Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/823 E. 2021/764 K. 25.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/823
KARAR NO : 2021/764
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 19/02/2021 (Ara Karar)
NUMARASI : 2021/94
TALEP: İhtiyati Tedbir-İhtiyati Haciz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 25/05/2021
İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz isteminin reddine dair 19/02/2021 tarihli ara kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP: İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talep eden davacı vekili; müvekkili şirketin Suudi Arabistan’ın Riyat şehrinde 2011 yılından bu yana pastane/ekmek fırını olarak faaliyet gösteren, Suudi Arabistan Ticaret ve Sanayi Bakanlığı’nda tescilli bir şirket olup, faaliyetleri kapsamında ihtiyaç duyduğu makinenin Türkiye’de faal davalı …’nden 10/12/2019 tarihli Satış Sözleşmesi kapsamında 3 çeşit taksit halinde toplam 60.000-USD karşılığında imal edilmesi ve makineyi Riyad şehrine pastane personeline gerekli eğitimleri de vermek suretiyle kurulması üzerine anlaştığını, müvekkilinin davacı tarafından kararlaştırıldığı gibi ödeme yapılmasına karşın, davalının sözleşme kapsamındakini edimini yerine getirmemiş olduğunda şirketin daha da mağdur olmaması için davalının taşınmaz, vasıta, banka hesapları ve haczi kabil malları üzerine dava konusu alacak tutarı kadar ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece, istemin yargılamayı gerektirmesi ve HMK’nın 390. maddesine göre davanın esası yönünden kendisini haklılığını yaklaşık olarak ispat etmekle yükümlü olduğundan, alacağın varlığı yargılamayı gerektirdiğinden şartlar oluşmadığı gerekçesiyle ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:İstinaf yoluna başvuran ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talep eden vekili; ispat şartı olarak “yaklaşık ispatın” yeterli olacağı öngörüldüğünü, davalı şirket sözleşme gereği gerçekleştirmesi gereken edimi yerine getirmediği gibi teslim aldığı parayı da iade etmediğini, bu bilgiler ışığında davalı şirketin mal kaçırma riskinin bulunduğu aşikar olup, kanunda belirtilen yaklaşık ispat şartı gerçekleştiğini, bu hal ve şartlarda hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşması ya da tamamen imkansız hale gelmesi izahtan vares olduğu, dava neticesinde vekil eden şirketin alacağının sürüncemede bırakılmaması ve alacağının semeresiz kalmaması adına davalıya ait fabrikaya ihtiyati tedbir konulması ve mal kaçırma riskine karşı ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Talep, HMK’nın 389. ve devamı maddelerine dayalı ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz istemine ilişkindir. Davalı vekili; davacı tarafın ödemelerini aksatmasının ve sonra dünyayı etkisi altına alan pandemi şartlarının çalışma koşullarına yaptığı etki gözönüne alınarak müvekkilinin herhangi bir kusuru olmadan ürün teslimi geciktirdiğini belirtmiştir. 6100 Sayılı HMK 389(2) Maddesi :”Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. “Geçici hukuki koruma yargılamasını, asıl hukuki koruma yargılamasından ayıran özelliklerden biri ispat ölçüsü noktasındadır. Geçiçi hukuki koruma yargılamasında yaklaşık ispatla yetinilmiş olması, ispatın aranmayacağı ya da ispat kurallarının tamamen dışına çıkılacağı anlamına gelmez. Yaklaşık ispat durumunda ise; hakim o iddianın ağırlıklı ihtimal olarak doğru olduğunu kabul etmekle birlikte; zayıf bir ihtimal de olsa, aksinin mümkün olduğunu gözardı etmez. Aynı yasanın 390/3 maddesi ise, ”Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır” düzenlemesini içermektedir.Somut olayda, davalı pandemi şartları nedeniyle edimini yerine getiremediğini savunmuş olup ; 2020 yılı başından bu yana yaşanan salgının ticari hayata etkilerinin gözönünde bulundurulması gerekmekte olup, peşinatın ödendiğine dair davalının kabulü var ise de bu koşulların da mücbir sebeb teşkil edip etmeyeceği,sözleşmeden dönme koşullarının mevcut olup olmadığı yargılama sonucunda belirlenecektir.Para alacağına ilişkin bir dava da ,malvarlığı davanın konusunu teşkil etmediğinden ihtiyati tedbir kararı verilemez.Davalının malvarlığına ihtiyati tedbir konulması isteminin reddine karar verilmesinde isabetsizlik yoktur. Pandemi nedeniyle teslimi zamanında yapamadığını savunan davalı hakkında koşulları bulunmadığından ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmesinde isabetsizlik görülmemiştir. Davacı ihtiyati tedbir-ihtiyati haciz isteyen vekilinin istinaf nedenleri yerinde görülmediğinden başvurusunun reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talep eden vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.’nın 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.25/05/2021