gerekirken kısmen kabulüne karar verilmesi doğru değil ise de yapılan hata nedeniyle yeniden yargılama yapılması gerekmediğinden davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/905 Esas 2020/517 Karar sayılı 08/10/2020 tarihli kararının, HMK’nın 353(1)b-2 gereği KALDIRILMASINA; “Davanın Reddine,” İlk derece yargılamasına ilişkin olarak; “Alınması gereken 179,90-TL karar ve ilam harcının yatırılan 488,64-TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 308,74-TL fazla harcın talep halinde davacıya iadesine, Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, Davalı tarafından yapılan 111-TL yargı giderinin ve davalı vekili için takdir olunan 9.200-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, Davalı tarafından yatırılan 405,19-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde davalıya iadesine, Davacı tarafça yapılan istinaf yargı giderinin üzerinde bırakılmasına, davalı tarafça yapılan 70,50-TL yargı giderinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362(1)-a maddesi gereğince kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.15/06/2023